Abaküs Yazılım
10. Daire
Esas No: 2017/58
Karar No: 2021/629
Karar Tarihi: 18.02.2021

Danıştay 10. Daire 2017/58 Esas 2021/629 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2017/58
Karar No : 2021/629

KARARIN DÜZELTİLMESİNİ
İSTEYEN (DAVALI) : … Valiliği
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN_KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının onanmasına dair Danıştay Onuncu Dairesinin 13/06/2016 tarih ve E:2015/4998 K:2016/3292 sayılı kararının; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değişik 54. maddesi uyarınca düzeltilmesi istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Filipinler uyruklu olan ve Türk vatandaşı ile evliliği dolayısıyla tarafına ikamet izni verilen davacı tarafından, kendisine verilen ikamet tezkeresinin süresinin, söz konusu evliliğin aile kurmaya yönelik bir evlilik olmayıp Türkiye'de ikamet almaya yönelik anlaşmalı bir evlilik olduğu gerekçesiyle kısaltılmasına ilişkin olarak tesis edilen ve 28/05/2009 tarihinde tebliğ edilen davalı idare işleminin iptali istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti:…. İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; Danıştay Onuncu Dairesinin 10/12/2014 tarih ve E:2010/16247, K:2014/7582 sayılı bozma kararına uyulmak suretiyle, evlilik ilişkisinin geçersizliğine hükmedilmesinin ancak adli yargı yerince bu konuda verilecek bir karar ile mümkün olduğu, yargı yerlerince verilmiş bir karar olmadıkça idarece, evliliğin formalite (muvazaalı) olduğu konusunda bir değerlendirme yapılarak idari işlem tesisine hukuken olanak bulunmadığı, davacının kurmuş olduğu aile birliğinin korunmasının anayasal bir zorunluluk olduğu, davacının evlendiği tarihten sonra Türkiye'de ikamet etmesine engel teşkil edebilecek nedenler ortaya konulmadıkça ikamet tezkere süresinin kısaltılmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle işlem iptal edilmiştir.

Daire kararının özeti: Davalı idarenin temyiz başvurusu üzerine Danıştay Onuncu Dairesince, temyize konu karar hukuk ve usule uygun bulunmuş ve kararın onanmasına karar verilmiştir.

KARAR DÜZELTME

TALEP_EDENİN_İDDİALARI : Davalı idare tarafından, dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı belirtilerek Danıştay Onuncu Dairesince verilen kararın düzeltilmesi istenilmektedir.

KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Karar düzeltme isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Kararın düzeltilmesi dilekçesinde ileri sürülen nedenler, 2577 sayılı Kanun'un Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değişik 54. maddesi hükmüne uygun bulunduğundan, karar düzeltme isteminin kabulü ile Danıştay Onuncu Dairesinin 13/06/2016 tarih ve E:2015/4998 K:2016/3292 sayılı kararı kaldırılarak uyuşmazlık yeniden incelendi:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
Filipinler uyruklu olan ve Türk vatandaşı ile evlenen davacıya bu evliliği dolayısıyla ikamet izni verilmiştir. Sonrasında anılan evliliğe ilişkin olarak davalı idare tarafından muhtelif tarihlerde tahkikatlar yapılmış ve bu tahkikatlar sonucunda, anılan evliliğin aile kurmaya yönelik bir evlilik olmayıp Türkiye'de ikamet almaya yönelik anlaşmalı bir evlilik olduğunun tespit edildiğinden bahisle davacının ikamet tezkeresi süresinin kısaltılmasına dair 28/05/2009 tarihinde davacıya tebliğ edilen davalı idare işlemi tesis edilmiş, bu işlemin iptali istemiyle bakılan dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
Dava konusu işlem tarihinde yürürlükte bulunan mülga 5683 sayılı Yabancıların Türkiye'de İkamet ve Seyahatleri Hakkında Kanun'un,
"İkamet tezkeresinin reddolunacağı haller" başlıklı 7. maddesinde,
"A) Sırf iş tutmak için gelecek sanat ve meslek erbabı olup da tutacağı iş, kanunlar gereğince Türk vatandaşlarına hasredilmiş bulunan,
B) Türk kanun veya örf ve adetleriyle yahut siyasi icabatla telif edilemiyecek durumda olan veya faaliyette bulunan,
C) Türkiye'de kalmak istediği müddet zarfında yaşamak için maddi imkanları meşru bir şekilde temin edemiyeceği sabit olan,
D) Türkiye'ye girmesi memnu olup da her nasılsa girmiş bulunan,
E) Türkiye'de oturduğu müddetçe huzur ve asayişi ihlal eden,
Yabancılara ikamet tezkeresi verilmez" hükmüne yer verilmiştir.
"Muzır şahıslar" başlıklı 19. maddesinde ise, İçişleri Bakanlığınca memlekette kalması umumi güvenliğe, siyasi ve idari icaplara aykırı sayılan yabancıların verilecek muayyen müddet zarfında Türkiye'den çıkmağa davet olunacağı, bu müddetin sonunda Türkiye'yi terketmiyenlerin sınır dışı edilebileceği kurala bağlanmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda yer verilen kurallara göre, Türk kanun veya örf ve adetleriyle yahut siyasi icabatla telif edilemiyecek durumda olan veya Türkiye'de kalması idari icaplara aykırı sayılan yabancılar hakkında ikamet izni vermeme, izin süresini kısaltma ve sınır dışı etme yönünde işlem tesis edilebileceği açıktır.
Dava konusu işlem evliliğin anlaşmalı olduğu gerekçesiyle tesis edilmiş ve İdare Mahkemesince de evliliğin geçersizliğine idarece değil adli yargı yerlerince karar verileceğine işaret edilerek bu gerekçeyle ve aile birliğinin korunması anayasal bir zorunluluk olduğundan davacının Türkiye'de ikamet etmesine engel teşkil edebilecek nedenler ortaya konulmadıkça davacının ikamet izninin uzatılmamasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle işlem iptal edilmiştir.
Evliliğin muvazaalı olup olmadığının saptanmasının adli yargı yerlerine ait olduğunda tartışma bulunmamakla birlikte, İdare Mahkemesinin dava konusu işlemin iptalinde bu hususu gerekçe olarak göstermiş olması, maddi olaya 5683 sayılı Kanun'un yukarıda anılan 7. ve 19. maddelerinin uygulanmasına engel teşkil etmemektedir.
Uyuşmazlıkta; davacının Türk vatandaşı ile evliliğine ilişkin yapılan tahkikat sonucu düzenlenen 11/05/2009 tarihli tutanakta; beyan etmiş olduğu adreste davacının bulunamaması sebebiyle aynı apartmandaki komşusu ile görüşüldüğü, bu kişinin, Türk vatandaşı Y.P.'yi tanıdığını, ailesi ile birlikte yaşadığını ve bekar olarak bildiğini, davacıyı ise tanımadığını beyan ettiği, daha sonra davacının adresinin bulunduğu sokaktaki işyeri sahibi ile görüşüldüğü, bu kişinin, Türk vatandaşı Y.P. isimli kişiyi tanıdığını, bekar olduğunu bildiğini, davacıyı ise tanımadığını beyan ettiği hususlarının tespit edildiği görülmektedir.
Bu haliyle, yukarıda yer verilen tespitler uyarınca ikamet izninin veriliş amacına aykırı olarak evlilik birlikteliği içerisinde yaşamadığı anlaşılan davacı hakkında 5683 sayılı Yabancıların Türkiye'de İkamet ve Seyahatleri Hakkında Kanun'un 7. maddesi ve 19. maddesinde yer alan düzenlemelere uygun olarak tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığından, dava konusu işlemin iptali yolundaki İdare Mahkeme kararında hukuka uygunluk görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin kabulüne,
2. Dava konusu işlemin iptaline ilişkin temyize konu … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine, 18/02/2021 tarihinde oy çokluğuyla kesin olarak karar verildi.

(X)-KARŞI OY :

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "Temyizen verilen karar üzerine yapılacak işlem" başlıklı 50. maddesinin 4. fıkrasında yer alan, "Danıştayın bozma kararına uyulduğu takdirde, bu kararın temyiz incelemesi, bozma kararına uygunlukla sınırlı olarak yapılır." hükmü gereğince; Dairenin bozma kararına uyulmak suretiyle verilen Mahkeme kararının onanmasına ilişkin Daire kararında usul ve hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
Bu nedenle davalı idarenin karar düzeltme isteminin reddine karar verilmesi gerekirken aksi yönde oluşan Daire kararına katılmıyoruz.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi