Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/34189
Karar No: 2015/34041
Karar Tarihi: 01.12.2015

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2014/34189 Esas 2015/34041 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2014/34189 E.  ,  2015/34041 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

    DAVA : Davacı-karşı davalı, kıdem tazminatı ile fazla mesai ücreti, hafta tatil ücreti, yıllık izin ücreti, dini ve resmi bayram tatil ve ücret alacaklarının, davalı-karşı davacı, ihbar tazminatının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Yerel mahkemece, asıl davanın kısmen kabulüne, Karşı dava hakkında olumlu veya olumsuz bir hüküm kurulmamıştır.
    Hüküm süresi içinde davalı-karşı davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    A) Davacı-karşı davalı isteminin özeti:
    Davacı-karşı davalı işçi vekili, davalı-karşı davalı işverenin kanunî yükümlülüklerini yerine getirmediğini, hafta tatili izni verilmeden fazla mesai yaptırıldığını, hiç yıllık izin kullanmadığını, SGK"na gerçekte aldığından düşük maaş meblağı bildirildiğini, fazla mesai ücretlerinin ödenmediğini, bu nedenler ile davacı-karşı davalı işçinin iş akti haklı feshettiğini, günlük net yevmiyesinin 34.00 TL olduğunu ileri sürerek kıdem tazminatı, ücret, yıllık izin ücreti, fazla mesai ücreti, hafta tatili ücreti, genel tatil ücreti alacaklarının tahsilini ve karşı davanın reddini istemiştir.
    B)Davalı-karşı davacı cevabının özeti:
    Davalı-karşı davacı işveren vekili, davacı-karşı davalı işçinin tüm alacaklarının ödendiğini, davacı-karşı davalı işçinin iş aktini haksız feshettiğini, iddialarının gerçek dışı olduğunu, davacı-karşı davalı işçinin günlük 31,66 TL brüt yevmiye ile çalıştığını, iddia ve taleplerin yersiz olduğunu savunarak davanın reddini, davalı-karşı davacı işveren lehine ihbar tazminatının tahsilini istemiştir.
    C)Yerel Mahkeme kararının özeti:
    Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davacının 10/04/2010 - 06/07/2012 tarihleri arasında davalı yanında çalışması gözükmekte ise de, dava dilekçesindeki iş akdinin sona erdirildiği tarih olarak belirtilen 05/07/2012 tarihi itibariyle hizmet ilişkisinin sona erdiğinin kabul edildiği, tanık beyanlarına, davacının yaptığı puantörlük işinin niteliğine göre, davacının ücretinin günlük net 34.00 TL aylık net 1020 TL. olduğu, iş aktinin, davacı tarafından ... Noterliği"nin 05/07/2012 tarihli 10465 sayılı ihtarnamesi ile maaşların geç ödenmesi, primlerin gerçek ücret üzerinden ödenmemesi, hafta tatil ücretleri ve genel tatil ücretlerinin ödenmemesi nedeniyle haklı olarak feshedildiği gerekçesi ile davacı-karşı davalı işçinin davasının kabulüne karar verilmiş, davalı-karşı davacı işverenin davası konusunda ise olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiştir.
    D)Temyiz:
    Karar süresi içinde davalı-karşı davacı işveren vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    E)Gerekçe:
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297 nci maddesi uyarınca, mahkeme kararlarının;
    a)Hükmü veren mahkeme ile hâkim veya hâkimlerin ve zabıt kâtibinin ad ve soyadları ile sicil numaraları, mahkeme çeşitli sıfatlarla görev yapıyorsa hükmün hangi sıfatla verildiğini,
    b)Tarafların ve davaya katılanların kimlikleri ile Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası, varsa kanuni temsilci ve vekillerinin ad ve soyadları ile adreslerini,
    c)Tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri,
    ç)Hüküm sonucu, yargılama giderleri ile taraflardan alınan avansın harcanmayan kısmının iadesi, varsa kanun yolları ve süresini,
    d) Hükmün verildiği tarih ve hâkim veya hâkimlerin ve zabıt kâtibinin imzalarını,
    e) Gerekçeli kararın yazıldığı tarihi,
    içermesi, hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi zorunludur.
    Basit yargılama usulüne tabi yargılamalara ilişkin olarak 6100 sayılı HMK.nun “Hüküm” başlıklı 321. maddesinde aynen;
    “Hüküm
    MADDE 321- (1) Tahkikatın tamamlanmasından sonra, mahkeme tarafların son beyanlarını alır ve yargılamanın sona erdiğini bildirerek kararını tefhim eder. Taraflara beyanda bulunabilmeleri için ayrıca süre verilmez.
    (2) Kararın tefhimi, mahkemece hükme ilişkin tüm hususların gerekçesi ile birlikte açıklanması ile gerçekleşir. Ancak zorunlu hâllerde, hâkim bu durumun sebebini de tutanağa geçirmek suretiyle, sadece hüküm özetini tutanağa yazdırarak kararı tefhim edebilir. Bu durumda gerekçeli kararın en geç bir ay içinde yazılarak tebliğe çıkartılması gerekir.” hükmü düzenlenmiştir.
    321. maddedeki “hükme ilişkin tüm hususlar” dan kastedilen HMK.nun 297. maddesindeki unsurlardır. Madde gerekçesinde tefhimin hüküm özetinin yazdırılması olduğu açıklanmıştır.
    Bu nedenlerle basit yargılamada da tefhim edilecek hüküm HMK.nun 297/2. maddesindeki unsurları taşımakla birlikte HMK.nun 321. maddesi uyarınca gerekçeli olmak zorundadır. Ancak Mahkemelerin iş yoğunluğu ve buna bağlı olarak duruşma dosyalarının çokluğu nedeni ile gerekçenin duruşmada yazdırılamaması halinde gerekçeli kararın en geç bir ay içinde yazılarak tebliğe çıkartılması gerekir.
    Bu yasal şekil yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereğidir. Aksi hal, hükmün infazında zorluklara ve tereddütlere, yargılamanın ve davaların gereksiz yere uzamasına, davanın tarafı bulunan kişi ve kurumların mağduriyetlerine sebebiyet verecek ve kamu düzeni ve barışını olumsuz yönde etkileyecektir (Hukuk Genel Kurulu - 2007/14-778 E, 2007/611 K, Dairemizin 01.04.2008 gün ve 2007/38353 Esas, 2008/7142 Karar sayılı ilamı).


    Halen yürürlükte olan 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun 8 inci maddesine göre, iş mahkemelerince verilen nihaî kararlara karşı kanun yoluna başvurma süresi, karar yüze karşı verilmişse nihaî kararın taraflara tefhimi, yokluklarında verilmiş ise tebliği tarihinden itibaren sekiz gündür.
    Taraflar hükmün tefhiminin HMK.nun 297/2. maddesinde sayılan unsurları taşımaması halinde hak ve borçlarını bilemeyeceklerinden temyiz süresini kaçırmamak, hak kaybına uğramamak için kararı gereksiz yere temyiz etmek zorunda kaldıkları bir gerçektir.
    Bu nedenlerle hükmün tefhimi sırasında HMK.nun 297/2. maddesinde belirtildiği üzere “TALEPLERDEN HER BİRİ HAKKINDA VERİLEN HÜKÜMLE, TARAFLARA YÜKLENEN BORÇ VE TANINAN HAKLARIN, SIRA NUMARASI ALTINDA; AÇIK, ŞÜPHE VE TEREDDÜT UYANDIRMAYACAK ŞEKİLDE GÖSTERİLMESİ" gereklidir.
    Dosya içeriğine göre, davalı-karşı davacının davası konusunda hüküm fıkrasında olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiştir. Açıklanan hüküm sonucunda davalı-karşı davalının talepleri hakkında ne gibi bir sonuca varıldığı, yargılama giderlerinin (masraf ve vekalet ücretleri) ne şekilde hüküm altına alındığı, kanun yoluna başvurma süresinin ne kadar olduğu belirtilmemiş, yasanın emredici hükmüne aykırı şekilde karar verilmiştir. Bu şekilde kurulan ve açıklanan hükümde taraflara yüklenen hak ve borçların açık ve şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde belirtilmediği ortadadır. 6100 sayılı yasanın 297, 298/2 ve 321. maddelerinde belirtilen zorunlu unsurları taşımadığı anlaşılan hükmün salt bu nedenle bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    F)SONUÇ:
    Temyiz olunan kararın yukarda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 01/12/2015 gününde oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi