Danıştay 13. Daire 2017/2962 Esas 2021/820 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2017/2962
Karar No:2021/820

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Aktif Televizyon Prodüksiyon A.Ş.
VEKİLLERİ : Av. … Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Üst Kurulu
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN_KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirkete ait "..." logosuyla yayın yapan televizyon kanalında 29/06/2015 tarihinde yayınlanan "…" isimli dizinin ilk bölümünde yer alan görüntülerle 6112 sayılı Kanun'un 8. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinde yer alan "Toplumun milli ve manevi değerlerine, genel ahlaka ve ailenin korunması ilkesine aykırı olamaz" hükmünün tekraren ihlâl edildiğinden bahisle 349.990,00-TL idarî para cezası verilmesine yönelik Radyo ve Televizyon Üst Kurulu'nun (Üst Kurul) 30/09/2015 tarih 2015/42-34 sayılı kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesi'nce verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; uyuşmazlığın niteliği gereği yayın hakkında bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği, bilirkişiler tarafından, "uyuşmazlık konusu yayında yer alan görüntülerin ve geçen konuşmaların 6112 sayılı Kanun'un 8. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinde yer alan yayın ilkesini ihlâl eder nitelikte olduğu" yönünde görüş verildiği, söz konusu bilirkişi raporunun hükme esas alınabilecek nitelikte bulunduğu, davacı yayın kuruluşuna 06/10/2011 tarihli yayını nedeniyle Üst Kurul'un 15/11/2011 tarih ve 2011/64-37 sayılı kararıyla 6112 sayılı Kanun'un 8. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca uygulanan "uyarı" yaptırımına karşı açılan davanın da reddedildiğinin görüldüğü, bu itibarla dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'nce; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, hükme esas alınan raporu düzenleyen bilirkişilerden birisinin sadece iletişim hukukunda yetkin olduğu, işbu uyuşmazlık için görüş vermeye ehil olmadığı, programın sanatsal bir eser olduğu, yayında söz konusu olay ve ifadeleri onaylar bir anlatım bulunmadığı, bu tür yayınlarda olumsuz karakterlere yer verilmesinin, kötü ve negatif olaylara değinilmesinin ilgililerin bu türden olaylarla nasıl başedebilecekleri hususunda yönlendirici olduğu ve izleyiciler nezdinde olumlu etki ihtiva ettiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, temyize konu kararın usul ve yasaya uygun olduğu, davacı şirket tarafından kamu düzeniyle doğrudan ilgili olan bir yayın ilkesinin ihlâl edildiği, ebeveynleriyle birlikte genç ve çocukların da televizyon başında bulunduğu bir zaman diliminde yayınlanan ve toplumun temel ailevi değerlerine, genç ve çocuklar üzerinde bilinen doğrulara aykırı ve kişiliklerinin olumsuz etkilenmesi sonucunu ortaya çıkaracak türden yayınlara yasanın müsaade etmediği, yayınlarda yer alan olay ve ifadelerin titizlikle belirlenmesi gerektiği hâlde uyuşmazlık konusu yayının "Toplumsal Sorumluluk Teorisi" gereği toplumun tahammül gösterme sınırını aştığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay On Üçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge idare mahkemesi kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, anılan Bölge İdare Mahkemesi kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacıya iadesine,
5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın ... İdare Mahkemesine gönderilmesine, 04/03/2021 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.