Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/2629
Karar No: 2013/13471
Karar Tarihi: 22.05.2013

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/2629 Esas 2013/13471 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan) 13. Hukuk Dairesi         2013/2629 E.  ,  2013/13471 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR
    Davacı, davalıların davacı şirketten aldığı akaryakıt bedelini ödememesi üzerine akaryakıt alacağının tahsili için davalılar hakkında icra takibi başlattıklarını, davalıların takibe haksız yere itiraz ettiğini ileri sürerek, İtirazın iptali ile takibin devamına, % 40 icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalılar, davalıya borçlarının bulunmadığını, akaryakıt aldıkları tarihlerdeki borçların tamamını davacıya ödediklerini, bilgisayar çıktısı olan cari hesap özetini kabul etmediklerini savunarak davanın reddini, % 40 tamzinatın davacıdan tahsilini dilemişlerdir.
    Mahkemece, bilirkişi raporu esas alınmak suretiyle davanın kabulüne, yasal şartlar oluşmadığından icra inkar tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-Davacı, davalıların akaryakıt borcunu ödemediklerinden bahisle başlattığı icra takibine itirazın iptali için eldeki davayı açmış, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. İİK’nın 67. maddesinin 2.fıkrası hükmünce, icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takip sırasında 2013/2629-13471
    ödeme emrine itiraz etmesi ve alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması gerekir. Burada borçlunun kötüniyetli itiraz etmiş bulunması yasal koşullardan değildir. İnkar tazminatı, aleyhinde yapılan icra kovuşturmasına itiraz edip duran ve işin itirazla çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Bunlardan ayrı, alacağın likit ve belli olması gerekir. Daha geniş bir açıklama ile borçlu tarafından alacağın gerçek miktarı belli, sabit ve belirlenmek için bütün unsurlar bilinmesi mümkün nitelikle olması yeterlidir. Borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise, alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. Öte yandan, alacağın muhakkak bir belgeye bağlı olması da şart değildir. Açıklanan yasal kuralların ışığında takip konusu alacak değerlendirildiğinde, borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilecek konumda bulunması nedeniyle alacağın likit ve muayyen nitelikte olduğunun kabulü ile icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekir. Mahkemece, davacının bu istemi hakkında kabul kararı verilmesi gerekirken, yazılı şekilde icra inkar tazminatı talebinin reddedilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenle davalıların tüm temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenle mahkeme kararının hüküm bölümünün ikinci bendininin hüküm fıkrasından çıkartılarak yerine aynen "Davacı lehine hüküm altına alınan asıl alacak üzerinden % 40 icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine” cümlesinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 265,65 TL kalan harcın davalıdan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde davacıya iadesine, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 22.05.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi