17. Hukuk Dairesi 2013/21179 E. , 2015/6688 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı borçlu ..."ın alacaklılarından mal kaçırmak amacıyla lehdarı kardeşi davalı ... olan ve onun tarafından da davalı ..."a ciro edilen 2.1.2010 tanzim 28.1.2010-30.4.2010 tarihleri arasındaki vadeleri içeren yedi adet bono karşılığı 359.000 TL borçlandığını, anılan senetlerin davalı ... tarafından İcra Müdürlüğünün 2010/5186 sayılı dosyası ile takibe konduğunu, anılan senetlerin muvazaalı olduğunu belirterek dava konusu muvazaalı senetlerin ve bu senetlere dayalı icra takibinin Borçlar Kanununun 18 maddesi gereğince iptaline, taraflar arasında borcun olmadığının tespitine, hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı borçlu ... vekili, dava konusu senetlerin borca karşılık davalı ..."a verildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... savunma yapmamıştır.
Davalı ... vekili, davanın hukuki sebebinin açıklanması gerektiğini, dava konusu senetleri ciro yoluyla aldıklarını, davalı ... ile ticari ilişkileri olmadığını ancak davalı ... ile ortaklık yaptıklarını ve senetleri borca karşılık iyiniyetle aldıklarını, aciz belgesi sunulmadığını, tasarrufun borçtan önce yapıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere göre, davacının alacağına konu çeklerin davalı ... tarafından davacıya tesliminden sonra aralarında herhangibir ticari ilişki ve alışveriş olmadığı halde her zaman düzenlenmesi mümkün olacak şekilde davalı ... tarafından kardeşi ... emrine 2.1.2010 tanzim tarihli toplam 369.000 TL tutarlı bono imzalanıp bunların davalı ..."a ciro edilmek suretiyle 29.6.2010 tarihinde .icra Müdürülüğünün 2010/5186 sayılı dosyası üzerinden takibe konulduğu, davalı ... vekilince borçlu ..."e ait taşınmaz kaydı ve banka hesap numaraları belirtilmek suretiyle haciz konulduğu, buna göre bonoların her zaman düzenlenebilecek mahiyette olması, davalı ... ve ..."in kardeş olup arada ticari alışveriş olmadan ve özellikle davacı şirkete verilen çeklerin tesliminden sonra muhtemel hacizde sıra almayı teminen bonoların düzenlenip yine arada gerçek bir ticari ilişki olmadan ve önceden tanıdığı olduğu anlaşılan davalı ..."a muvazaalı olarak ciro edilip davacı alacağından önce icra takibine konulması, ... tarafından davalı ..."e ait tek taşınmaz ve banka hesaplarının icra müdürlüğünü bildirilerek bunlara haciz konulmasını sağlamış olması karşısında ortada gerçek bir alacak bulunmadığı ve BK"nun 18.maddesi anlamında(TBK"nun 19) sırf davacının alacağına kavuşmasını engellemeye matuf olup muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne ..İcra Müdürlüğünün 2010/5186 sayılı dosyasından davalı ... tarafından davalı borçlu ... aleyhine yapılan icra takibinin muvazaalı olması nedeniyle iptaline (davacı alacaklı şirketin alacağı yönünden sıra cetvelinde nazara alınmamasına) karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava TBK"nun 19 maddesi gereğince muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal istemine ilişkindir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde ve davanın hukuki nitelendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-İİK"nun 283/1 maddesi gereğince davacı,iptal davası sabit olduğu takdirde bu davaya konu teşkil eden mal üzerinde cebri icra yolu ile hakkını elde eder ve davanın
konusu taşınmazsa 3.kişi üzerindeki kaydın tashihine mahal olmadan o taşınmazın haciz ve satışını isteyebilir. Eldeki davada davacının amacı alacağını tahsil etmek olduğundan İİK"nun 283/1 maddesi kıyasen uygulanarak dava konusu muvazaalı senet ve bu bu senetlere dayalı olarak yapılan icra takibinin davacının dava konusu alacak ve fer"ileriyle sınırlı iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru değil bozma nedeni ise de yapılan yanlışlığın giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden hükmün 6100 sayılı HMK"nın geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK"nun 438/7. maddesi gereğince düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle adı geçen davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 1.bendindeki “iptaline” ibaresinden önce gelmek üzere “davacının İcra Müdürlüğünün 2010/20155 sayılı takip dosyasındaki alacak ve fer"ileriyle sınırlı olarak “ ibaresinin yazılmak suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ..."a geri verilmesine 05/05/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.