Danıştay 10. Daire 2018/3683 Esas 2021/310 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2018/3683
Karar No : 2021/310

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Genel Müdürlüğü

VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Lisesi Vakfı

VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN_KONUSU : ... İdare Mahkemesince, davanın süre aşımı nedeniyle reddi yolunda verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın, Danıştay Onuncu Dairesinin 20/03/2014 tarih ve E:2011/2030, K:2014/1714 sayılı kararı ile bozulması üzerine bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda ... İdare Mahkemesince, dava konusu işlemlerin iptali yolunda verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: İstanbul ilinde bulunan ve davacı vakfa ait olduğu ileri sürülen taşınmazların 5737 sayılı Vakıflar Kanunu’nun Geçici 7. maddesi uyarınca vakıf adına tescil edilmesi istemiyle Vakıflar Genel Müdürlüğü İstanbul 1. Bölge Müdürlüğüne yapılan … tarih ve …, …, …, …, …, …, …, …, … ve … sayılı başvuruların zımnen reddine ilişkin işlemlerin iptali istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesince; davacı vakfın, salt tüzel kişiliği olmadığından bahisle başvurularının değerlendirilmeyerek zımnen reddine ilişkin işlemlerde hukuka uyarlık olmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemlerin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ_EDENİN_İDDİALARI : Davalı idare tarafından, davacı vakfın başvuru tarihi itibarıyla tüzel kişiliği bulunmadığı, bu nedenle başvurunun değerlendirmeye alınmadığı, vakfın başvuru yaptığı tarihte cemaat vakfı olmadığı, … tarih ve … sayılı karar ile … Lisesi Vakfı olarak kütüğe kaydedildiği, davacının ehliyeti olmadığı, davacı vakfın 1936 Beyannamesi olmadığı, bu nedenle Geçici 7. madde kapsamında değerlendirme yapılamayacağı, başvuru tarihi itibarıyla tüzel kişiliği olmayan bir vakfa taşınmaz tescili yapılmasının ne şekilde sağlanacağının belli olmadığı ve kararın hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek temyizen incelenmesi ve bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davacı tarafından, temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …

DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usûl ve hukuka uygun olup dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin iptali yolundaki ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesi 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (on beş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08/02/2021 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.

(X)-KARŞI OY:
Dava, İstanbul ilinde bulunan ve vakfa ait olduğu ileri sürülen taşınmazların 5737 sayılı Vakıflar Kanunu’nun geçici 7. maddesi uyarınca vakıf adına tescil edilmesi istemiyle Vakıflar Genel Müdürlüğü İstanbul 1. Bölge Müdürlüğüne yapılan … tarih ve …, …, …, …, …, …, …, …, … ve … sayılı başvuruların zımnen reddine ilişkin işlemlerin iptali istemiyle açılmıştır.
Uyuşmazlıkta, … Lisesi Vakfı adı ile idareye başvurulmuş ve yine bu ad ile bakılan dava açılmış ise de idareye başvuru yapılan ve dava açılan tarihte vakfın tüzel kişiliğinin olmadığı; ancak Vakıflar Meclisinin … tarih ve … sayılı kararı ile anılan vakfın … Lisesi Vakfı olarak kütüğe kaydedildiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, başvuru tarihi itibarıyla tüzel kişiliği olmayan vakfa yönelik tesis edilen işlemlerde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmaktadır.
Açıklanan nedenle, dava konusu işlemlerin iptali yolunda verilen İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği oyu ile Daire kararına katılmıyorum.