9. Hukuk Dairesi 2015/8478 E. , 2015/36578 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı ile fazla mesai ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, hafta tatili ücreti, asgari geçim indirimi, eş ve çocuk yardımı alacaklarının tahsili ile teminat senedinin iptali veya iadesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, bildirimlerinin gerçek ücreti üzerinden yapılmaması, çalıştığı halde fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücretlerinin ödenmemesi nedenleriyle iş akdini haklı olarak feshettiği iddiasıyla kıdem tazminatı, yıllık ücretli izin, fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil, asgari geçim indirimi, eş ve çocuk yardımı alacaklarının ödetilmesine ve teminat senedinin iptali veya iadesine karar verilmesini istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, zamanaşımı defi ini ileri sürerek, davacının belirli süreli iş akitleriyle aralıklı olarak asgari ücretle çalıştığını, kıdem tazminatına hak kazanamadığını, fazla çalışma, hafta tatili ve genel tatillerde çalışmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlara ve bilirkişi raporuna dayanılarak iş akdinin haklı nedenle feshedildiğinin davalı tarafça ispatlanamadığı gerekçesiyle, kıdem tazminatının kabulüne, fazla çalışma ile ulusal bayram ve genel tatil ücretlerinin kısmen kabulüne, diğer taleplerin reddine karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı taraf avukatları temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacının 01.06.1997-10.03.2010 tarihleri arasında kesintisiz çalıştığı kabul edilmiş ise de; yapılan araştırma yeterli değildir.
Öncelikle davalı işyerinden verilen 25.12.1997 işe başlama tarihli işe giriş bildirgesi davacı imzalı olup, bu tarihten önce davacı adına hizmet bildiriminde bulunulan 31000013 sigorta sicil numaralı işverenin kim olduğu, davalı şirket ile aralarında fiili yada organik bağ olup olmadığı araştırılarak sonucuna göre bu işyerinden yapılan bildirimin hizmet süresinden sayılıp sayılmayacağına karar verilmelidir.
Hizmet döküm cetvelinden ve işyeri dosyası içeriğinden; davalı işyerinden yapılan bildirimlerin tamamına yakınının tam gün üzerinden yapılmadığı ve eksik gün bildirim evraklarının da dosya eki klasörlerde yer aldığı görülmektedir. Ayrıca davacı imzalı çalışma gün sayılarını gösteren çalışma kartları da davalı tarafından dosyaya ibraz edilmesine rağmen içeriği ve imzalar hakkında davacıdan diyecekleri sorulmamıştır. Bu nedenlerle mahkemece, bildirimi yapılan hizmet süresi, eksik gün bildirimine ilişkin belgeler ile çalışma kartları dosyadaki tüm deliller ile birlikte değerlendirilip sonucuna göre davacının hizmet süresinin belirlenmesi gerekirken eksik araştırma ile iddia edilen hizmet süresinin kabulü hatalıdır.
3-Temyiz ekinde ve dosya eki klasörlerde yer almasına rağmen davacı imzalı miktar içeren 31.01.2001, 31.12.2007 ve 24.05.2010 tarihli ibranameler değerlendirilmemiştir. Ödeme savunmasının yargılamanın her aşamasında yapılabileceği dikkate alınarak bu belgeler davacıya gösterilmeli, imza ve içeriği hakkında beyanı alınıp, ödemenin varlığının tespiti halinde bu ödemelerin mahsubu değerlendirilmelidir.
4-Davalı işveren tazminatlara mahsuben davacının ...’tan çektiği kredinin 14 taksidi toplamı olan 2.631 TL.yi ödediğini savunarak bunlara ilişkin dekontları dosyaya sunmuş olup davacıdan bu konuda diyecekleri sorularak mahsup hususunun değerlendirilmesi gerekir.
5-Fazla çalışma ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davacı tanıklarının davacıyla birlikte çalıştıkları süre ile sınırlı olarak hesaplanması gerektiğinin düşünülmemesi isabetsizdir.
6-Hükmedilen miktarların net mi yoksa brüt mü olduğunun hükümde belirtilmemesinin infazda tereddüde yol açacağının düşünülmemesi de hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
F)SONUÇ:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 23/12/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.