Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/34188
Karar No: 2015/34039
Karar Tarihi: 01.12.2015

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2014/34188 Esas 2015/34039 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2014/34188 E.  ,  2015/34039 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

    DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile yıllık izin ücreti, fazla mesai ücreti, hafta tatili ücreti, genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I
    A) Davacı isteminin özeti:
    Davacı vekili, iş aktinin davalı tarafından haksız feshedildiğini, günlük net 39 TL. Yevmiye ile çalıştığını, davacının haftada 7 gün 08:00-21:00 saatleri arasında çalıştığını, ancak işin mahiyeti gereği 08:00-23:00/00:00 saatleri arasında çalıştırıldığını, yıllık izinlerinin kullandırılmadığını, yıllık izin ücretlerinin de ödenmediğini, fazla çalışmalarının ücretinin ödenmediğini, 2012 yılı Temmuz ayı ücretinin ödenmediğini ileri sürerek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, ücret, yıllık izin ücreti, fazla mesai ücreti, hafta tatili ücreti, genel tatil ücreti alacaklarını istemiştir.
    B)Davalı cevabının özeti:
    Davalı vekili, davalının işçiler arasında yeknesaklığı sağlamak, iyileştirilmiş koşulların sözleşmelere de yansıtılmasını sağlamak, çalışma koşullarını sözleşmelere daha kapsamlı yansıtmak amacı ile 30/07/2012 tarihinde davacının da içinde bulunduğu bir grup işçiye sunum düzenlediğini, ama davacının tüm uyarılara rağmen bu sunumu dinlemeyerek işyerini terkettiğini ve bir daha da işe gelmediğini, davalının devamsızlık eden davacının iş aktini 06/08/2012 tarihinden itibaren haklı nedenle feshettiğini, dava tarihinde davacının davalı tarafından henüz işten çıkarılmadığı için dava açma koşullarının da gerçekleşmediğini, davacının günlük brüt 45,40 TL. yevmiye ile çalıştığını, fazla mesai ve hafta tatili ücretlerinin ödendiğini, 16/08/2012 tarihinde davacının 2012 yılı Temmuz ayı ücretinin ödendiğini, davacının haftada 6 gün 08:00-17:00 saatleri arasında çalıştığını, ara dinlenmeleri düşülünce fazla mesaisi olmadığını, yılda 270 saat fazla mesai yapmaya ve genel tatilllerde çalışmaya muvafakat ettiğini, fazla çalışması olması halinde bordorlarında tahakkuk ettirilerek ödendiğini, yıllık izin ücretinin de sözleşmenin feshinden sonra bordro düzenlenerek ödendiğini, iddia ve taleplerin yersiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
    C)Yerel Mahkeme kararının özeti:
    Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, SGK kurum kayıtlarına göre davacının 02/04/2009 - 06/08/2012 tarihleri arasında davalı yanında çalışması gözükmekte ise de, dava dilekçesindeki iş akdinin sona erdirildiği tarih olarak belirtilen 31/07/2012 tarihi itibariyle hizmet ilişkisinin sona erdiğinin kabul edildiği, her ne kadar davacı ücretinin günlük 39 TL. olduğunu iddia etmiş ise de, dinlenen tanık beyanlarına göre, davacının yemek ve barınma ücreti ilavesi ile birlikte günlük 32 TL. yevmiye ile giydirilmiş ücretinin 1672,85 TL. olduğu, davalı tarafından iş akdinin davacının mazeretsiz ve izinsiz 4 gün işe gelmemesi nedeniyle devamsızlık tutanakları düzenlenerek haklı nedenle feshedildiği savunulmuş ise de, dinlenen davacı tanığı ..."nın beyanına göre, iş sözleşmesinin 31/07/2012 tarihinde tüm çalışanlarla birlikte yenilenmek istenildiği, ancak yeni sözleşmede yevmiyelerin aşağıya çekileceğinin söylenmesi üzerine davacının da aralarında bulunduğu işçilerin kabul etmemesi üzerine iş yerinden ayrılıp SGK ya şikayetçi oldukları, yeniden iş yerine geldiklerinde içeri alınmadıkları, devamsızlık tutanaklarının davacının iş akdinin sona erdiğini bildirdiği 31/07/2012 tarihinden sonra düzenlendiği, iş aktinin davalı tarafından haksız şekilde sona erdirildiği, davacının kıdem tazminatı, ihbar tazminatı talep etme hakkının bulunduğu, davalı tarafından çalışma saatlerine ilişkin herhangi bir belge sunulmadığından, fazla çalışmayı ispat yükü kendisinde olan davacının bildirdiği tanıkların beyanları ile davalı tanık beyanlarına göre davacanın haftalık 18 saat fazla çalışma yaptığı, haftada 7 gün çalıştığı, bordrolarda hafta tatil ücreti tahakkuku yapılan kısımlar dışlanmak suretiyle, oluşa uygun, denetime elverişli bilirkişi raporuna göre hafta tatili ücreti talep etme hakkının bulunduğu, her ne kadar davacı tarafından bayram ve genel tatil alacağı talep edilmiş ise de, davacının çalıştığı dönemlerin bordroya tahakkuk ettirilerek banka aracılığıyla ödendiği, bunun aksinin yazılı belge ile davacı tarafından ispat edilemediği, ispat yükü kendisinde olan ve izin defteri gibi yazılı belge ile ispatlanması gereken davacının talep ettiği 27 günlük iznin kullandırıldığı ya da ücretinin ödendiği hususu davalı ispat edilemediğinden davacının 864 TL. izin ücreti talep etme hakkının bulunduğu, ispat yükü kendisinde olan davalı tarafından yazılı belge ile davacının 2012 yılı Temmuz ayına ait bakiye 960 TL. ücretinin ödendiğinin yazılı belge ile ispat edilemediği gerekçesi ile genel tatil ücreti dışındaki taleplerin kabulüne karar verilmiştir.
    D)Temyiz:
    Karar süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    E)Gerekçe:
    1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2- Dosya içeriğine göre işveren vekilinin iş şartlarında değişiklik yapıldığını bildirdiği ve davacı işçinin bunu kabul etmemesi üzerine işveren vekilinin “bu şartlarda çalışan çalışır, çalışmayan gider” yönünde sözler söylediği, davacı işçinin iş şartlarında esaslı değişiklik olmadan çalışmaya hazır olduğu, iş şartlarındaki değişikliği kabul etmemesinin işçinin feshi olarak değerlendirilemeyeceği, işveren vekilinin sözleri karşısında Mahkeme tarafından feshin işveren feshi olarak değerlendirilmesinin yerinde olduğu anlaşıldığından ihbar tazminatının kabulü isabetlidir.
    3-Davacı işçi Dairemizin 2014/34187 Esas sayılı dosyasında tanık olarak verdiği ifadesinde günlük yevmiyesinin 28,00 TL olduğunu belirtmiştir. Davacı işçinini Mahkeme önündeki bu ikrarı kendisini bağlayıcıdır. Bu nedenle hükme konu tüm işçilik alacaklarının günlük net 28,00 TL yevmiye yerine günlük 32 T.L. yevmiye üzerinden hesaplanması hatalıdır.
    4-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı, yaptı ise süresi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.


    Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
    Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
    İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.
    Hükme esas bilirkişi raporunda, davacının fazla mesai süresi tanık beyanlarına göre hesaplanmıştır. Davalı tanıklarının davalı ile davaları olduğu, kendi beyanları ile sabittir. Davalı tanıkları normal mesai bitim saatinin 17:00 olduğunu, bu saatten sonra fazla mesai yapılabildiğini beyan etmiş iseler de saat 17:00"den sonra ne sıklıkla fazla mesaiye kalındığı hakkında beyanları açık ve hesaba elverişli değildir.
    Temyiz incelemesi birlikte yapılan ve Dairemizin 2014/21798 Esasında kayıtlı olan dava dosyası ve aynı işverene ait bir kısım sair benzer nitelikteki dosya kapsamında işyerinde haftada 15 saat fazla mesai yapıldığı kabul edilmiştir. Davacı da aynı çalışma düzenine tabi olduğundan, davacının haftada 18 saat fazla mesai yaptığının kabulü yerinde değildir.
    5- Ödeme belgesi hakkı ortadan kaldırdığından mahkemece resen dikkate alınmalıdır. Ücret ve fazla mesai ücreti açısından, dosyadaki banka hesap ekstresi fotokopisinde davacıya 16/08/2012 tarihinde 2012 yılı Temmuz ayı bordrosunda tahakkuk ettirilen toplam 1626,19 TL."nın ödendiği tespit edilmiştir. Bu ödeme ile ilgili banka hesap özeti getirtilmeli, ödenip ödenmediği araştırılmalı, davacıya bu ödemeye karşı diyecekleri sorulmalı, varsa ödemenin hangi alacak karşılığı olduğu açıklığa kavuşturulmalı ve mahsubu gerekip gerekmediği değerlendirilmelidir. Eksik inceleme ile karar verilmesi isabetsizdir.
    6- Davacı işçinin hafta tatili çalışması yapıp yapmadığı, yaptı ise süresi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
    Dairemiz tarafından birlikte incelenen 2014/21798 Esas sayılı Dairemiz dosyası ve bir kısım sair benzer nitelikteki dosya kapsamında yapıldığı üzere, işyerinde ayda 3 hafta tatili çalıştığı ve davacının aynı çalışma düzenine tabi olduğu sabittir. Bu nedenle davacının tüm hafta tatilllerinde çalıştığının kabulü ayrı bir bozma nedenidir.
    7-Hükmedilen miktarın net mi yoksa brüt mü olduğunun hükümde belirtilmemesinin infazda tereddüte yol açacağının düşünülmemesi usule aykırıdır.

    F)SONUÇ:
    Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 01/12/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi