Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/3835
Karar No: 2018/12648
Karar Tarihi: 26.06.2018

Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2018/3835 Esas 2018/12648 Karar Sayılı İlamı

4. Ceza Dairesi         2018/3835 E.  ,  2018/12648 K.

    "İçtihat Metni"

    Kasten yaralama ve silahla tehdit suçlarından sanık ..."ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 86/2, 86/3-a, 106/2-a ve 62 (iki kez). maddeleri gereğince 5 ay hapis ve 1 yıl 8 ay hapis cezaları ile cezalandırılmasına, hapis cezalarının anılan Kanun"un 58. maddesi gereğince 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 108/1-c maddesine göre mükerrirlere özgü özel infaz rejimine göre çektirilmesine dair Ünye 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 13/03/2017 tarihli ve 2016/459 esas, 2017/200 sayılı kararı, Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü"nün 28/05/2018 gün ve 94660652-105-52-6695-2018-KYB sayılı istemleri ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 31/05/2018 gün ve 2018/46715 sayılı bozma düşüncesini içeren ihbarnamesiyle Daireye gönderilmiş olduğu görülmekle, dosya incelendi:
    Kanun yararına bozma isteyen ihbarnamede;
    5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun, “Fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış olan kişilerin işlediği suçlar dolayısıyla tekerrür hükümleri uygulanmaz” şeklindeki 58/5. maddesi ile ister tekerrüre esas alınacak, isterse tekerrür uygulaması yapılacak hükme konu suçun, fail tarafından onsekiz yaşından önce işlenmiş olması halinde tekerrür hükümleri uygulanamayacağına ilişkin, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 23/06/2009 tarihli ve 2008/2-234 esas, 2009/169 sayılı ilamı birlikte değerlendirildiğinde, kayden 20/08/1996 doğumlu olan sanığın tekerrüre esas alınan Ünye 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 19/11/2013 tarihli ve 2013/424 esas, 2013/629 karar sayılı ilamına konu suçu işlediği tarih olan 17/06/2013 tarihinde 15-18 yaş grubu aralığında bulunduğu ve söz konusu mahkumiyet kaydının tekerrüre esas alınamayacağı gibi, sanığın tekerrüre esas başkaca adli sicil kaydının da bulunmadığı gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunduğu anlaşılmıştır.
    TÜRK MİLLETİ ADINA
    I-Olay:
    Kasten yaralama ve silahla tehdit suçlarından sanık ..."ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 86/2, 86/3-a, 106/2-a ve 62 (iki kez). maddeleri gereğince 5 ay hapis ve 1 yıl 8 ay hapis cezaları ile cezalandırılmasına, hapis cezalarının anılan Kanun"un 58. maddesi gereğince 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 108/1-c maddesine göre mükerrirlere özgü özel infaz rejimine göre çektirilmesine dair Ünye 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 13/03/2017 tarihli ve 2016/459 esas, 2017/200 sayılı kararının, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun, “Fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış olan kişilerin işlediği suçlar dolayısıyla tekerrür hükümleri uygulanmaz” şeklindeki 58/5. maddesi ile ister tekerrüre esas alınacak, isterse tekerrür uygulaması yapılacak hükme konu suçun, fail tarafından onsekiz yaşından önce işlenmiş olması halinde tekerrür hükümleri uygulanamayacağına ilişkin, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 23/06/2009 tarihli ve 2008/2-234 esas, 2009/169 sayılı ilamı birlikte değerlendirildiğinde, kayden 20/08/1996 doğumlu olan sanığın tekerrüre esas alınan Ünye 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 19/11/2013 tarihli ve 2013/424 esas, 2013/629 karar sayılı ilamına konu suçu işlediği tarih olan 17/06/2013 tarihinde 15-18 yaş grubu aralığında bulunduğu ve söz konusu mahkumiyet kaydının tekerrüre esas alınamayacağı gibi, sanığın tekerrüre esas başkaca adli sicil kaydının da bulunmadığı gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle kanun yararına bozmaya konu edildiği anlaşılmıştır.
