9. Hukuk Dairesi 2020/6025 E. , 2021/3989 K.
"İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ : ... Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davalı işyerinde pompa operatörü olarak çalıştığını, işverenin iş sözleşmesini haksız ve bildirimsiz olarak feshetmiş olduğu, davacının sürekli olarak fazla mesailerle çalıştırıldığı, bir ay içinde ortalama bir hafta tatilini kullanabildiğini,bayram ve genel tatil günlerinde çalışmaya devam ettiği, yıllık izin kullanmadığı gibi yıllık izin ücretininde ödenmediğini iddia ederek bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacı işten kendi isteği ile işten ayrıldığını, davacının tüm işçilik alacakları kendisine ödenmiş ve davacı bu hususta işyerini ibra ettiğini, fazla çalışma yapılmadığı, ancak işin gerektirdiği acil durumlarda nadiren fazla çalışma yapıldığı, işyerinde dini ve milli bayram günlerinde çalışma olmayıp ikramiye uygulamasının da bulunmadığı, pazar günleri olmasa da haftanın bir günü haftalık izin kullandırıldığı, bu bakımdan davacının iddiaları yersiz olduğu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
İlk Derece Mahkemesince, davacının işten çıkış kodunun dört yani belirsiz süreli iş sözleşmesinin işveren tarafından haklı sebep bildirilmeden feshi şeklinde belirtildiği, işverenin tarafından davacı adına düzenlenmiş olduğu ibranamede kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla mesai ücreti adı altında hesaplamalar yapılarak imzalatıldığı, davacı tarafından 13/07/2012 tarihli noter yoluyla tebligatlı ihtarnamesi ekinde Sosyal Güvenlik Kurumu"dan alınmış kıdem tazminat yazısının işyerine gönderildiği, ancak işverenin davacının çıkışını 12 Temmuz"da yaptığı, bu haliyle de emeklilik nedeniyle çıkış talebini davacı gerçekleştirmeden işverence sonlandırıldığı, davacının iş akdinin davalı tarafından haksız olarak feshedildiğinden davacının kıdem ve ihbar tazminatı talebinin kabul edildiğini,tüm tanık beyanlarıdan işyerinde yapılan fazla çalışmanın davacının beyanlarını desteklediği, kış döneminde ise fazla çalışma yapılmadığı da dikkate alınarak 3 aylık kış dönemi için fazla mesai hesaplamalar yapıldığı, tanık beyanlarına göre davacının hafta tatillerini ay sonlarında toplu olarak kullandığı ve bunların da tamamını kullanamadığından hafta tatili talebi kabul edildiği, dosya kapsamı ve tanık beyanlarından davacının dini bayramlarda çalışmadığı ancak resmi tatil ve bayramlarda çalıştığı ancak karşılıklarının ödenmediği, yıllık ücretli izin hakkının bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir,
İstinaf Başvurusu :
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti :
Bölge Adliye Mahkemesince, davalı vekilinin cevap dilekçesinde zamanaşımı itirazında bulunmadığı, İlk Derece Mahkemesince hesap raporu aldırıldıktan sonra bilirkişi raporuna karşı yazılı beyan dilekçesinde zamanaşımı itirazını ileri sürdüğü, ancak cevap dilekçesinin ıslahı yönünde bir işlem davalı tarafça yapılmadığı, dava belirsiz alacak davası olarak açılmış olduğundan, Yargıtay içtihatları gereği talep arttırım dilekçesine karşı yapılmış olan zamanaşımı itirazınında bir etkisinin bulunmadığı, fazla mesai alacağı ve hafta tatili alacağının hükme esas alınan bilirkişi raporunda dosyadaki delil durumuna uygun ve denetime açık bir şekilde hesaplandığı, davacının, fazla mesai, hafta tatili, resmi tatil ve bayram tatil ücret alacaklarına temerrüt tarihinden itibaren bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı yürütülmesi gerekirken yasal faizin yürütülmesinin hatalı olduğu yönündeki istinaf sebep ve gerekçesinin yerinde olduğu, yasa ve içtihatlar gereği her üç alacak kalemine bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faiz oranının yürütülmesi gerektiği, tüm bu açıklamalar doğrultusunda davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, fazla mesai, hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil alacaklarına temerrüt tarihinden itibaren bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faiz oranının uygulanmasına karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu :
Bölge Adliye Mahkemesi’nin kararına karşı davalı vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı dava dilekçesinde işyerinde hafta tatilinin pazar günleri kullanıldığını fakat iş yoğunluğu nedeniyle ayda sadece bir gün hafta tatilini kullandığını iddia ederek hafta tatili ücretinin hüküm altına alınmasını istemiştir. Davalı vekili ise davacının hafta tatilini kullandığını savunmuştur. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda taraf tanıkları beyanları ile hafta tatilini ay sonunda toplu olarak kullandıkları ve bunların tamamının da kullandırılmadığı gerekçesiyle tüm hafta tatillerinde çalıştığı kabul edilerek hesaplama yapılmıştır.
Dairemizce kabul edilen içtihat ve uygulamamıza göre, hafta tatilinin ay içinde toplu olarak kullandırılması halinde sadece bir hafta tatilinin usulüne uygun kullandırıldığı kabul edilebilir. Örneğin, yerleşim yeri uzağında olan bir şantiyede çalışan işçiye hafta tatili ayda dört gün toplu olarak kullandırıldığında ilk izin günü, çalışılan son haftanın dinlenme hakkı yerine geçecek, diğer üç gün hafta tatili kullanma anlamında değerlendirilmeyecektir. Usulüne uygun kullandırılmadığı kabul edilen hafta tatillerinde yapılan çalışma karşılığı ücretin %50 zamlı olarak hesaplanması gerekir. Bununla birlikte, işyerinin konumu ve işçinin isteğiyle gerçekleşen böyle bir uygulamada, hafta tatili olarak değerlendirilmeyen süreler için ödenen ücretin mahsup edilmesi hakkaniyete uygun düşmektedir.
Taraf tanıklarına göre ay içinde dört gün toplu olarak izin kullandırıldığının tespiti ile ilk izin günü çalışılan son haftanın dinlenme hakkı yerine geçerek bir ayda üç hafta tatili çalıştığı kabulü ve hafta tatili olarak değerlendirilmeyen süreler için ödenen ücretin de mahsubu ile hesaplama yapılması gerekirken tüm hafta tatillerinde çalıştığı kabul edilerek hesaplama yapılması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararının yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, bozma kararının bir örneğinin İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 16.02.2021 gününde oybirliği ile karar verildi.