20. Hukuk Dairesi 2014/3315 E. , 2014/10317 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar Hazine ve Orman Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili 26.11.2002 tarihli dilekçe ile; vekil edenin, harici satın alma ve kazandırıcı zamaşamı zilyetliğine dayanarak asliye hukuk mahkemesinde 1976/38 E. sayı ile elatmanın önlenmesi ve adına tescili istemiyle açtığı davanın yargılaması sırasında, genel arazi kadastro çalışmalarının başlaması nedeniyle, dava konusu taşınmazların ... Köyü 58, 968, 969, 985, 986, 1016, 1023 ve 1130 parsel sayısı ile malik haneleri açık olarak tesbit edildiğinden 05.05.1987 gün 1987/23 karar sayı ile 766 sayılı Kanunun 50. maddesi uyarınca tapulama mahkemesine devredilmesine karar verilmesine rağmen, dosyanın halen mahkemesine gönderilmediği ve arşivde de bulunmadığından, davalarının ihyası ile davalı taşınmazların vekil edeni adına tescilini istemiştir.
03.03.2012 tarihinde yapılan keşif sırasında 929 parsel sayılı taşınmazın da, asliye hukuk mahkemesinden devredilen dava nedeniyle davalı olduğunun anlaşılmıştır.
Yargılama sırasında, dava konusu 929 sayılı parselin tutanak aslı bulunamadığından ihyası yaptırılmıştır. İhya edilen kadastro tutanağına göre, ... Köyü 929 parsel sayılı 2408 m² yüzöçümlü ve zeytinli tarla nitelikli taşınmaz, 1937 tarih 2345, 2346 tahrir numaralı vergi kayıtlarına dayanılarak, 2002/13 Esasında dava konusu olduğu, ancak; tüm aramalar rağmen tutanak aslı bulunmadığı için tutanağın ihyası emredildiğinden, taşınmazın ... ve ..."ın bu taşınmazı ...ile takas yaparak ..."e verdiği, ..in de kadastro tesbitinden önce ... oğlu ..."e para karşılığında sattığı ve zilyetliğini devrettiği ve halen onun zilyet ve tasarrufunda bulunduğu, ancak 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1976/38 Esasında dava konusu olduğundan söz edilerek malik hanesi açık bırakılmak suretiyle 06.06.2012 tarihinde tesbit tutanağı düzenlenmiştir.
... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1976/38 Esasına kayıtlı dosyada davacı ... tarafından, davalı sıfatıyla Orman Yönetimi, Hazine, Köy Tüzel Kişiliği, ..., ..., ... aleyhine 11.03.1978 tarihinde açtığı davada, sınırlarını ve mevkilerini bildirdiği beş parça taşınmazı annelerine aitken, kardeşleri İhsan ve ... ile birlikte annelerinden satın aldıkları, hep birlikte zilyet ettikleri, üzerindeki ağaçları da kendilerinin diktiği, yararlarına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu, hakkı olmadığı halde davalı ..."ın taşınmazlarına elattığı iddiasıyla, ... Tarım"ın elatmasının önlenmesi ve taşınmazların payları oranında adına tescili istemiyle açtığı
tescil davasına, ..., ... ve ... tarafından tescil davasına konu beş parça taşınmazın davacı ... ile birlikte diğer kardeşlerine ait olduğu iddiasıyla, tüm mirasçılar adına tescili istemiyle davaya katılınmış, tescil davasına konu taşınmazlar için 58, 969, 985, 986, 1016, 1023 ve 1130 parsel sayısı ile tutanak düzenlendiği gerekçesiyle görevsizlikle dava dosyası kadastro mahkemesine aktarılmıştır.
Yargılamanın devamı sırasında, davalı taşınmazlar tefrik edilerek ayrı esas numaralarına kaydedilmiş ve eldeki davaya da 929 sayılı parsel üzerinden devam olunmuştur.
Mahkemece, davacı ... ve ..."in davasının kabulüne, diğer davacıların davalarının reddine ve çekişmeli 929 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespit tutanağındaki vasıf ve 1/2"şer hisseli olarak ... ve ... adına tespit ve tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm Hazine ve Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde ilk orman tahdidi 1966 yılında yapılıp 1967 yılında kesinleşmiş, yörede aplikasyon ve 1744 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanunun 2/B çalışması 1981 yılında yapılıp ilân edilmiş, daha sonra 1988 yılında yapılan aplikasyon ve 3302 sayılı Kanun ile değişik 2/B uygulaması 1991 yılında ilân edilmiştir.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından orman kadastrosu, eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve adına tescil kararı verilen kişiler yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının Orman Yönetimine yükletilmesine, Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 09/12/2014 günü oy birliği ile karar verildi.