Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/180
Karar No: 2020/1038
Karar Tarihi: 23.01.2020

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2020/180 Esas 2020/1038 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, Atatürk Havalimanı'nda özel güvenlik görevlisi olarak çalışırken, davalılar tarafından iş kanunu hükümlerine aykırı uygulamalar yapıldığını ve haksız bir şekilde işten çıkarıldığını iddia ederek alacaklarının tahsilini talep etti. Davalılar ise davacının belirli süreli iş sözleşmesi ile çalıştığını ve sözleşmenin sonlandırıldığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istediler. Yerel mahkeme davacının kısmen haklı olduğuna hüküm verdi. Davalıların temyiz başvurusu üzerine, Yargıtay, fazla çalışma ücretinin ödenebilmesi için imzalı bordroda görünen ödemenin üstünde ispat gerektiğini belirtti. Ayrıca, üst düzey yöneticilere verilen fazla çalışma talimatının da araştırılması gerektiği ifade edildi. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 41. maddesi gereği bir yılda 270 saatten fazla fazla çalışma yapılamayacağı, fazla çalışma süresinin belirlenmesinde ise ara dinlenme sürelerinin de dikkate alınması gerektiği vurgulandı. Kararda, davacının gece çalışmalarından kaynaklanan her hafta 7 saat fazla çalışma yaptığı tespit edilse de, çalışma düzenine göre bu mümkün olmadığı için hatalı bulundu. Kararın temyiz itirazları nedeniyle bozulmasına karar verildi.
Kanun maddeleri: İş Kanunu'nun 41. ve 68. maddeleri, 4857 sayılı Yasa'nın 68. maddesi.
9. Hukuk Dairesi         2020/180 E.  ,  2020/1038 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    YARGITAY KARARI

    A) Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili; davacının davalılara ait Atatürk Havalimanı işletmesinde 21.05.2007- 25.01.2013 tarihleri arasında özel güvenlik görevlisi olarak çalıştığını, davalıların özellikle son dönemlerde davacı ve iş arkadaşlarına karşılık İş Kanunu emredici hükümlerinin hiçe sayıldığı uygulamalar yapıldığını ve en son 25.01.2013 tarihinde yazılı fesih bildirimi yapılmadan telefonla ertesi günü mesaiye gelmemesi gerektiği söylenerek iş aktinin haksız ve geçersiz olarak feshedildiğini davalıların İş Kanunu ilgili maddelerine aykırı olarak davacının ücretlerinden kesinti yaptığını iddia ederek; kıdem ve ihbar tazminatı, yıllık ücretli izin, fazla mesai ile haksız kesintiler alacaklarının davalılardan tahsilini talep etmiştir.
    B) Davalılar Cevabının Özeti:
    Davalı ... Tim Özel Güv.Eğit.Ltd.Şti.vekili; davacının iş aktinin belirli süreli iş akti olması sebebi ile sona erdirildiğini,davacının 01.01.2013-24.01.2013 tarihleri arasında fiilen davalı işyerinde çalıştığını,davacının sözlü olarak sözleşme imzalamaya davet edilmesine karşın sözleşme imzalamaktan kaçındığını, diğer davalı DHMİ"nin yazısı ve sözlü talimatı üzerine davacının nöbet listelerinden çıkarıldığını,iş aktinin noter ihtarnamesi ile feshedildiğini,davacının çalıştığı süre itibarı ile kıdem ve ihbar tazminatları talep edemeyeceğini,yıllık izin ve fazla mesai alacağı olmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
    Davalı DHMİ vekili; davacı alacaklarının zamanaşımına uğradığını, davacının diğer davalının işçisi olduğunu, havalimanındaki vardiya sisteminde 12 saat çalışma 48 saat dinlenme olduğunu, ücretten kesinti yapılmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
    C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    D) Temyiz:
    Kararı, davalılar temyiz etmiştir.
    E) Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2- Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
    Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
    Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
    İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazî kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazî kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazî kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.
    İşyerinde üst düzey yönetici konumda çalışan işçi, görev ve sorumluluklarının gerektirdiği ücretinin ödenmesi durumunda, ayrıca fazla çalışma ücretine hak kazanamaz. Bununla birlikte üst düzey yönetici konumunda olan işçiye aynı yerde görev ve talimat veren bir başka yönetici ya da şirket ortağı bulunması halinde, işçinin çalışma gün ve saatlerini kendisinin belirlediğinden söz edilemeyeceğinden, yasal sınırlamaları aşan çalışmalar için fazla çalışma ücreti talep hakkı doğar. O halde üst düzey yönetici bakımından şirketin yöneticisi veya yönetim kurulu üyesi tarafından fazla çalışma yapması yönünde bir talimatın verilip verilmediğinin de araştırılması gerekir. İşyerinde yüksek ücret alarak görev yapan üst düzey yöneticiye işveren tarafından fazla çalışma yapması yönünde açık bir talimat verilmemişse, görevinin gereği gibi yerine getirilmesi noktasında kendisinin belirlediği çalışma saatleri sebebiyle fazla çalışma ücreti talep edemeyeceği kabul edilmelidir.
    İş sözleşmelerinde fazla çalışma ücretinin aylık ücrete dâhil olduğu yönünde kurallara sınırlı olarak değer verilmelidir. Dairemiz, 270 saatle sınırlı olarak söz konusu hükümlerin geçerli olduğunu kabul etmektedir.
    İş Kanununun 41’inci maddesindeki, fazla çalışma süresinin toplamının bir yılda iki yüz yetmiş saatten fazla olamayacağı şeklindeki hükümdür. Ancak bu sınırlamaya rağmen işçinin daha fazla çalıştırılması halinde, bu çalışmalarının karşılığı olan fazla mesai ücretinin de ödenmesi gerektiği açıktır. Yasadaki sınırlama esasen işçiyi korumaya yöneliktir (Yargıtay 9.HD. 18.11.2008 gün 2007/32717 E, 2008/31210 K.).
    Fazla çalışmanın belirlenmesinde, 4857 sayılı Yasa’nın 68’inci maddesi uyarınca ara dinlenme sürelerinin de dikkate alınması gerekir.
    Dosya kapsamına göre; iş sözleşmesinde çalışma süresi haftalık 48 saat olarak belirlenmiştir. Bu düzenleme 4857 sayılı İş Kanunu"nda yer alan ve fazla çalışma ölçütü olan haftalık 45 saatlik çalışmanın üzerinin fazla çalışma oluşturacağına dair nisbî emredici nitelikteki hükme aykırı olamayacağından fazla çalışmanın haftalık 45 saatin üzerindeki çalışma olarak kabulü yerinde olmakla birlikte sözleşmede kararlaştırılan haftalık 45 saatin üzerindeki 3 saatlik fazla çalışmanın kararlaştırılan ücretin içinde olduğunun ve yıllık 270 saate kadar olan fazla çalışmayla sınırlı olarak buna itibar edilmesi gerektiğinin düşünülmemesi hatalıdır.
    Ayrıca; davacının gece çalışmalarından kaynaklanan her hafta 7 saat fazla çalışma yaptığı tespit edilmiş ise de bu kabul dosya kapsamı ile örtüşmemektedir. Çalışma düzenine göre davacı gündüz 12 saat çalışıp 24 saat dinlenmekte, takip eden gece 12 saat çalışıp 48 saat dinlenmektedir. Bu çalışma düzeninde davacının her hafta 8 saat fazla çalışma yapması mümkün değildir. Davacı bir aylık çalışma döngüsünde 1, 2 ve 4. haftalarda iki kez gece çalışması yaparken 3. haftada sadece bir kez gece çalışması yapmaktadır. Davacının fazla çalışma alacaklarının her hafta 8 saat üzerinden hesaplayan bilirkişi raporuna göre hüküm altına alınması hatalıdır.
    F) Sonuç:
    Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 23.01.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi