Abaküs Yazılım
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/3009
Karar No: 2021/1540
Karar Tarihi: 08.10.2021

BAM Hukuk Mahkemeleri Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2018/3009 Esas 2021/1540 Karar Sayılı İlamı

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

....

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : ... (...)
ÜYE : ... (...)
ÜYE ... ... (...)
KATİP : ... (...)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/04/2018
ESAS-KARAR NO ...
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 08/10/2021
YAZILDIĞI TARİH : 20/10/2021

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili; müvekkili ile davalı ... ... AŞ arasında "Bağlantı Satış Sözleşmesi" imzalandığını, müvekkili tarafından davalıya (kendi çekleri ve müşteri çekleri ile birlikte) toplam 250.000 TL bedelli çek verildiğini, verilen çeklerin karşılığı olan malların bir kısmının teslim edildiğini, dava tarihi itibariyle toplam 186.411,92 TL'lik malın teslim edilmediğini, sözleşmenin müvekkili tarafından tek yanlı olarak feshedilerek davalı nezdinde bulunan toplam 187.000 TL bedelli sekiz adet çekin iadesi istediğini, ancak davalının çekleri iade etmeyip diğer davalı ... şirketine teslim edildiğini, factoring şirketlerinin kambiyo senetlerine dayalı olsa bile bir mal veya hizmet satışından doğmuş fatura ve benzeri belgelerle tevsik edilmeyen alacakları temlik alamayacağını, oysa ki davaya konu çeklerin karşılığı olarak müvekkiline hiçbir mal ve hizmet verilmediğini, bedelsiz kalan çeklere yönelik alacağın temlik alınamayacağını belirterek dava konusu çekler nedeniyle müvekkilinin davalılara borçlu olmadığının tespiti ile çeklerin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı ... AŞ vekili; müvekkili ile davalı ... ... AŞ vekili arasında 10.09.2012 tarihli genel factoring sözleşmesi imzalandığını, 05.10.2012 tarihli çek tevdi bordrosu ile keşidecisi ... ... olan toplam 84.000 TL bedelli üç adet çek ile keşidecisi ... olan toplam 16.000 TL bedelli iki adet olmak üzere toplam 100.000,00TL bedelli çekin müvekkiline tevdi edildiğini, bu çeklerle birlikte (09.07.2012-23.08.2013) tarihleri arasında yer alan 19 adet faturaya dayalı ... işlemi gerçekleştiğini, davacının dosyaya sunduğu faturaların ... işleminde kullanılan faturalar olmadığını, ... işlemine ilişkin faturaların cevap dilekçesi ekinde sunulan (09.07.2012-23.08.2013) tarihleri arasında yer alan 19 adet fatura olduğunu, ... işlemine tabi tutulan faturaların tamamı ile farklı faturalar olup davacının iddialarının hukuki dayanağı olmadığını bildirerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece; benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda; davalı ... şirketinin temlik aldığı alacağın, gerçek mal veya hizmet satışından doğmuş veya doğacak bir alacak olduğunu araştırmakla yükümlü olduğu, başka bir anlatımla ... işlemlerinin mutlaka faturaya dayanması gerektiği, oysaki davacının dava tarihi itibariyle davalı ... ... AŞ den 186.411 TL alacaklı olduğu, davalıya verilen çekler toplamı ile fatura girişleri toplamı arasında büyük uyumsuzluk bulunduğu, davalı ... şirketinin alacağın faturalara dayanıp dayanmadığı konusunda gerekli kontrol ve denetimi yapmadan alacağı temlik aldığı, bu yönü ile davacının her iki davalıya yönelik menfi tespit talebinin dava tarihindeki durum ve koşullara göre yerinde olduğu davalı ... ... AŞ vekili tarafından sunulan 30.06.2017 tarihli dilekçe ekindeki çek teslim tutanağında; 10.09.2012 tarihli genel ... sözleşmesine konu kredilerin geri ödemelerinin tamamlandığı ve çek asıllarının ... AŞ yetkilisi tarafından teslim alındığı, ... ... tarafından Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin....... esas sayılı dosyasında açılan davanın konusunun kalmadığı, bu dava dosyasında ... ... aleyhine yargılama masrafı veya vekalet ücretine hükmedilmesi halinde bu masrafların ... ... AŞ tarafından ... ... AŞ ne ödeneceğinin kararlaştırıldığı, davaya konu çek asıllarının davalı ... ... AŞ tarafından diğer davalı ... ... AŞ'ne iade edildiğine ilişkin protokolun davalılar arasında imzalandığı, dava konusu çeklerin davalı ... şirketi tarafından diğer davalı şirkete iade edildiğine ilişkin çekin teslim tutanağının dosyaya ibraz edildiği, davacı vekili 30.01.2018 tarihli duruşmadaki beyanında dava konusu çeklerin kendilerine iade edilmediği, dava tarihindeki durum ve koşullar gözetilerek dava konusu çekler yönünden olumsuz tespit hükmü kurulması gerektiği, dava tarihinde yürürlükte olan Finansal Kiralama, ... ......Hakkındaki yönetmeliğin 22.maddesi ve halen yürürlükte olan 6361 sayılı Kanunun 9/2 maddesine göre; ... şirketi kambiyo senetlerine dayalı olsa bile bir al veya hizmet satışından doğmuş, fatura ile tevsik edilmeyen alacakları devir alamayacağı, dava dilekçesinde; alacağın dayanağı olan çeklerle ilgili fatura düzenlenmediği dolayısıyla mal verilmediği, davalı ... şirketinin yasa ve yönetmelik hükmüne aykırı olarak fatura ile tevsik edilmeyen bir alacağı temlik aldığının ileri sürüldüğü, fatura ile belgelenmeyen alacakların ... şirketine temlik edilmesinin yasal olarak mümkün olmadığı, bilirkişi raporunda da izah edildiği gibi davalı ... şirketinin işlemin faturalara dayanıp dayanmadığını kontrol etmeden bu yöndeki yasa ve yönetmelik hükümlerine aykırı olarak işlem yaptığı, dava konusu toplam 187.000 TL tutarındaki çeklerden dolayı dava tarihi itibariyle davacının davalı ... ... AŞ'ye 186.411,92 TL borçlu olmadığı, davalı ... AŞ den devir aldığı çeklerle ilgili temlik aldığı alacağın faturaya dayalı bir alacak olup olmadığı konusunda yeterli araştırma yapmadan alacağı temlik aldığı, bu yönü ile davalının çeklerin iktisabında ağır kusurlu olduğu, davacının dava tarihi itibariyle davalı ... ... AŞ ye dava konusu çekler sebebiyle sorumluluğu bulunmadığı Yargıtay 19.HD. 18.01.2016....... karar sayılı kararının da bu yönde olduğu ancak yargılama devam ederken davalı ... ... AŞ tarafından diğer davalı ... ... AŞ'ne iade edilmiş olması nedeniyle bu davalı yönünden davanın konusuz kaldığı, ancak dava tarihindeki haklılık durumu gözetilerek her iki davalının da yargılama gideri ve vekalet ücreti nedeniyle davacıya karşı sorumlu olduğu, gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne dava tarihi itibariyle davacının davalı ... ... San. A.Ş.'ne 186.411,92 TL borçlu olmadığının tespitine, diğer davalı hakkında açılan davanın aynı miktar için konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, fazlaya ilişkin istemin reddine, karar verilmiş hükme karşı davalılardan ... şirketi vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı faktöring şirketi vekili; davanın müvekkil şirket bakımından konusuz kaldığını, mahkeme kararı yalnızca diğer davalı açısından sonuç doğurduğunu, dolayısıyla vekalet ücretinden ve yargılama giderinden diğer davalının sorumlu tutulacağını, bildirerek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak vekalet ücretinden ve yargılama giderinden diğer davalının sorumlu tutularak kararın kaldırılarak düzeltilmesini istemiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık; davanın konusuz kalması nedeniyle yargılama giderleri ve vekalet ücretinden davalıların sorumlu olup olmadığı hususuna ilişkindir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, ticari ilişki kapsamında avans olarak verilen çeklerin bedelsizliği iddiasına dayalı menfi tespit davasıdır.