9. Hukuk Dairesi 2014/26657 E. , 2015/30655 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 18. İŞ MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/06/2014
NUMARASI : 2013/686-2014/291
Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile fazla mesai ücreti ve bayram tatili ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; müvekkilinin davalı işyerinde 01/09/2010 - 23/05/2012 tarihleri arasında ütü- paket bölümünde çalıştığını, davalı tarafından iş sözleşmesinin haksız feshi ile alacaklarının ödenmediğini iddia ederek, kıdem ve ihbar tazminatları ile fazla mesai ve bayram tatili ücretlerinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili; davacının iş yerinde uyumsuz davranışları ile işini aksatması nedenleri ile iş akdinin sonlandırıldığını, tazminatının ödendiğini, başka bir alacağı bulunmadığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece davanın kabulü ile kıdem ve ihbar tazminatları ile fazla mesai ve genel tatil ücretlerinin davalıdan tahsiline hükmedilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı taraflar temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacının fazla mesai yapıp yapmadığı hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
İş hukukunda çalışma olgusunu, bu kapsamda fazla mesai yaptığını, tatillerde çalıştığını iddia eden işçi, karşılığı ücretin ödendiğini de işveren kanıtlamalıdır.
Fazla mesai ve tatillerde çalışma her türlü delille kanıtlanabilir. Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir.
İşçinin çalışma olgusunun tespitinde işyerinde veya komşu işyerinde çalışanların tanıklığı önemli olduğu gibi tanık olarak dinlenecek kişinin tanıklığına güveni etkileyebilecek bir durumun olup olmadığı da araştırılmalıdır.
Diğer taraftan 6100 HMK.’un tanıkla ilgili hükümleri incelendiğinde, 240/1 maddesinde “Davada taraf olmayan kişiler tanık olarak gösterilebilir”, 250. Maddesinde “Tanığın davada yararı bulunmak gibi tanıklığının doğruluğu konusunda kuşkuyu gerektiren sebepler varsa, bunu iki taraftan biri iddia ve ispat edebilir” ve 254. Maddesinde ise “Dinleme sırasında öncelikle tanıktan adı, soyadı, doğum tarihi, mesleği, adresi, taraflarla akrabalığının veya başka bir yakınlığının bulunup bulunmadığı, tanıklığına duyulacak güveni etkileyebilecek bir durumu olup olmadığı sorulur” kurallarına yer verilmiştir.
Dairemizin istikrarlı uygulaması gereği, davalı aleyhine dava açanlar tanık olarak dinlenmiş ise bu işçilerin tanıklıklarına kural olarak itibar edilmemesi gerekir. Bu beyanların diğer yan delillerle birlikte değerlendirilerek, sonuca gidilmesi gerekir.
Somut uyuşmazlıkta, fazla çalışma süresinin davacı tanık beyanlarına itibarla haftada 7,5 saat üzerinden belirlendiği anlaşılmaktadır. Ancak davacı tanıklarının davalı işverene karşı dava açtıkları anlaşılmakta olup, beyanlarına itibar edilemez. Bu nedenle davacının fazla mesai ücreti isteminin kanıtlamaması nedeniyle reddi gerekirken kabulü hatalıdır.
3-Davacıya ihbar öneli verilip verilmediği konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
İş akdinin 23/05/2012 tarihinde sonlandırılacağı davacıya 15/03/2012 tarihinde bildirilmiş olup, anılan belge davacıdan sorularak davacıya ihbar öneli verilip verilmediği araştırılıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, ihbar tazminatı isteminin eksik inceleme ile kabulü isabetsizdir
4-Temerrüt ihtarnamesinin varlığına rağmen hüküm altına alınan alacaklara temerrüt tarihinden itibaren faiz yürütülmemesi ve ayrıca infazda tereddüde yol açacak şekilde, hüküm altına alınan alacakların net mi yoksa brüt mü olduğunun hükümde belirtilmemesi de ayrı bir bozma nedenidir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine, 02/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.