Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/8978
Karar No: 2021/3920
Karar Tarihi: 16.02.2021

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2020/8978 Esas 2021/3920 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2020/8978 E.  ,  2021/3920 K.

    "İçtihat Metni"

    BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ : ... 7. Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK
    İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 5. İş Mahkemesi

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, müvekkilinin 2006-2009 yılları arasında ... Devlet Hastanesinde 2011-2015 yılları arasında ... Eğitim ve Araştırma Hastanesinde değişen alt işverenlerde çalıştığı, çalışmalarının kıdem tazminatı hak edecek şekilde sona erdiği, personel amirliği görevini yürüttüğünden asgari ücretin 5 katı tutarında ücretle çalıştığı halde 2013 yılından itibaren sadece asgari ücret ödendiği ve elden ödenen kısımlar ile agi ödenmediği, hafta ve genel tatil çalışması yaptığı halde ücretlerinin ödenmediği, yıllık izin kullandırılmadığı iddiası ile kıdem ve ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, aylık ücret ve asgari geçim indirimi, hafta ve genel tatil ücreti alacaklarının tahsilini talep etmiştir.
    Davalıların Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    İlk Derece Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, dosya kapsamı ve toplanan delillere göre davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    İstinaf:
    Kararı davalı vekili istinaf etmiştir.
    Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti:
    Bölge Adliye Mahkemesince, davalının istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile davacının aylık ücretinin 2.500,00 TL olarak kabul edilmesi gerektiği gerekçesi ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden hüküm kurulan hüküm ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, hükmü temyiz eden davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Taraflar arasında davacıya ödenen aylık ücretin miktarı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
    4857 sayılı İş Kanun"unda 32. maddenin ilk fıkrasında, genel anlamda ücret, bir kimseye bir iş karşılığında işveren veya üçüncü kişiler tarafından sağlanan ve para ile ödenen tutar olarak tanımlanmıştır.
    İş sözleşmesinde ücretin kararlaştırılmadığı hallerde ücretin miktarı, işçinin kişisel özellikleri, işyerindeki ya da meslekteki kıdemi, meslek unvanı, yapılan işin niteliği, iş sözleşmesinin türü, işyerinin özellikleri, emsal işçiler o işyerinde ya da başka işyerlerinde ödenen ücretler, örf ve adetler göz önünde tutularak belirlenir.
    İşçinin kıdemi, meslek unvanı, fiilen yaptığı iş, işyerinin özellikleri ve emsal işçilere ödenen ücretler gibi hususlar dikkate alındığında imzalı bordrolarda yer alan ücretin gerçeği yansıtmadığı şüphesi ortaya çıktığında, bu konuda tanık beyanları gözetilmeli ve işçinin meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı ve fiilen yaptığı iş bildirilerek ilgili işçi ve işveren kuruluşlarından emsal ücretin ne olabileceği araştırılmalı, ayrıca davacının çalıştığı işyerinin faaliyet gösterdiği alanda uzman bir bilirkişiden de görüş alınarak davacının fesih tarihindeki gerçek ücreti saptanmalı ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir sonuca gidilmelidir.
    Mahkemece, Türkiye İstatistik Kurumunun resmi internet sitesindeki “kazanç bilgisi sorgulama” kısmından da faydalanılması ve emsal ücret araştırması sonucunda elde edilen verilerle birlikte, anılan Kurumun resmi internet sitesindeki bilgiler de dikkate alınarak emsal ücretin belirlenmesi mümkündür.
    Somut olayda; Davacı yüklenici şirket adına çalışan 300’den fazla personelin amiri konumunda çalıştığını, asgari ücretin 5 katı ücret aldığını, 2013 yılından itibaren sadece asgari ücretin ödendiğini, elden ödenen kısımların ödenmediğini iddia etmiş, iddiasına dayanak tanık deliline dayanmış, ayrıca davacı tarafından alt işveren Özgörkem şirketi ile 05/08/2011 tarihinde imzalanan ve asgari ücretin 5 katı ücret ödeneceğini belirten iş sözleşmesi sunulmuş ise de sözleşmenin imzalandığı tarihte Özgörkem firması davalı bakanlığın alt işvereni değildir. Davacı delillerinin yanı sıra yapılan emsal ücret araştırması neticesinde İlk Derece Mahkemesince davacının asgari ücretin 5 katı ücretle çalıştığı kabul edilerek hüküm kurulmuş ise de Bölge Adliye Mahkemesince emsal ücret araştırmasına göre davacının aylık 2.500,00 TL aylık ücretle çalıştığının kabul edilmesi gerektiği gerekçesi ile yeniden hüküm kurulmuştur.
    Ne var ki davacının kamu kurumunda ihaleli işler kapsamında çalıştığı ve emsal ücret araştırması kapsamında davacının çalıştığı hastaneye yazılan müzekkereye verilen cevap ekinde yer alan Özgörkem firmasının yazısında ihale kapsamında çalıştırılan temizlik elamanlarına asgari ücret farkı verilmediğinden şef ve müdürlerin asgari ücret üzerinden ücretlendirildiği, yöneticiler üniversite mezunu ise asgari ücretin %35 fazlası verildiği, davacı üniversite mezunu olmadığından asgari ücret verildiği belirtildiği halde, bu hususta araştırma yapılmaksızın eksik inceleme ile verilen karar hatalı olmuştur.
    O halde davacının çalıştığı hastanede hesap dönemi için yapılan ihalelerde, kaç personel için ihaleye gidildiği, ihale kapsamında şef, amir yada müdür pozisyonunda personele yer verilip verilmediği, verilmiş ise bu kişilere ödenecek ücret yönünden bir miktar belirlenip belirlenmediği hususları sorulmalı, ilgili bilgi ve belgeler ile ihalelere ait teknik şartnamelerin istenmeli, gelen kayıtlarda davacının pozisyonunda çalışanlar için bir ücret belirlenmiş ise bu ücret üzerinden, kayıtlara göre bir ücret belirlenemez ise dosyada mevcut ücret araştırmasına göre Türkiye İstatistik Kurumu emsalinde 2014 yılı itibariyle belirtilen aylık brüt 1.502,00 TL üzerinden asgari ücret oranlaması ile fesih tarihine göre güncellemesi yapılarak belirlenecek ücretin yapılan işin niteliği ve davacının kıdemine uygun düşeceği gözetilerek, bu ücret miktarı üzerinden yapılacak hesaplama ile varılacak sonuca göre dava konusu edilen alacaklar hakkında bir karar verilmelidir.
    3-Davacının hafta tatili çalışması yapıp yapmadığı hususu taraflar arasında bir diğer uyuşmazlık konusudur.
    Somut Uyuşmazlıkta; Hükme esas alınan raporda tanık beyanlarına göre davacının ayda 3 hafta tatilinde çalıştığı kabul edilerek hafta tatili ücreti hesaplanıp hüküm altına alınmış ise de, beyanları hükme esas alınan davacı tanığı ... davacının 2009 yılına kadar çalıştığı Devlet Hastanesinde çalışan kişi olup hesap döneminde davacının çalıştığı Eğitim ve Araştırma hastanesinde birlikte çalışması bulunmamaktadır. Tarafların ortak tanığı Nazire kendilerinin tatilleri kullanabildikleri halde tek yetkili olan davacının ayda 3 hafta tatilinde çalıştığını beyan etmiş ise kendisi tatillerde çalışmayan tanık davacının hafta tatili çalışmasını bilebilecek durumda değildir. Davacının hafta tatili çalışması yaptığı ispatlanamadığı halde, hafta tatili ücreti alacağının hüküm altına alınması hatalıdır.
    Mahkemece belirtilen hususlar gözetilmeksizin eksik inceleme ile yazılı şekilde verilen karar hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 16/02/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi