
Esas No: 2019/9504
Karar No: 2021/635
Karar Tarihi: 18.02.2021
Danıştay 10. Daire 2019/9504 Esas 2021/635 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2019/9504
Karar No : 2021/635
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Komutanlığı
İSTEMİN_KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının davacı tarafından temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacının, Elazığ ili, … İlçe Jandarma Komutanlığında Jandarma uzman çavuş olarak görev yaptığı dönemde, 2016 yılının Mart ayında, Elazığ-Bingöl karayolu üzerindeki Işkıntepe mevkiinde yol emniyeti için görevlendirildiği sırada arazinin taşlık olması nedeniyle dengesini kaybederek düşmesi ve sol dizini taşa vurup yaralanması neticesinde kalıcı sakatlığa uğradığından bahisle 50.000,00 TL maddi, 100.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işletilecek yasal faziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; davacının 3 ayı aşan süreyle sağlık raporlu olmasına istinaden sözleşmesinin feshedilmesine yönelik işlemin iptali istemiyle açılan davada Mahkemenin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile dava dosyasında bulunan bilgi ve belgelerinden incelenmesinden; Elazığ İl Jandarma Komutanlığı bünyesinde uzman jandarma erbaş (çavuş) olarak görev yapan davacının 01/04/2016 tarihinden itibaren başlamak üzere en son 22/03/2017 tarihinde biten toplam 147 gün yani 4 ay 27 gün olmak üzere sağlık raporları aldığı, (sözleşme yenileme sürecinin başlayacağı döneme doğru) 24/11/2016 tarihinde idareye yapmış olduğu başvuruda ise, … İlçe Jandarma Komutanlığı'nda görevli iken Mart 2016 ayı içerisinde görev esnasında düştüğünü, yere düşme sırasında sol dizini taşa vurduğunu, bu yaralanma neticesinde tedavi gördüğünü, 70 gün rapor aldığını belirttiği, bu kapsamda idarece konunun soruşturulduğu, neticesinde düzenlenen raporda esasen Işkıntepe bölgesinde birlikte görev aldığı mesai arkadaşları ve amirlerince verilen ifadelerden 2016 yılı Mart ayı içerisindeki herhangi bir görev esnasında davacının düşme sonucu dizinden yaralandığına ilişkin bilgiye ulaşılamadığının bildirildiği, bu kapsamda da sözleşmesinin feshi yoluna gidildiğinin görüldüğü, bu ifadeler yanında davacının sözleşmesinin feshedildiği 21/04/2017 tarihinden geriye doğru almış olduğu toplam 4 ay 27 günlük raporların ve konuya dair hastane kayıtlarının ayrıca irdelenmesinden de, hiç birinde olayın görev sırasında veya görev dışında olsa bile görevi nedeniyle yaşandığına dair somut bir tespit olmadığı, hatta örneğin 30/03/2016 tarihli Medicalpark Hastanesi epikriz raporunda yer alan hasta öyküsünde, "3-4 aydır şikayetleri mevcutmuş, merdiven inip çıkmakla eğilip çömelip kalkmaları ağrıları artıyormuş, travma öyküsü mevcut, hasta daha önceden düştüğünü ve şikayetlerinin o zaman başladığını söylüyor" ifadelerinin bulunduğu, görev sırasında meydan geldiğine ilişkin dosya içeriğinde herhangi bir bilgi ve belge de bulunmadığı, nitekim, davacının 2016 yılı Mart ayı içerisinde 07/03/2016 ve 24/03/2016 tarihlerinde Elazığ-Bingöl yolu Işkıntepe mevkiine yol emniyeti için görevlendirildiği, 07/03/2017 ve 22/03/2016 tarihlerinde de Elazığ İli, Karakoçan Devlet Hastanesine eklem ağrısı ve diz rahatsızlığı sebebiyle başvurduğu görüldükten sonra 13/02/2018 ve 05/04/2018 tarihli ara kararlarıyla, "Davacının … Elazığ Hastanesi'nden almış olduğu ve ara kararına ek gönderilen 01/04/2016 tarihli sağlık kurulu raporu ile epikriz formuna karşı beyanlarının bulunup bulunmadığı, 2016 yılı Mart ayı içerisinde görev sırasında meydana gelen kazanın hangi tarihli görev sırasında meydana geldiği" 2 kez davacı vekilinden sorulduğu, fakat davacı vekilince bu ara kararlarına cevap verilmediği, dolayısıyla, davacı nezdinde sözleşmenin feshini gerektiren 3 ayı aşan istirahat raporlarının varlığı koşulunun gerçekleştiği kanaatine varıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği, görüleceği üzere, söz konusu kararda işbu davaya konu tazminatın dayanağı olarak gösterilen olayın gerçekleşmediği sonucuna yer verildiği, ortada görevdeyken ya da görev dışında olmakla birlikte görev nedeniyle ortaya çıkmış bir zarar olmadığından idareye atfı kabil bir hizmet kusuru veya kusursuz sorumluluk halinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu ... İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından; arazinin taşlık olması nedeniyle ayağının kayması sonucu sol dizinden yaralandığına görev esnasında yanında bulunan güvenlik korucusunun şahit olduğu, olayın görev esnasında meydana geldiği hususunun, hastane raporuna yansıyan 3-4 ay önce düştüğü yönündeki beyanı ile doğrulandığı, idarenin kusursuz sorumluluğu ilkesi gereğince zararın tazmini gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davalı idare tarafından savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden davacının yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Davacının söz konusu sakatlığı nedeniyle 3 ayı aşan süreyle sağlık raporu almasından bahisle sözleşmesinin feshedilmesine yönelik işlemin iptali istemiyle açılan davada, davanın reddi yolundaki ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyiz edilmesi üzerine dava dosyasının Danıştay Onikinci Dairesinin E:2019/7363 esasına kaydedildiği anlaşılmaktadır. Dairemizin 27/05/2020 ve 04/11/2020 tarihli ara kararlarına davalı idarece cevap verilmediği, Danıştay Onikinci Dairesinin E:2019/7363 sayılı dosyasının incelenmesinden ise, Dairemizin ara kararı ile istenilen bilgi ve belgelerin anılan dosyada yer aldığı görülmektedir.
Bu durumda, dava dosyasında bulunan bilgi ve belgeler ile Danıştay Onikinci Dairesinin E:2019/7363 sayılı dava dosyasının birlikte değerlendirilmesinden, temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın reddine ilişkin ... İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, yukarıda belirtilen açıklama ile ONANMASINA,
3. Adli yardım isteminin kabul edilmiş olması nedeniyle ödenmemiş olan temyiz aşamasına ait yargılama giderlerinin davacıdan tahsili için mahkemesince ilgili vergi dairesi müdürlüğüne müzekkere yazılmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın ... İdare Mahkemesine gönderilmesine, 18/02/2021 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
