
Esas No: 2021/1909
Karar No: 2021/740
Karar Tarihi: 17.02.2021
Danıştay 12. Daire 2021/1909 Esas 2021/740 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/1909
Karar No : 2021/740
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Başkanlığı
VEKİLİ : I. Hukuk Müşaviri …
İSTEMİN KONUSU : …Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Burdur İli, Çeltikçi İlçesi, … Köyü, … Cami Müezzin-Kayyımı olarak görev yapan davacının; Diyanet İşleri Başkanlığı Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği'nin 5/1-(b) maddesinde yer alan ortak nitelik şartını kaybettiğinden bahisle, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 98/b maddesi uyarınca görevine son verilmesine ilişkin Diyanet İşleri Başkanlığının … tarih ve … sayılı işleminin iptaline karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; dava dosyasındaki bilgi, belge ve davacı hakkında yapılan inceleme ve soruşturma raporları ile 'çocuğa sarkıntılık' suçu kapsamında yapılan yargılamadaki ifadeler, deliller ve beyanların birlikte değerlendirilmesinden; davacı hakkında yine benzer iddia ile 2013 yılında inceleme başlatıldığı ve iddia edilen fiilin sübuta ermediği kanaatine varılarak disiplin yönünden herhangi bir işlem yapılmadığı; öte yandan, dava konusu işlem kapsamında yapılan soruşturmada ve yargılamada ise olayın tarafları dışında ifadesine başvurulan kişiler tarafından davacının tavır ve hareketlerinin İslam törelerine uygun olmadığına ilişkin herhangi bir olumsuz ifadenin de yer almadığı, çevresinde şikayete konu fiilin bilindiği veya kendisinden bu ve buna benzer fiilleri işleyebileceğinin beklendiğine yönelik bir durumun oluştuğuna, bir başka ifadeyle davacının "tavır ve hareketlerinin İslam törelerine uygunluğunun çevresinde bilinir" olması şeklindeki ortak niteliği kaybettiğine ilişkin çevresinde kanaat oluşmadığı anlaşıldığından, davacının anılan Yönetmeliğin 5/1-(b) maddesinde belirtilen ortak niteliği kaybettiğinden bahisle, 657 sayılı Kanun'un 98/b maddesi uyarınca memuriyetine son verilmesine ilişkin dava konusu işlemlerde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; davacının 657 sayılı Kanun'un 98/b maddesi uyarınca memuriyetine son verilmesi işleminin sebep unsurunu, Diyanet İşleri Başkanlığı Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği'nin 5/1-(b) maddesinde yer alan, "Atanmalarında dini öğrenim şartı esas alınan unvanlarda; itikat, ibadet, tavır ve hareketlerinin İslâm törelerine uygunluğunun çevresinde bilinir olduğu şeklinde ortak bir nitelik taşımak" hükmünde vurgu yapılan "tavır ve hareketlerinin İslâm törelerine uygunluğunun çevresinde bilinir" olması şeklindeki "ortak nitelik" şartını memuriyeti sırasında kaybettiği şeklindeki tespit oluşturduğu; davacının beraat ettiği ceza davasında, nitelikli cinsel istismar suçu açısından delillerin değerlendirildiği; ancak, davacı hakkındaki disiplin soruşturmasının "çocuğa elle taciz" iddiasıyla başlatıldığı ve sonuçlandırıldığı, daha önce görev yaptığı yer sakinlerince aynı nedenle şikayet edildiği ve davacı hakkında idari soruşturma yapıldığı, dava konusu işlemin dayanağı olan idari soruşturma kapsamında ifadesi alınan davacıya isnat edilen eylemin muhatabı … isimli kız çocuğunun ve arkadaşı … ile onun annesi …'ın, …'nin annesi şikayetçi … ile eniştesi …'nın ifadelerinde, davacının müezzin kayyım olarak görev yaptığı camiye Kur'an öğrenmek için gelen … isimli kız çocuğuna yönelik isnat edilen eyleminin birbirleriyle tutarlı ifadeler muvacehesinde anlatıldığı görüldüğünden, davacının yerine getirdiği görevin gerektirdiği nitelikler arasında yer alan ve anılan Yönetmeliği'n 5/1-(b) maddesindeki ortak nitelik şartını kaybettiği sonucuna varılmış olduğundan, 657 sayılı Kanunun 98/b maddesi uyarınca görevine son verilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık, aksi yöndeki ilk derece mahkemesi kararında ise hukuki isabet görülmediği gerekçesiyle istinaf başvurusunun kabulüne, İdare Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Ceza davasından beraat ettiği, soruşturma dosyasında kendisine sadece şahsi husumeti olan kişilerin ifadelerine yer verildiğinden iftira edildiği, hakkaniyete aykırı olarak ceza verildiği, hakkında isnat edilen ''çocuğa sarkıntılık" suçunun sübut bulmadığı gerekçesiyle beraati yolunda hüküm kurulan … Asliye Ceza Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı gereğince suçlu olduğu ispatlanana kadar masuniyet ilkesi çerçevesinde ceza verilemeyeceği, verilen cezanın hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğu belirtilerek, Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Davacı hakkında yapılan idari soruşturma raporunda davacının 2013 yılında Tire ilçesinde görev yaptığı yerde yine 10 yaşında bir kız çocuğuna cinsel tacizde bulunduğuna ilişkin şikayet üzerine disiplin cezası tesis edilmeyip, idari olarak görev yerinin değiştirildiği, 2015 yılında yine 10 yaşında kız çocuğuna cinsel tacizde bulunduğu iddiası üzerine, davacıdan, şikayetçi anne ve yakınlarından alınan ifadelerinde yer alan hususlar dikkate alındığında davacının eyleminin sabit olduğu, bu durumunun nitelik şartının ihlali olduğu, davacının yürüttüğü hizmet ile bağdaşmayan, toplum nazarında hoş karşılanmayacak olan fiilleri nedeniyle atanırken aranan ortak nitelik şartını görevde iken kaybettiği, tesis edilen işlemin hukuka uygun olduğu, kurumun kamuoyu nezdindeki saygınlığı dikkate alındığında ilgilinin dini değerlere ve hassasiyetlere uymayan davranışları nedeniyle görev yapamayacağından görevine son verme işleminin tesis edildiği, işlemin hukuka, mevzuata, kamu yararı ve kamu hizmetinin gereklerine uygun olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'İN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince; Danıştay Başkanlık Kurulu'nun 18/12/2020 tarih ve 2020/62 sayılı "Danıştay Dava Daireleri Arasındaki İş Bölümü Kararı" uyarınca Dairemize devredilen dosya Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin iptaline ilişkin İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun yukarıda özetlenen gerekçeyle kabulü ile kararın kaldırılması ve davanın reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Kullanılmayan … TL yürütmeyi durdurma harcının davacıya iadesine,
5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın …İdare Mahkemesine gönderilmesine, 17/02/2021 tarihinde kesin olarak oyçokluğuyla karar verildi.
(X) KARŞI OY :
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 48. maddesinin birinci fıkrasının "Özel şartları" belirleyen (B) bendinin (2) numaralı alt bendinde, "Kurumların özel kanun veya diğer mevzuatında aranan şartları taşımak" kuralına yer verilmiş; 98. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde, "Memurluğa alınma şartlarından herhangi birini taşımadığının sonradan anlaşılması veya memurlukları sırasında bu şartlardan her hangi birini kaybetmesi" hali, Devlet memurluğunu sonra erdiren haller arasında sayılmıştır.
633 sayılı Diyanet İşleri Başkanlığı Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun'un "Personelin nitelikleri" başlıklı 9. maddesinin ikinci fıkrasında, "Başkanlık personelinin 657 sayılı Kanunda ve bu Kanunda yer almayan diğer nitelikleri ile atanmalarında dinî öğrenim şartı arananlara ilişkin ortak nitelikler yönetmelikle düzenlenir." hükmü yer almaktadır.
15/04/2015 tarih ve 29327 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Diyanet İşleri Başkanlığı Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği'nin "Genel şartlar" başlıklı 5. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde, "Atanmalarında dini öğrenim şartı esas alınan unvanlarda; itikat, ibadet, tavır ve hareketlerinin İslâm törelerine uygunluğunun çevresinde bilinir olduğu şeklinde ortak bir nitelik taşımak" hükmüne yer verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, Burdur İli, Çeltikçi İlçesi, … Köyü, …Cami Müezzin-Kayyımı olarak görev yapan davacının; Diyanet İşleri Başkanlığı Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği'nin 5/1-(b) maddesinde yer alan ortak nitelik şartını kaybettiğinden, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 98/b maddesi uyarınca görevinin son verilmesine ilişkin Diyanet İşleri Başkanlığının … tarihli ve … sayılı işleminin iptali istemiyle açılmıştır.
Bakılan uyuşmazlıkta davacıya atfedilen fiil ve davranışları hakkında görgü ve bilgiye dayalı tanık anlatımlarının bulunmadığı, söz konusu fiillerin mesleğine ya da sosyal çevresine yansımaları olduğuna ilişkin yeterli bir bulgunun olmadığı; ayrıca çocuğa sarkıntılık suçundan davacı hakkında açılan ceza davasında … Asliye Ceza Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı beraat kararı verildiği, davacıya isnat edilen fiillerin her türlü şüpheden uzak, somut, inandırıcı ve tereddüte yer bırakmayacak kesin deliller ile ispat edilemediği, dolayısıyla söz konusu fiillerin davacı tarafından işlendiği hususunun da sabit olmaması nedeniyle, davacının Diyanet İşleri Başkanlığı Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği'nin 5/1-b maddesinde düzenlenen "...itikat, ibadet, tavır ve hareketlerinin İslam törelerine uygunluğunun çevresinde bilinir olduğu şeklinde ortak bir nitelik taşımak" şartını kaybettiğinden bahsedilemeyeceği sonucuna ulaşıldığından, anılan fiilleri nedeniyle davacının görevine son verilmesi yönünde tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık görülmediği anlaşıldığından, davacının atanmasında itikat, ibadet, tavır ve hareketlerinde İslam törelerine uygunluğunun çevresinde bilinir olduğuna dair ortak nitelik şartını taşımadığından bahisle ağır idari yaptırım niteliğini haiz olan cami müezzin-kayyımlık görevine son verilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uygunluk görülmediğinden, davalı idarenin … İdare Mahkemesi'nce dava konusu işlemin iptali yolunda verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı karara karşı yaptığı istinaf başvurusunun kabulü, kararın kaldırılması, davanın reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının kaldırılarak, anılan kararının bozulması gerektiği görüşüyle, aksi yöndeki çoğunluk kararına katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