    II- Kanun Yararına Bozma İstemine İlişkin Uyuşmazlığın Kapsamı:
    Sanık hakkında hükmolunan hapis cezalarında, tekerrür hükümlerinin uygulanmasının yasaya uygun olup olmadığının belirlenmesine ilişkindir.
    III- Hukuksal Değerlendirme:
    5237 sayılı TCK"nın “suçta tekerrür ve özel tehlikeli suçlular” başlıklı 58. maddesinde;
    "(1) Önceden işlenen suçtan dolayı verilen hüküm kesinleştikten sonra yeni bir suçun işlenmesi halinde, tekerrür hükümleri uygulanır. Bunun için cezanın infaz edilmiş olması gerekmez.
    (2) Tekerrür hükümleri, önceden işlenen suçtan dolayı;
    a) Beş yıldan fazla süreyle hapis cezasına mahkûmiyet halinde, bu cezanın infaz edildiği tarihten itibaren beş yıl,
    b) Beş yıl veya daha az süreli hapis ya da adlî para cezasına mahkûmiyet halinde, bu cezanın infaz edildiği tarihten itibaren üç yıl,
    Geçtikten sonra işlenen suçlar dolayısıyla uygulanmaz.
    (3) Tekerrür halinde, sonraki suça ilişkin kanun maddesinde seçimlik olarak hapis cezası ile adlî para cezası öngörülmüşse, hapis cezasına hükmolunur.
    (4) Kasıtlı suçlarla taksirli suçlar ve sırf askerî suçlarla diğer suçlar arasında tekerrür hükümleri uygulanmaz. Kasten öldürme, kasten yaralama, yağma, dolandırıcılık, uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti ile parada veya kıymetli damgada sahtecilik suçları hariç olmak üzere; yabancı ülke mahkemelerinden verilen hükümler tekerrüre esas olmaz.
    (5) Fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış olan kişilerin işlediği suçlar dolayısıyla tekerrür hükümleri uygulanmaz.
    (6) Tekerrür halinde hükmolunan ceza, mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilir. Ayrıca, mükerrir hakkında cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbiri uygulanır.
    (7) Mahkûmiyet kararında, hükümlü hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanacağı belirtilir.
    (8) Mükerrirlerin mahkûm olduğu cezanın infazı ile denetimli serbestlik tedbirinin uygulanması, kanunda gösterilen şekilde yapılır.
    (9) Mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin, itiyadi suçlu, suçu meslek edinen kişi veya örgüt mensubu suçlu hakkında da uygulanmasına hükmedilir. ” hükmüne yer verilmiştir.
    5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 108. maddesinde düzenlenen mükerrirlere özgü infaz rejiminin, yalnızca hapis cezalarına ilişkin olduğu ve aynı Kanunun adli para cezalarının infaz yöntemini gösteren 106. maddesinde de mükerrirlikle ilgili bir düzenlemeye yer verilmediği görülmektedir.
    İncelenen dosyada;
    Sanık ... hakkında annesine yönelik kasten yaralama ve silahlı tehdit suçları nedeniyle cezalandırılması talebiyle kamu davasının açıldığı, yargılama neticesinde Ünye 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 13/03/2017 tarihli ve 2016/459 esas, 2017/200 sayılı kararıyla sanığın, TCK"nın 86/2, 86/3-a, 62, 106/2-a ve 62 maddeleri gereğince sırasıyla 5 ay hapis ve 1 yıl 8 ay hapis cezaları ile cezalandırılmasına, hapis cezalarının anılan Kanun"un 58. maddesi gereğince 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 108/1-c maddesine göre mükerrirlere özgü özel infaz rejimine göre çektirilmesine ve cezaların infazından sonra sanığın denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına hükmolunduğu, kararın sanığa yöntemince tebliğ edildiği, sanığın istinaf talebinde bulunduğu, Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 6. Ceza Dairesi"nin 09/10/2017 tarihli ve 2017/1965 esas, 2017/1909 sayılı kararıyla istinaf başvurusunun süresi içerisinde yapılmadığı gerekçesiyle 5271 Sayılı CMK nın 279/1-b maddesi uyarınca istinaf talebinin reddine karar verildiği, sanığın adli sicil kaydında yer alan Ünye 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/424 esas ve 2013/629 sayılı kararının tekerrüre esas alındığı anlaşılmıştır.
    Adli sicil kaydında yer alıp tekerrüre esas alınan Ünye 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 19/11/2013 tarihli ve 2013/424 esas, 2013/629 sayılı kararının incelenmesinde; suç tarihinin 17/06/2013, kesinleşme tarihinin 02/03/2016 olduğu, sanığın TCK"nın 142/1-b, 143, 168, 31/3, 62, 50/3, 50/1-a, 52/2, 116/4, 119/1-c, 31/3 ve 62. maddeleri uyarınca sırasıyla 4.660 Türk lirası adli para ve 1 yıl 1 ay 10 gün hapis cezalarıyla cezalandırılmasına karar verildiği, hükümlerin Yargıtay 13. Ceza Dairesi tarafından onandığı, dosyada yer alan 09/05/2016 tarihli adli sicil kaydında tekerrüre esas başkaca mahkumiyetin bulunmadığı görülmüştür.
    Dosya kapsamı, kanun yararına bozma istemi ve tüm bu açıklamalar birlikte değerlendirildiğinde;
    5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 108. maddesinde düzenlenen mükerrirlere özgü infaz rejiminin, yalnızca hapis cezalarına ilişkin olduğu ve aynı Kanunun adli para cezalarının infaz yöntemini gösteren 106. maddesinde de mükerrirlikle ilgili bir düzenlemeye yer verilmediği görülmektedir. TCK"nın 58. maddesinin beşinci fıkrasında fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış olan kişilerin işlediği suçlar dolayısıyla tekerrür hükümlerinin uygulanamayacağı belirtilmiştir. İncelemeye konu dosyada, tekerrüre esas alınan ilama konu suç tarihinde sanığın, 18 yaşından küçük olduğu, cezasında TCK"nın 31/3. maddesi uyarınca indirim yapıldığı anlaşılmıştır. Bu açıklamalar karşısında; tekerrüre esas alınan ilama konu suçu işlediği tarihte 18 yaşını doldurmadığı anlaşılan ve dosyada yer alan 09/05/2016 tarihli adli sicil kaydına göre başkaca tekerrüre esas mahkumiyeti bulunmayan sanık hakkında hükmolunan cezaların, mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve cezaların infazından sonra sanığın denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına karar verilmek suretiyle TCK"nın 58/5. maddesine aykırı biçimde kurulan Ünye 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 13/03/2017 tarihli ve 2016/459 esas, 2017/200 sayılı kararında isabet bulunmamaktadır.
    IV- Sonuç ve Karar:
    Yukarıda açıklanan nedenlerle;
    1-Kanun yararına bozma istemine ilişkin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen ihbarnamede yer alan bozma nedenleri yerinde görüldüğünden, Ünye 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 13/03/2017 tarihli ve 2016/459 esas, 2017/200 sayılı kesinleşen kararının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
    2-Yargılamanın tekrarlanması yasağına ve aynı Kanun maddesinin 4-d fıkrasına göre,
    Koşulları bulunmadığından tekerrür hükümlerinin uygulanmasına ilişkin kısımların hükümlerden çıkarılmasına,
    İnfazın bu hükümler üzerinden yapılmasına, bozulan kararda yer alan diğer hususların olduğu gibi bırakılmasına, 26/06/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.












    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi