Abaküs Yazılım
12. Daire
Esas No: 2021/187
Karar No: 2021/527
Karar Tarihi: 09.02.2021

Danıştay 12. Daire 2021/187 Esas 2021/527 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/187
Karar No : 2021/527


TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Başkanlığı / …
VEKİLLERİ : …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'nin … tarihli ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Muğla İli, Kavaklıdere İlçesi, … Mahallesi, … Camii İmam Hatibi olarak görev yapan davacının, Diyanet İşleri Başkanlığı Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği'nin 5. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde yer alan ortak nitelik koşulunu kaybettiğinden bahisle 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 98/b maddesi uyarınca görevine son verilmesine ilişkin … tarihli ve … sayılı Diyanet İşleri Başkanlığı işleminin iptaline karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesinin … tarihli ve E:…, K:… sayılı kararıyla; davacının alkol kullandığı iddialarına ilişkin olarak, durumun doğrudan tanığı olmayan ve duyuma dayalı bilgileri içeren tanık beyanları dışında davacının üzerine atılı fiilin (alkol kullanma) her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı somut bilgi ve belgeler ile ortaya konulamadığı, gece geç saatlerde alkollü olarak aracıyla iki öğretmeni takip ve taciz ettiği iddialarına ilişkin olarak ise, aynı olay nedeniyle davacı hakkında açılan ceza davasının henüz sonuçlanmadığı, masumiyet karinesi ilkesi uyarınca bu aşamada davacının üzerine atılı fiili işlediğinin kabul edilmesinin mümkün olmadığından, tesis edilen işlemde hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; istinaf başvurusuna konu kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından; davacı hakkında yapılan idari soruşturma sonucu 29/04/2018 tarihinde gece geç saatlerde içkili olduğu halde aracıyla M.A. ve H.A. isimli öğretmenleri takip ve taciz ettiği şeklindeki iddiaların ilgili beyanlarından ve kamera görüntülerinden sübuta erdiğinin anlaşılması sonucunda davacı hakkında idari yönden, ortak nitelik şartını kaybettiğinden bahisle 657 sayılı Kanun'un 98/b bendi uyarınca Diyanet İşleri Başkanlığı'ndaki görevinin sona erdirilmesinin uygun olacağının teklif edilmesi üzerine dava konusu işlemin tesis edildiği, işlemin hukuka ve yasal mevzuata uygun olduğu belirtilerek, Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesi gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …

DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile usul ve yasaya aykırı olan Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince, Danıştay Başkanlık Kurulunun 18/12/2020 tarih ve 2020/62 sayılı "Danıştay Dava Daireleri Arasındaki İşbölümü kararı" üzerine Dairemize devredilen dosya Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosyanın tekemmül ettiği görüldüğünden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY :
Muğla İli, Kavaklıdere İlçesi, … Mahallesi, … Camii İmam-Hatibi olarak görev yapan davacının, alkol kullandığı ve gece geç saatlerde alkollü olarak aracıyla iki öğretmeni takip ve taciz ettiği iddialarına ilişkin olarak hakkında soruşturma başlatılmıştır.
Soruşturma sonucu düzenlenen … tarihli ve … sayılı soruşturma raporunda da özetle; davacının 29/04/2018 tarihinde gece geç saatlerde, M.A ve H.A. isimli öğretmenler Aydın İli'nden Kavaklıdere İlçesi'ne görev yerlerine dönerlerken, adı geçen öğretmenleri arabayla takip ederek taciz ettiği, davacının bu esnada aynı zamanda alkollü olduğu hususlarının öğretmen M. A.'nın ifadesi ile sabit olduğu gerekçesiyle davacının taşıdığı mesleki sıfatını dikkate almaksızın gerçekleştirdiği bu davranışıyla Diyanet İşleri Başkanlığı Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği'nin 5. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde yer alan "atamalarında dini öğrenim şartı esas alınan unvanlarda, itikat, ibadet, tavır ve hareketlerinin İslam törelerine uygunluğunun çevresinde bilinir olduğu şeklinde ortak nitelik taşımak" şeklindeki şartı yitirmesi nedeniyle 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 98/b maddesi gereğince idari yönden Diyanet İşleri Başkanlığındaki görevinin sona erdirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Getirilen bu teklif doğrultusunda davacının Diyanet İşleri Başkanlığı'ndaki görevinin sona erdirilmesine ilişkin işlemin tesis edilmesini takiben, anılan işlemin iptaline karar verilmesi istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

İLGİLİ MEVZUAT:
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 36. maddesinde, Devlet memurlarının hizmet sınıfları ve bu hizmet sınıflarında kimlerin yer alacağı düzenlenmiş olup, bunlardan Din Hizmetleri Sınıfının, özel kanunlarına göre çeşitli derecelerde dini eğitim görmüş olan ve dini görev yapan memurları kapsadığı belirtilmiştir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 48. maddesinin (B) bendinin 2. alt bendinde, memurluğa alınacaklarda aranacak özel şartlar arasında, "kurumların özel kanun veya diğer mevzuatında aranan şartları taşımak" şartına yer verilmiş; 98. maddesinin (b) bendinde ise, memurların "memurluğa alınma şartlarından herhangi birini taşımadığının sonradan anlaşılması veya memurlukları sırasında bu şartlardan herhangi birini kaybetmesi" hali Devlet memurluğunu sonra erdiren sebepler arasında sayılmıştır.
Diyanet İşleri Başkanlığı Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği'nin 5. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde ise de, "Atanmalarında dini öğrenim şartı esas alınan alanlarda; itikat, ibadet, tavır ve hareketlerinin İslâm törelerine uygunluğunun çevresinde bilinir olduğu şeklinde ortak bir nitelik taşımak", Diyanet İşleri Başkanlığı kadrolarına ilk defa atanacaklarda aranacak genel şartlar arasında sayılmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Soruşturmada öğretmen M.A. tarafından verilen ifadede; davacının arabasıyla kendilerini takip ettiği, arkadaşı olan H.A.'yı evine bıraktıktan sonra da davacının kendisini takip etmeye devam ettiği, evine kadar takip etmeyi sürdürdüğü, evinin önünde durunca aracın da durması üzerine, kendisine "Ne yapmaya çalışıyorsun?" dediğini, aradaki mesafenin çok kısa olması nedeniyle sarhoş olduğunu ve davacının alkol koktuğunu farkettiğini, o esnada bağırarak tartıştıkları ve akabinde polisi arayarak şikayette bulunduğunu, polislerin davacıyı aramasına rağmen telefonun kapalı olması nedeniyle davacıya ulaşılamadığını, ertesi gün davacının görev yaptığı okula gelerek kendisinden özür dilediğini belirtmiştir.
Soruşturma esnasında ifadesi alınan A.S.'nin, davacıyı eski görev yerinden tanıdığını, görevini düzenli olarak yerine getirmediğini, içkili yerlerde ek iş yaptığını, bu konuda kendisini uyardığını; diğer bir tanık olan imam-hatip M.A.'nın da ifadesinde, davacının alkol kullanması ve kadın-kız zaafiyetinin bulunması nedeniyle cemaatinin onun arkasında namaz kılmak istememesi nedeniyle kendi camisine geldiklerini belirtmişlerdir.
Bu arada, davacı hakkında iki kadın öğretmeni gece vakti arabasıyla takip ederek taciz etmesi eylemi nedeniyle adli yargıda "Kişileri Huzur ve Sükununu Bozma" suçu nedeniyle … Asliye Ceza Mahkemesince yapılan ceza yargılaması sonucunda, davacının üzerine atılı suçu işlediği sabit olduğundan 2 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırıldığı ve hükmün açıklanmasının geri bırakıldığı, davacı tarafından anılan karara yapılan itiraz üzerine ... Ağır Ceza Mahkemesi'nin … tarihli ve … D. İş sayılı kararıyla, itirazın kabulü ile TCK'nın 7. maddesi ile CMK'nın 251. maddesi hükümleri gözetilmek suretiyle sanık lehine olan uygulamanın belirlenerek yerine getirilmesi ve gereği için dosyanın … Asliye Ceza Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verilmiştir.
İslam Dini'nin inanç, itikat, ibadet ve ahlak esasları ile ilgili işleri kanunen yürütmekle görevli bir kamu görevlisinin, tutum ve davranışları ile yürüttüğü bu hizmete tamamen aykırı bir yaşayış içinde olmasının, kamu görevinin ve kamu hizmetinin gerekleri açısından ne kadar mahzurlu olacağı aşikardır. Bu nitelikleri taşımayan veya sonradan bu niteliği kaybeden ve yaşantısı yürüttüğü hizmet ile bağdaşmayan bir din görevlisinin kamu hizmetini etkili ve verimli bir şekilde ifa etmesine imkan bulunmamaktadır.
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri uyarınca, atanmalarında dini öğrenim şartı esas alınan alanlarda görev yapan personelin; 657 sayılı Kanun'un 48. maddesinin (B) bendinin 2. alt bendi ile aynı Kanun'un 98. maddesinin (b) bendi uyarınca Yönetmelikle aranılan "itikat, ibadet, tavır ve hareketlerinin İslâm törelerine uygunluğunun çevresinde bilinir olduğu'' şeklindeki ortak nitelik şartını kaybettiğinden bahisle görevine son verme işleminin tesisi için ''İslam törelerine uygun olmayan bir eylemin bulunmasının'' yanında diğer bir şart olarak ''bu eylemin çevresinde bilinir olması gerektiği'', ancak bu iki şartın birlikte gerçekleşmesi durumunda görevine son verilebileceği açıktır.
Dava dosyasındaki bilgi, belge ve ifadelerin incelenmesinden; davacının iki kadın öğretmeni arabasıyla takip etmek suretiyle taciz etmesi eyleminin sübuta erdiği, eylemin şikayet edilmek suretiyle resmi mercilere intikal ettiği ve davacıyı tanıyan kişilerin ifadelerinde de davacının, ''İslam törelerine uygun olmayan eylemlere" sahip olduğunun belirtilmesi karşısında, Diyanet İşleri Başkanlığı Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinin 5/1-(b). maddesinde öngörülen,"itikat, ibadet, tavır ve hareketlerinin İslam törelerine uygunluğu çevresinde bilinir olmak" özel şartını kaybettiği sonucuna ulaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmemiştir.
Bu itibarla, dava konusu işlemin iptali yönündeki İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesine uygun bulunan davalı idarenin temyiz isteminin kabulüne,
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarihli ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesine gönderilmesine, (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere) 09/02/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi