
Esas No: 2019/2091
Karar No: 2021/1557
Karar Tarihi: 04.11.2021
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2019/2091 Esas 2021/1557 Karar Sayılı İlamı
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/2091 Esas
KARAR NO: 2021/1557 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 30/05/2019
NUMARASI: 2016/693 Esas 2019/486 Karar
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 04/11/2021
İlk Derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin konut olarak kullanmak üzere taşınmaz ihtiyacını karşılamak amacıyla ... ile anlaştığını, ilk aşamada kendilerinden 5.000 TL nakit para istendiğini ancak müvekkilinin üzerinde bulunmaması nedeniyle boş bir senedi imzalattıklarını, kredi çıkmaması halinde bu senedin kendilerine iade edileceğinin söylendiğini, istenilen kredi miktarının çıkmaması üzerine müvekkilinin taşınmazı almaktan vazgeçtiğini, bunun üzerine imzaladıkları boş senedin kendilerine iadesi talep ettiklerini ancak davalı alacaklının senede yazılı olan 5.000,00-TL’yi ödemesini aksi halde bu rakamı 45.000,00-TL yapmak suretiyle hakkında icra takibi yapacağını müvekkiline söylediğini, aradan geçen kısa bir süre sonra ise bahse konu senet üzerine rakamla yazılmış olan #5.000# TL’nin başına tahrifat yaparak “1” ekleyerek #15.000#TL yapıldığı ve yazıyla da onbeşbintürklirası ibaresiyle ödeme tarihi olarak da 05/05/2016 tarihinin de eklenip senedin onbeşbin Türk Lirası üzerinden müvekkilinin hiç tanımadığı ve görmediği davalı ... adına Gaziosmanpaşa ...İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı dosyasıyla takibe konulduğunu, bu icra takip işleminden haberdar olan müvekkilinin akabinde 03/06/2016 tarihinde ilgili ... ve diğer şüpheliler hakkında Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığı’na şikayette bulunduğunu, söz konusu senette "malen" alındığı ibaresinin yer aldığını, ancak taraflar arasında bir ticaret veya alışveriş olmadığı gibi birbirlerini dahi tanımadıklarını, senedi malen aldığını iddia eden davalı alacaklının bunu ispatlaması gerektiğini belirterek, müvekkilinin davalıya karşı borçlu olmadığının tespitine, GaziOsmanpaşa ...İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı icra takibinin iptaline, davalı aleyhine alacak miktarının %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına karar verilmesini telip ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde ileri sürülen isnatların asılsız olduğunu, davacının Gayrimenkul Satış Sözleşmesindeki 15.000,00 TL miktarı bilerek kabul ettiğini, kendisinin sözleşmeye uymadığını, davacının kötü niyetli olduğunu belirterek, öncelikle icra takibi senede dayandığından, senet için sıkı şekil koşulları ve sebepten mücerretlik ilkeleri de göz önüne alınarak davanın reddine, % 20' den aşağı olmamak üzere davacı aleyhine kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 30/05/2019 tarih ve 2016/693 Esas - 2019/486 Karar sayılı kararı ile; " ....Takip dayanağı olan senedin gayrımenkul satışı dahilinde komisyon ücretine ilişkin olarak düzenlendiği senedin ihdas nedeninin bu olduğu her iki tarafın da kabulündedir. Davalı sözleşmede taraf olarak görünen dava dışı şirketin yetkilisi olduğunu ve konunun bizzat muhatabı konumunda bulunduğunu ifade etmektedir. Bu halde taraflar arasındaki alt ilişki nazarında davalıya verilen senette grafolojik incelemeyle tahrifat yapıldığı açıkça tespit edildiğinden ve 15.000 TL ibaresinin başındaki "1" rakamının sonradan metne eklendiği sabit görüldüğünden davacının senedin 10.000 TL'lik kısmından sorumlu tutulamayacağı kanaatine erişilmiştir. Diğer yönden davacı tarafça dosyaya ibraz edilen sözleşme dahilinde satışa mahsuben alınması kararlaştırılan ve bu minvalde düzenlendiği anlaşılan 5.000 TL'lik senet bedelinin taşınmazın alımından vazgeçilmesi halinde cayma tazminatı olarak kabul edildiği keza tahrifattan önceki haliyle senedin 5.000 TL miktarı üzerinden diğer şekil şartlarını içerdiği anlaşıldığından bu kısım yönünden davanın reddine karar verilmiştir. 2004 Sayılı İİK 72. Maddesi hükmünce borçluyu menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin senet bedelinin tahrifatla değiştirildiği kabul edilmekle haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşıldığından kabul edilen miktar üzerinden davacı leyhine tazminata hükmedilmiş ve neticeden davanın kısmen kabulü kısmen reddine yönelik aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir. " gerekçeleri ile; " (1)Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile; Davacının Gaziosmanpaşa .... İcra Müd. ... E. sayısıyla yürütülen icra takibinde alacak bedelinin 10.000,00-TL'lik kısmı yönünden davalıya borçlu olmadığının tespitine, Bakiye kısım yönünden menfi tespit isteminin reddine, 2-Davacı tarafın kötü niyet tazminatı isteminin kabul edilen miktar üzerinden kabulü ile, 2.000,00-TL kötü niyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ... " karar verilmiş ve verilen karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Dava dilekçesindeki beyanlarını tekrarla ilaveten; 10/04/2016 tarihli “Gayrimenkul Alım Satım ve Komisyon Sözleşmesi” başlıklı sözleşmenin 10. maddesinde "Kredi çıkmadığı takdirde satışa mahsuben alınan senet geri iade edilecektir." şeklindeki taşınmaz satıcının yazılı beyan ve taahhüdü gereği olarak istenilen oranda kredi çıkmaması sebebiyle satışın gerçekleşmediğini, müvekkilin taşınmaz satış işleminin gerçekleşmemesinde hiçbir kusuru bulunmadığını, davalı tarafın tam kusuru olduğunu, bu nedenle akdi ilişkinin kurulamamasından kaynaklı zararlardan ve satıcı firmanın alacağı komisyon gibi benzeri maddi paralardan kusuru olmayan taraf olarak müvekkilinin sorumlu tutularak 5.000-TL borç konusunda takibin devamına karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, Davanın ret olan kısım üzerinden müvekkili aleyhine hükmedilen karşı vekalet ücretinin tahsili için davalı tarafından Küçükçekmece ... İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı dosyasıyla takibe geçildiğini belirterek, davanın kısmen red edilen kısmı yönünden ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK'nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Dava, bonoya istinaden başlatılan icra takibi nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, karara karşı davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmuştur. 10/04/2016 tarihli “Gayrimenkul Alım Satım ve Komisyon Sözleşmesi” başlıklı sözleşmenin 1. maddesinde, gayrimenkulün 172.000,00 TL bedelle satışının kararlaştırıldığı; 3. maddesinde, alıcıdan bu satışa mahsuben 5.000,00 TL kapora alındığı, kalan bakiyenin (167.000,00 TL) tapunun yapılacağı tarihte peşin olarak ödeneceği; 10. maddesinde ise, kredi çıkmadığı taktirde satışa mahsuben alınan senedin geri iade edileceğinin düzenlendiği görülmektedir. Davalının, Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı‘nın 2016/45440 soruşturma nolu dosyasında verdiği ifadesinde; müşteki ile taşınmaz satışı konusunda yetkilisi olduğu firma arasında anlaşma sağlandığını, buna göre 15.000 TL kaparo aldıklarını ve kredi işlemlerine başladıklarını, ancak kredi çıktığı halde müştekinin taşınmazı satın almaktan vazgeçtiğini, kendilerinin de kapora olarak aldıkları parayı cayma bedeli olarak tahsile koyduklarını, kendilerine verilen senedin 5.000,00 TL değil 15.000,00 TL olduğunu, üzerinde herhangi bir oynama yapmadıklarını beyan ettiği görülmektedir. Mahkemece alınan bilirkişi raporunda; inceleme konusu senedin tanziminde miktarın sadece rakamla "5.000" olarak yazıldığı halde daha sonra farklı fiziki evsafta kalemle bu rakamların baş tarafına (1) rakamı ilame edilmesi, tanzim sırasında boş bırakılmış bulunan kısma da (1) rakamı ilavesinde kullanılan evsafta kalemle miktar yazılarının sonradan bir defada yazılması suretiyle senetteki miktar bölümlerinin mevcut durumlarına dönüştürülmüş bulunduğu sonucuna varıldığı belirtilmiştir. Yukarıda yapılan açıklamalar ve davalının savcılık ifadesinden anlaşılacağı üzere, icra takibine dayanak senedin taşınmaz alım satımına dair komisyon ücretine ilişkin verilmeyip, taşınmaz alım satımı için ve satış bedeline mahsuben kapora olarak verildiği, ancak talep edilen miktarda kredi çıkmaması nedeniyle satış işleminin gerçekleşmediği dikkate alındığında, sözleşmenin 10. maddesi uyarınca söz konusu senedin davacıya iadesi gerektiği gibi bu senetten dolayı davacının davalıya borçlu olmadığı kabulü ile davanın tümden kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmesi isabetsizdir. Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, mahkemece deliller toplanılmış olup, yeniden yargılama yapılmasını gerektirir bir husus bulunmadığından HMK'nın 353/1-b.2 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, Dairemizce esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacının istinaf başvurusunun KABULÜ ile; İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 30/05/2019 tarih 2016/693 Esas 2019/486 Karar sayılı kararının HMK'nın 353/1-b2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, Dairemizce esas hakkında yeniden hüküm kurulmak suretiyle, 1-Davanın KABULÜ ile; Davacının Gaziosmanpaşa ... İcra Müdürlüğünün ... Esas Sayılı dosyası ile başlatılan icra takibi nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine, 2- 3.000,00.TL kötüniyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
İLK DERECE MAHKEMESİ YÖNÜNDEN: 3-Alınması gereken 1.024,65.TL harçtan, davacı tarafından peşin olarak yatırılan 256,17.TL harcın mahsubu ile bakiye 768,48.TL'nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 4-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan toplam 289,67.TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 5-İlk Derece Mahkemesi'nde yapılan yargılama sırasında davacı tarafından sarf edildiği anlaşılan 158,55.TL tebligat/ posta gideri ile 600,00.TL bilirkişi ücreti olmak üzere; toplam 758,55.TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 6-İlk Derece Mahkemesi'nde yapılan yargılama sırasında davalı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına, 7-Dairemiz karar tarihinde yürürlükte bulunan 2021 AAÜT uyarınca davacı lehine hesap ve takdir olunan 4.080,00.TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 8-Talep halinde kullanılmayan gider avansının, avansı yatıran tarafa iadesine,
İSTİNAF YÖNÜNDEN: 9-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden davacı tarafından yatırılan 121,30.TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 10-Davacı tarafından istinaf aşamasında yatırılan 44,40.TL istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine, 11-Davacı tarafından istinaf aşamasında sarf edilen 121,30.TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile 31,50.TL dosyanın Bölge Adliye Mahkemesi'ne gidiş-dönüş masrafı olmak üzere; toplam 152,80.TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 12-Artan gider avansı varsa talep halinde avansı yatıran tarafa iadesine, 13-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 04/11/2021 tarihinde HMK'nın 362/1-a maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