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Davalı ... şirketinin vekilinin istinaf sebepleri doğrultusunda, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Hemen belirtilmelidir ki, 28.11.1956 tarihli 15/15 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında ve HGK’nun 17.03.1954 tarihli 1954/3- 40- 39 sayılı kararında belirtildiği üzere her dava açıldığı tarihteki duruma göre karara bağlanır. Ne var ki, dava açıldıktan sonra meydana gelen bir olay nedeniyle dava konusunun ortadan kalkması; eş söyleyişle tarafların, davanın esası hakkında karar verilmesinde hukuki yararlarının kalmaması halinde, bu olayın hükümde göz önüne alınması ve böyle bir halde mahkemenin, davanın konusuz kalması sebebiyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermesi gerektiği de her türlü duraksamadan uzaktır.
Somut olayda; davacı tarafından mal alım satımı için avans olarak keşide edilen çeklerin karşılığında mal tesliminin gerçekleştirilmediği, bedelsiz kalan çekler yönünden davacının borçlu olmadığı tespit edilmiştir. Çeklerin lehtarı davalı şirket tarafından, çeklerin diğer davalıya temlik edildiği, yargılama sırasında davaya konu çeklerin lehtar davalıya ... şirketi tarafından iade edildiği anlaşılmıştır.
Bu nedenlerle davacının keşidecisi olduğu çeklerin bedelsizliği iddiasıyla açtığı davada çekleri elinde bulunduran davalı ... şirketi diğer davalı ile birlikte dava açılmasına sebebiyet vermiştir. Her dava açıldığı tarihteki duruma göre karara bağlanacağından, davalı yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu olup, yargılama aşamasında davalı lehtara iade edilen çeklerin bedeli nedeniyle bu kısım yönünden davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına şeklinde karar verildiğine, davanın konusuz kaldığı taraflar arasında uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi nedeniyle yargılama giderlerinden hangi tarafın sorumlu olduğuna ilişkindir.
6100 sayılı HMK.nın 331/1. Maddesinde; "(1) Davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hâllerde, hâkim, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir ve hükmeder.” düzenlemesi yapılmıştır.
Davacı tarafından davanın 29.03.2013 tarihinde açıldığı, dava tarihi itibariyle davacının davayı açmakta haklı olduğu anlaşılmıştır.
Dosya kapsamına göre; davadan sonra davalı faktöring şirketi elinde bulunan çeklerin diğer davalıya iadesi sebebiyle davanın konusuz kaldığından bahisle yazılı şekilde dava tarihindeki haklılık durumu gözetilerek, mahkemece davalı faktöring şirketin HMK.nın 331/1.maddesi gereğince yargılama giderleri ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 6.maddesi gereğince; vekalet ücretinden sorumlu tutularak, hüküm kurulmuş olmasında usul ve yasaya aykırılık görülmemiştir.
Açıklanan bu nedenlerle mahkemece, yargılamanın HMK'da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılığın olmamasına göre davalılardan ... şirketi vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.

HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 12.733,79 TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 3.183,44TL harcın mahsubu ile bakiye 9.550,35TL harcın istinaf eden davalı ...Ş.'den alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK'nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin Dairemizce yapılmasına,
HMK'nin 353/1-b-1 maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda 361/1. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi ya da buraya gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere, 08/10/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.


Başkan...
e-imzalıdır



Üye...
e-imzalıdır



Üye...
e-imzalıdır



Katip...
e-imzalıdır









Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi