Abaküs Yazılım
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/781
Karar No: 2021/1060
Karar Tarihi: 30.09.2021

BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2021/781 Esas 2021/1060 Karar Sayılı İlamı

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/781 Esas
KARAR NO: 2021/1060
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 04/03/2021
NUMARASI: 2019/128 Esas, 2021/207 Karar
DAVANIN KONUSU: Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h))
KARAR TARİHİ: 30/09/2021
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin, 1989 yılından itibaren inşaat sektöründe faaliyet gösteren, alanında uzman mimar ve mühendisler tarafından modern ve güvenilir yapı projelerini üreterek Türkiye’nin kalkınmasına katkı sağlama amacıyla 2005 yılında kurulduğunu, bu güne kadar Esenler Hükümet Konağı, Afyon Dinar Devlet Hastanesi, Kalamış’da bulunan ... Otel ve Avm binası gibi büyük projeleri başarıyla gerçekleştiren müvekkili şirketin, bunların yanında birçok toplu konut, iş ve ticaret merkezi, akaryakıt istasyonu, sosyal tesis, tatil sitesi, devlet ve özel okul binaları ve daha birçok özel proje yapımına da imza attığını, ancak son yıllarda yaşanan ve dünyayı saran siyasal/sosyal çalkantılar ve global düzeyde ekonomik belirsizlikler, ülkelerin büyüme hızını düşürmesine ve kredi piyasalarını daraltmasına yol açtığını, sektörün sıkıntıya girdiğini, şirketin tasfiyesi halinde alacaklıların alacağına tam olarak kavuşmasının mümkün olmadığını, konkordato projesi çerçevesinde faaliyetlerini sürdürmesi ve hedeflerini gerçekleştirmesi halinde, alacaklıların alacağına tam olarak kavuşmasının mümkün olacağını, en önemlisi de müvekkili şirketin halen devam etmekte olan altı büyük konut projesi olan ... (%55’i tamamlanmış), ... İş Merkezi (%98’i tamamlanmış), ... (%55’i tamamlanmış), ... (%60’ı tamamlanmış), ... (%65’i tamamlanmış) ve ... (%60’ı tamamlanmış) projelerini başarıyla anahtar teslim hale getirilebileceğini, belirterek borçlu şirket lehine geçici mühlet ve sonrasında bir yıllık kesin mühlet verilmesini, akabinde konkordatonun tasdikini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; Borçlu şirket tarafından sunulan konkordato projeleri ve revize projelerin uygulanabilir olduğu, komiser heyetinin gerekçeli raporu, bilirkişi raporu ve dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden konkordatonun başarıya ulaşacağı anlaşıldığından, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünde kayıtlı (...) sicil nolu ... LİMİTED ŞİRKETİ'nin konkordato talebinin KABULÜ ile; konkordatonun İİK'nın 306 nci maddesi uyarınca TASDİKİNE, borçlu şirket tarafından konkordatoya tabi borçların, konkordatonun bağlayıcı hâle geldiği bugünden itibaren 6 ayı ödemesiz süreden sonra 2 yılda üç aylık taksitler hâlinde faizsiz olarak borçlu tarafından sunulan ödeme takvimi uyarınca ÖDENMESİNE, 04.03.2021 tarihli konkordato komiserleri tarafından sunulan ek gerekçeli rapora ekli ödeme takviminin kararın eki olduğunun BİLDİRİLMESİNE, konkordato tasdik edildiğinden kesin mühletin sonuçlarının kendiliğinden kalktığının TESPİTİNE karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: İİK'nın 308/a maddesi uyarınca tasdik kararı 15.03.2021 tarihinde ilan edilmiş, karar yasal süresinde alacaklılar ..., ... A.Ş, ... bankası A.Ş. ve Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı tarafından istinaf edilmiştir. Alacaklı ... vekili istinaf talebinde bulunmuşsa da, muhtıraya rağmen istinaf harç ve masraflarını yatırmadığından bahisle mahkemenin 12.04.2021 tarihli ek kararı ile istinaf başvurusunun yapılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Alacaklı ... A.Ş, vekili istinaf talebinde; müvekkili şirketin, davacı borçlu şirketin ortaklarından olduğu ... ve ... Adi Ortaklığı Ticari İşletmesi ile ... Koru Evleri Projesine tesis edilecek 8 adet asansörün temin, teslim ve montajı işi hususunda akdedilen sözleşme uyarınca alacaklı olduğunu, müvekkili şirketin sözleşme gereğince edimlerini yerine getirdiğini, adi ortaklığa sözleşme uyarınca fatura düzenlendiğini, kısmi ödeme yapıldığını, ancak müvekkili şirketin 44.080,55-EUR+22,75 TL’lik (faiz ve fer’iler hariç) alacağının ödenmediğini, alacağın alacaklılar listesine kaydı ile davaya müdahale talebinde bulunduklarını, mahkemenin 28.12.2020 tarihli ara kararla müvekkili şirket alacağının davacının ortağı olduğu adi ortaklıktan olduğu, bu borcun konkordatoya tabi olmadığı gerekçesi ile taleplerinin reddedildiğini, TBK 638. Maddesi uyarınca adi ortaklıkta ortaklar, ortaklık borçlarından dolayı müteselsilen sorumlu olup TBK’nın 163. maddesi gereğince, alacaklı kendi seçimine göre, bütün borçlulardan veya onlardan birinden ya da bir kaçından alacağının tamamını talep etme hakkına sahip olduğunu, nisaba dahil edilmeleri gerektiğini belirterek ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Alacaklı ... bankası A.Ş. vekili istinaf talebinde; Konkordato kesin mühlet kararından sonra konkordato komiserliği tarafından alacaklıların alacaklarını bildirmeye davet edildiğini, 28.01.2020 alacak bildirimi yazı tarihi itibariyle borçlu şirketten 8.183.635,79 TL nakit, 305.690,00 TL gayrinakdi olmak üzere 8.489.325,79 TL alacaklı olduklarını, müvekkili banka tarafından bildirilen alacağın bir kısmına borçlunun itiraz ettiğini, komiser heyetinin 4.999.600,00 TL alacak bildiriminde bulunduğunu, alacağın rehinli olup banka lehine 1. Derecede toplam 7.500.000,00 TL bedelle ipotek kaydının bulunduğunu, borçlunun itirazının yerinde olmadığını, borçlunun kredi taksitlerini zamanında ödemediğini, hesabın kat ettiğini, Beşiktaş ... Noterliğinin 04.03.2019 tarih ... yev. nolu ihtarnamesi ile 27.02.2019 tarihi itibariyle 5.195.222,61 TL nakit 860.890,00 TL'de gayrinakit alacağın talep edildiğini, kesinleşen kat ihtarına rağmen bildirilen ve ihtarname doğrultusunda hesaplanan alacağa mesnetsiz şekilde itiraz edildiğini, mahkemece de itiraz edilen banka alacağına ilişkin karar verilmediğini, proje ile öngörülen vadenin çok uzun olduğunu, kek bir borçlu firmayı korumak adına alacaklılarının büyük ölçüde mahfına sebep olunduğunu, konkordato ön projesinin İİK’nun 286., 287. ve ilgili diğer maddelerde yer alan yasal düzenlemelere uygun bulunmadığını, konkordato projesinin başarıya ulaşmasının mümkün gözükmediğini, mahkemece itiraza uğrayan alacaklar yönünden depo kararı verilmemiş olmasının da alacaklıların haklarını zedeleyen bir karar olduğunu, davanın reddi gerektiğini belirterek ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Alacaklı Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı vekili istinaf talebinde; kurum alacakları dikkate alınmadan tasdik kararı verildiğini, müvekkili kurum alacaklarının konkordatodan etkilenmediğinden konkordato projesinin onaylanması halinde Kurum alacaklarının 6183 Sayılı Kanununun 206. Maddesindeki sıra gözetilerek ve tam olarak ödenmesi gerektiğini belirterek ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME: Dava, hukuki niteliği itibariyle 7101 sayılı Kanun ile değişik İİK'nın 285 ve devamı maddeleri gereğince geçici mühlet ve akabinde kesin mühlet kararı verilerek konkordatonun tasdikine ilişkindir. Konkordato talepleri ile ilgili 2004 sayılı İİK'nın 285. maddesinde, yetkili ve görevli mahkeme düzenlenmiş, yasada iflasa tabi olan borçlu için, İİK'nın 154. maddesine atıf yapılarak ilgili maddenin birinci veya üçüncü fıkradaki yazılı yerlerdeki asliye ticaret mahkemesinin yetkili ve görevli olduğu, iflasa tabi olmayan borçlu için ise yerleşim yeri mahkemesinin yetkili olduğu vurgulanmıştır. Somut olayda, davanın, davacı şirketlerin ve gerçek kişilerin muamele merkezi/ikametgahı asliye ticaret mahkemesinde açıldığı ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 74. maddesinde belirtilen şekilde davacı vekilinin vekaletnamesinde konkordato ile ilgili özel yetkinin mevcut olduğu anlaşılmıştır. Dosya kapsamından, mahkemece İİK'nın 286. maddesinde sayılan belgelerin eksiksiz olarak sunulduğu belirtilerek borçlu şirketler lehine 25.02.2019 tarihinden geçerli olmak üzere 3 aylık geçici mühlet kararı verildiği ve geçici komiser atandığı, 23.05.2019 tarihli celsede geçici mühletin 2 ay daha uzatılmasına karar verildiği, 18.07.2019 tarihli duruşmada borçlu şirket lehine 18.07.2019 tarihinden itibaren bir yıllık kesin mühlet verildiği, sonrasında kesin mühlet süresinin dolduğu tarihten itibaren 6 ay daha uzatılmasına karar verilerek 7226 Sayılı Yasa uyarınca durma süresinin de eklenmesiyle kesin mühletin 12.10.2020 tarihine kadar uzatılmasına karar verildiği, İİK'nın 297, 299, 300, 301 ve 302. maddeleri kapsamında komiser heyetince borçlu şirketlerin mevcudunun kıymeti takdir edilip, alacakların bildirilmesi ve tahkiki tamamlandıktan sonra alacaklılar toplantısının yapıldığı, iltihak süresinin bitiminden sonra komiser heyetinin İİK'nın 302/son fıkrası kapsamında konkordato projesinin kabul edilip edilmediğine ve tasdikinin uygun olup olmadığına dair gerekçeli raporunu mahkemeye sunduğu, mahkemece İİK'nın 304. maddesi uyarınca tasdik yargılaması için duruşma gününün ilan edildiği, komiser heyeti tasdik şartlarına ilişkin raporunda, borçlu şirketlerin projesinin kanunda öngörülen çoğunlukla kabul edildiği, teklifin iflasa nazaran alacaklıların yararına bulunduğu, borçlu şirketlerin teminat altına alınması ya da ödemesi gereken 206. maddesinin 1. sırasındaki imtiyazlı alacaklıların bulunmadığının belirtildiği, konkordato tasdik harcı ve yargılama giderlerinin yatırıldığı, 4.03.2021 tarihinde de tasdik kararı verildiği anlaşılmıştır.İcra ve İflas Kanunu'nun 287'nci maddesinin son fıkrası uyarınca geçici mühlet talebinin kabulü, geçici komiser görevlendirilmesi, geçici mühletin uzatılması ve tedbirlere ilişkin kararlara karşı kanun yoluna başvurulamayacağı gibi aynı Kanun'un 293'üncü maddesinin birinci fıkrasına göre de kesin mühlet talebinin kabulüne ilişkin kararlara karşı kanun yoluna başvurulamaz. 1-Alacaklı ... A.Ş.'nin istinaf talebi yönünden yapılan incelemede; Komiser heyeti 24.12.2020 tarihli raporlarında; müdahilin İİK'nun 288. Maddesi gereğince yapılan ilanlar gereğince yasal 15 günlük süre içerisinde alacak kaydı yaptırmadığı, 14.07.2020 tarihli "Çekişmeli alacaklara ilişkin değerlendirme raporunun" düzenlendiği, mahkemenin 17.07.2020 tarihli ara kararla çekişmeli alacaklar hakkında ara karar tesis ettiği, istinaf eden alacaklının müdahale talebinin 18.07.2019 tarihli celsede kabul edildiği, 27.11.2020 tarihinde mahkemeden alacağın kabulüne karar verilmesinin talep edildiği, istinaf eden alacaklının alacağının borçlununda içinde bulunduğu adi ortaklıktan olduğunu, borçlu şirketin bilançosunda gözükmediği bildirilmiştir. Mahkemece 28.12.2020 tarihli ara kararla istinaf eden alacaklı vekilinin talebinin reddi ile alacaklılar toplantısında oy kullanmamasına karar verilmiştir. Borçlu hakkında kesin mühlet verilmesinden sonra komiser tarafından İİK'nın 288. maddesi uyarınca yapılacak ilanla alacaklılar alacaklarını bildirmeye davet olunur. (İİK.m.289). İİK'nın 300. maddesi gereği komiser, iddia olunan alacaklar hakkında borçluyu açıklamada bulunmaya davet eder. İİK'nın 302/6. maddesi gereği çekişmeli alacakların hesaba katılıp katılmamasına ve ne oranda katılacağına mahkemece karar verilir. Çekişmeli alacağın nisaba katılıp katılmamasına ve ne oranda katılacağına dair yapılan inceleme, alacağın esasına ilişkin ayrıntılı bir inceleme olmayıp, yalnızca söz konusu alacaklılara oy hakkı tanınıp tanınmayacağına yöneliktir. Alacağın mevcudiyeti ve miktarı hakkındaki karar, söz konusu alacağı esastan inceleyecek mahkemeye ait olacaktır. Bildirilen alacağın bir kısmının borçlu tarafından itiraza uğrayarak kabul edilmemesi ve itiraza uğrayan kısmın nisaba dahil edilmemesi, alacaklının bu miktarda alacağı bulunmadığına dair maddi anlamda kesin hüküm oluşturmayacaktır. Somut olayda istinaf eden alacaklı şirketin alacağının çekişmeli alacak olarak değerlendirildiği anlaşılmakla istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Alacaklı ... bankası A.Ş. 'nin istinaf talebi yönünden yapılan incelemede; İcra ve İflas Kanunu'nun 300. maddesi uyarınca konkordato komiseri, yazdırılan alacaklara karşı borçlunun beyanını alır. Borçlunun itiraz ettiği alacaklar çekişmeli hale gelir. Kanun çekişmeli alacaklara iki sonuç bağlamıştır. İlk olarak çekişmeli alacakların nisaba ne şekilde katılacağına mahkeme karar verir (İİK m.302/VI). Mahkemenin bu konuda verdiği kararlar maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmez. Bu bağlamda çekişmeli alacakların ayrıca dava konusu edilmesine imkan sağlanmıştır (İİK m 308/b). Mahkemece 10.11.2020 tarihli ara kararla çekişmeli alacaklarla ilgili karar tesis edilmiştir. Ara kararın 26. Maddesinde "... Bankası AŞ.’nin Talebi Bakımından, konkordato nisabında ... Bankası AŞ.’nin alacak tutarının, İİK'nun 302’nci maddesi kapsamında yapılacak oylamada ¨0,00 (sıfır ¨) üzerinden hesaba katılması, şartların oluşması durumunda İİK’nm 308/h maddesi kapsamında yapılacak oylamada ise ¨ 5.679.569,19 üzerinden dikkate ALINMASINA," karar verilmiştir. Çekişmeli hale gelmiş alacakların istinaf sebebi yapılmasına ve bu tutarların bölge adliye mahkemesince belirlenmesine yasal olanak bulunmamaktadır. Bu nedenlerle, çekişmeli alacakları ile ilgili istinaf yoluna başvuran alacaklı vekilinin bu yöne ilişkin istinaf talebi yerinde görülmemiştir. 3-Alacaklı SGK'nın istinaf talebi yönünden yapılan incelemede; SGK Başkanlığının prim alacakları 5501 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 88/16. maddesine göre, İcra ve İflas Kanununa göre değil 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanuna göre takip ve tahsil edilmektedir. Bu Kanuna tâbi alacaklar konkordato hükmünün dışında kaldığından (İİK m.308/c) SGK alacaklarının konkordatodan etkilenmediği sonucuna varılmaktadır. Konkordatodan etkilenmeyen alacakların itirazlarının dikkate alınması gerekmediği gibi bunların alacaklılarının toplantıya çağrılmasına da gerek bulunmamaktadır. Diğer bir ifade ile SGK Başkanlığının konkordatonun tasdikine ilişkin olarak istinaf yoluna başvurmakta hukuki yararı bulunmamaktadır. Hukuki yarar dava şartı olduğu gibi istinaf yasa yoluna başvurulması için de aranan bir şarttır. Tün dosya kapsamına göre; alacaklılar toplantısında yeterli nisabın sağlandığı, harç ve teminat şartlarının yerine getirildiği, mahkeme kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla istinaf başvurularının reddine dair karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılmış aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Dosya kapsamı ve delil durumuna göre İlk Derece Mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun olduğundan HMK' nın 353/1.b.1 maddesi gereğince müdahillerin istinaf başvurularının esastan REDDİNE, 2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununu gereğince alınması gereken 59,30 TL istinaf maktu karar ve ilam harcı müdahiller tarafından peşin yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 3- Müdahil SGK'dan harç alınmasına yer olmadığına, 4-Müdahil tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin kendi üzerine bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353/1-b/1 bendi ile 2004 sayılı İİK’nun 293/3. ve İİK'nın 164/2 fıkraları gereğince kararın tebliğinden itibaren 10 günlük süre içinde Yargıtay'da Temyiz Kanun Yolu Açık olmak üzere karar verildi.30/09/2021

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi