
Esas No: 2019/209
Karar No: 2021/1706
Karar Tarihi: 01.11.2021
BAM Hukuk Mahkemeleri Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2019/209 Esas 2021/1706 Karar Sayılı İlamı
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ
...
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
BAŞKAN : ... (...)
ÜYE : ... (...)
ÜYE : ... (...)
KATİP : ... (...)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/12/2018
ESAS-KARAR NO ...
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 01/11/2021
YAZILDIĞI TARİH : 02/11/2021
Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, davalı tacirin müvekkili şirketten ihtiyaç duyduğu mal ve hizmet alımlarını 2017 yılında değişik zaman ve miktarlarda tedarik ettiğini, davalının müvekkili şirketten tedarik ettiği mal ve hizmet alımları karşılığında müvekkili şirkete faiz ve feriler hariç 18.117,68 TL bakiye borcu bulunduğunu, davalı tacir aleyhine Kayseri 6. İcra Müdürlüğü'nün.... esas sayılı dosyası ile fatura ve cari hesap alacağı dayanak gösterilerek icra takibi başlatıldığını, davalının icra takibine itiraz ettiğini ileri sürerek; davalının haksız ve kötü niyetli olarak 6. İcra Müdürlüğü'nün.... esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptaline ve takibin devamına, tarafların tacir olmaları nedeniyle asıl alacağa ticari/avans faizi uygulanmasına, %20'den aşağı olmamak üzere dava icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili, davacının icra takibinde cari hesap alacağına dayandığını, bunu dava dilekçesinde de belirttiğini, taraflar arasındaki ilişkinin cari hesap ilişkisi olduğunu, davacının hesabı usulüne uygun kat edip alacak ve borç mutabakatı sağlamadan takip yapamayacağını, müvekkilinin takipten 25 gün önce 18/09/2017 tarihinde ödeme yapmış iken hala ticari ilişki mevcut iken takip tarihinde sanki usulünce hesap bakiyesi belirlenmiş gibi talepte bulunduğunu, müvekkilinin temerrütü var gibi faiz talep ettiğini, davacının kötü niyetli olduğunu, takip öncesi faiz oranının da doğru olmadığını, takibe itirazın kötü niyetli olduğunun ileri sürülemeyeceğini savunarak davanın reddine, %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
Mahkemece, davacı vekilinin 12/03/2018 tarihli dilekçesi ile yalnızca 18.117,68 TL asıl alacak üzerinden itirazın iptali taleplerinin olduğunu bildirdiği, taraf ticari defter ve kayıtlarındaki faturaların birbirini doğruladığı, davacı yanın dava konusu alacağını ispatladığı, davalının bu alacağa ilişkin ödeme hususunu bu durumda ispat etmesi gerektiği, bilirkişi raporundaki 3.000,00 TL'lik kaydın tek ödeme kaydı olduğu ve aynı miktara ilişkin düzeltme kaydının mükerrer olduğuna dair kanaate varılarak davacının 18.117,68 TL alacaklı olduğu bu bedelin davalı tarafın ödendiğinin ispat edilemediği, davalı vekilinin bildirilen kesin süre içerisinde yemin deliline dayanmadığı ve yemin metnini ibraz etmediği gerekçesi ile Davanın kabulüne, davalının yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 18.117,68 TL asıl alacak üzerinden devamına, takip tarihinden itibaren avans faiz uygulanmasına, alacağın %20'si oranında olan 3.623,53 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Davalının kötü niyet tazminatı talebinin koşulları oluşmadığından reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf kanun yoluna Davalı vekili tarafından; Mahkemece de kabul edildiği üzere takibin dayanağı 20.06.2017 tarihli fatura olup bilirkişi raporunda da fatura sonrası yapılan ödemeler fatura bedelini aştığından zaten davanın reddedilmesi gerektiği, şayet davacının cari hesap ilişkisine dayalı takip yaptığı düşünülüyor ise -ancak mahkemece gerekçede sadece faturaya dayalı olduğunun belirtildiği- nasıl takip yapılacağı hususunun da mevzuata uygun yapılmadığı; kabule göre de inkar tazminatına hükmedilmesinin hatalı olduğu; takipten eve istenin işlemiş faiz miktarı 537, 20 TL olmakla itirazın iptali kararında takip öncesi işleyen faiz hususunda talep kabul edilmediğine göre itirazın kısmen iptal edildiği bu miktar kadar lehe vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği bildirilmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Takibe konu borçtan davalının sorumluluğunun kapsam ve miktarı uyuşmazlık konusudur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, faturaya ve cari alacağa dayalı itirazın iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Kayseri 6. İcra Müdürlüğüne ait ... esas sayılı icra takip dosyasında; alacaklısı davacı, borçlusu davalı olduğu, alacaklı tarafından borçlu aleyhine 18.117,68 TL asıl alacak ve 537,20 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 18.654,88 TL üzerinden ilamsız icra takibine geçildiği, borçlu vekili tarafından bir kaç kez mal aldığı, ödemeleri yaptığı, borcu olmadığı, arada cari hesap ilişkisi bulunmadığı, kaldı ki kat edilmiş de olmadığı itiraz neticesinde takibin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür. Takip dayanağı 20.06.2017 tarihli fatura(profil, boru) 20.316,15 TL ve cari hesap alacağıdır.
Davacı tarafça 12.03.2018 tarihli dilekçede dava değeri olarak takipteki asıl alacak miktarı olan 18.117,68 TL üzerinden harç yatırıldığından takipte talep edilen 537.20 TL'lik faiz alacağı miktarı yönünden itirazın iptali taleplerinin olmadığı bildirilmiştir.
Mahkemece, yargılamanın HMK'da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına ve özellikle takibin fatura ve cari alacağa dayalı olduğu, davacı defterinde kayıtlı faturaların davalı defterinde de kayıtlı olduğu, tarafsız bilirkişice belirlenen ve ödendiği davalı tarafça kanıtlanamayan tutarın takibe konulmuş olmasına, davada işlemiş faiz talebinin olmamasına göre ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden hukuka aykırılık olmadığından davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nin 353/1.b.1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 1.237,62 TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 309,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 928,22 TL harcın istinaf eden davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK'nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK'nin 362/1.a maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere 01/11/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
