Danıştay 13. Daire 2016/4492 Esas 2021/882 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2016/4492
Karar No:2021/882

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Televizyon Yayıncılık A.Ş.
VEKİLİ : Av. …

MÜDAHİL (DAVACI YANINDA) : … Film Programları Yapımcılık Sanayi ve Ticaret A.Ş.
VEKİLLERİ : Av. … Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Üst Kurulu
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN_KONUSU : ... İdare Mahkemesi’nin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirkete ait "..." logosuyla yayın yapan televizyon kanalında 03/02/2015 tarihinde yayınlanan "..." isimli yarışma programında, yarışmacıların birbirlerini aşağılayıcı ve küçük düşürücü şekilde iletişim kurdukları gerekçesiyle 6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun'un 8. maddesinin 1. fıkrasının (ç) bendinin tekraren ihlâl edildiğinden bahisle 107.272,00.-TL idari para cezası verilmesine ilişkin Radyo ve Televizyon Üst Kurulu'nun (Üst Kurul) … tarih ve … sayılı toplantısında alınan 23 nolu kararın iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi'nce verilen kararda; uyuşmazlığa konu programda, yarışmacıların aralarında yaşanan gerginlik ve tartışmalar sırasında, birbirlerine karşı "...senin gibi bir ton balığı ile uğraşamayacağım ... konuştu yine... Sen de deve kuşusun o zaman... Senden de olsa olsa beyaz balina... Çoluk çocukla uğraşıyorum...ben bu varoşların içinde daha fazla durmak istemiyorum... Sensin varoş... Bize varoş dedi..." şeklinde sözler sarf ettiği, bu konuşmaların eleştiri sınırlarının ötesinde küçük düşürücü, aşağılayıcı veya iftira niteliğinde ifadeler olduğu ve 6112 sayılı Kanun'un 8/ç maddesinin ihlal edildiği gerekçesiyle dava konusu işlemin tesis edildiği, uyuşmazlıkta dosyadaki bilgi ve belgeler ile bahse konu yayına ait CD görüntülerinin değerlendirilmesinden, söz konusu yayının içeriğinde geçen konuşmaların eleştiri sınırlarının ötesinde küçük düşürücü, aşağılayıcı, hakaret niteliğinde olduğu kanaatine varılmış olup, eylemin karşılığı olarak belirlenen 6112 sayılı Kanunun 8/1-ç hükmünün uygulanması suretiyle tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, dava konusu yayının yapımcısı olan şirketin menfaati etkileneceği için davanın ihbarının talep edildiği, ihbar talebine karar verilmeden davanın sonuçlandırıldığı, yapımcı firmanın savunma hakkının kısıtlandığı, dava konusunun hukuk alanı dışında uzmanlık gerektirdiğinden bilirkişi incelemesi yaptırılması talebinde bulunulmasına rağmen bilirkişi incelemesi yaptırılmaksızın karar verildiği, işlem tarihinde 6112 sayılı Kanun'a uygun şekilde oluşmuş bir Üst Kurul mevcut olmadığından alınan kararın yok sayılması gerektiğine yönelik iddianın mahkemece dikkate alınmadığı, esas yönünden yarışmacıların kendi aralarında sarf ettiği sözlerin eleştiri sınırları ötesinde ve insan onuruna aykırı olmadığı, moda yarışması olan programın seyri içerisinde tartışmaların yaşandığı, program çekimlerinden haberdar olan yarışmacıların söz konusu görüntü ve konuşmaların televizyonda yayınlanacağını bildiği ve icazet verdiği, bu sebeple onurlarını zedeleyecek bir durumun bulunmadığı, eleştiri niteliğindeki konuşmaların program içerisinde az bir yer tuttuğu, jüri üyelerinin ve sunucunun tartışmalara müdahale etmediği, tartışmaları alevlendirici yorum ve yönlendirmede bulunduğu, izlenilirliğin arttırılması amacıyla gerginlik düzeyinin üst seviyede tutulduğu yönündeki iddiaların gerçek dışı olduğu, yarışmacıların programa kendi rızasıyla katıldığı ve çekimlerde yaşadıkları diyalogları incitici bulmadıkları için yayınlanmasına rıza gösterdikleri, kişilik haklarının zedelendiği durumlarda bile kişinin rızasının hukuka uygunluk nedeni olduğu, kişilerin kendi rızasına dayanan ve onları rahatsız etmeyen diyalogların onları aşağıladığı ve küçük düşürdüğü gerekçesi ile yaptırım uygulanmasının hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, Mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğu hukuka aykırılık taşımadığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki ... İdare Mahkemesi’nin ... tarih ve E:..., K:... sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Mahkeme'ye gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun'un Geçici 8. maddesi uyarınca, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 10/03/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.