
Esas No: 2019/1199
Karar No: 2021/1331
Karar Tarihi: 04.11.2021
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2019/1199 Esas 2021/1331 Karar Sayılı İlamı
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1199
KARAR NO: 2021/1331
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi
NUMARASI: 2015/654 Esas - 2018/1354 Karar
TARİHİ: 18.12.2018
DAVA: İtirazın İptali
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerle davanın kabulüne dair verilen hükme karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin barter sektöründe faaliyet gösterdiğini, davalının 26.02.2004 tarihinde imzalamış olduğu ... Üyelik Sözleşmesi ile müvekkil şirket barter sistemine üye olduğunu, bu tarihten sonra davalı firmanın müvekkili barter sistemi içerisinde birçok alım ve satım işlemleri gerçekleştirdiğini, bu işlemler neticesinde müvekkili nezdinde tutulan cari hesabında 56.285,64 TL tutarında borcu oluştuğunu, Mezkur üyelik sözleşmesi gereğince; davalı, oluşan borç bakiyesini bir yıl içerisinde mal ve hizmet satmak suretiyle ödemekle yükümlü olduğunu, davalı bu borcunu mal ve hizmet satarak ödememiş borcu nakden ödenmek üzere muaccel hale geldiğini, Vade sonunda üyelik sözleşmesi gereği nakden ödenmesi gereken bu borcunu ve bu borca üyelik sözleşmesi uyarınca işletilen gecikme cezasını ödemesi müteaddit defalar talep edilmişse de sonuç alınamadığını, Bunun üzere davalı aleyhine davalı tarafından müvekkile borcuna karşılık vermiş olduğu borç miktarınca kambiyo senedi üzerinden İstanbul ...icra Müdürlüğü'nün ... E. Dosyası ile takibe geçildiğini, davalının bu takibi senette yer alması gerekli zorunlu unsurları taşımadığına ilişkin şikayeti üzerine takibin durduğunu, Bunun üzerine müvekkilin cari hesap alacağına ilişkin olarak İstanbul ... İcra Müdürlüğünün ... E sayılı icra takibi başlatıldığını ve borçlunun takibe itiraz etmesi üzerine iş bu davanın açıldığını, bu nedenlerle Davalı borçlunun İstanbul ... icra Müdürlüğü'nün ... E. sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına, Davalı aleyhine %20'den az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde özetle; ... firmasına yaklaşık 10 yıldır elektronik ürün, ve gıda ağırlıklı olarak verdiğini ürünler karşılığında, istediği mal ve ürünleri tarafına vereceklerine güvenerek anlaştıklarını, Bunun karşılığında her alış ve ve satışdan yüzde 5 er ve KDV komisyonu aldıklarını, kendi sattığı mal ve ürünleri kargo ile gönderebilmek için ... Kargonun 20 bin dolarlık kuponunu verdiklerini, kendilerinden de bunun komisyonunu baştan almalarına karşın ... Kargo genel müdürlüğünden kendilerine herhangi bir taşıma yapılamayacağının söylendiğini, ... Kargo tarafından taşıma yapılmama nedeninin de davacının kendilerine borçlarının gösterildiğini, ... Kargo genel müdürlüğünden sorulduğunda bu hususun açığa çıkacağını, davacının para almak için geçmeyen hayali kuponlar verip, sonrasında hesabına borç kaydettiğini, İstanbul 22.icra hukuk mahkemesi 2014/173 e. Sayılı dosyasındaki karar ile her şeyin gözler önüne serildiğini, bu nedenle davanın reddi ile , alacağın %20 sinden az olmamak üzere maddi manevi yıpranma payının davacıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; "...Taraflar arasındaki Sözleşmede belirtildiği üzere ' ... Üye, satın aldığı bir ürünün bedelini oniki aylık vadede ürününü ... Ortak Pazarı'na satarak ödeyemez ise herhangi bir ihtara gerek olmadan borcunu, onikinci ayfn sonunda 10 (on) gün içinde defaten nakit olarak ...'a komisyonu ile birlikte öder. 12 ay dolduktan sonra Amerikan Doları olarak nakit ödenmesi gereken borca, her ay için %1 oranında gecikme cezası uygulanır..' hükmünde olup aylık % 1 gecikme cezası alınacağının karar altına alındığı, davacının sözleşmeye dayalı olarak takip talebinde 4 aylık gecikme faizi talep ettiği ve bilirkişi raporu ile [54.225.80x%l=542.25x4 ay=) 2.1679.00 TL olarak hesap edilmiş ise de taleple bağlı kalınarak 2.059.84 TL faiz alacağı olduğu, takip tarihinden borç ödeninceye kadar 54.225.80 TL asıl alacak üzerinde % 11.75 ve değişen oranlarda avans faizi istenebileceği kanaatine varılmıştır. Anılan durum karşısında takip konusu alacağın likit ve hesap edilebilir nitelikte olması nedeniyle davalı-borçlunun İİK'nın 67/2. maddesine göre hükmolunan alacağın %20 oranı üzerinden hesaplanan icra inkar tazminatından da sorumlu olması gerektiği hususu da göz önünde bulundurularak..." karar verilmiştir. Bu karara karşı, davalı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Mahkemeye son duruşma öncesi aylar önce ağır kalp hastalığı nedeniyle Cerrahpaşa Hastanesinde tedavisi bulunduğundan, Aralık ayının 15-30 günleri arası duruşma günü verilmemesi talebinin, tüm rapor ve tahlilleri sunduğu halde, savunma hakkını engelleyecek şekilde kabul edilmediğini, Davanın temelinin, eklerde de görüleceği gibi kendisini banka olarak tanıtan davacı firmanın çiftlik bank örneğinde olduğu gibi, iyi niyetli olan insanların duygularını sömürmeye dayandığını, çiftlik bankta, nasıl karşılığında hayvan ve diğer malzemeler verilecek savına dayanıyorsa, davacı firmada çiftlik banktan da daha fazlası olarak komisyon ve benzerlerini de alarak geçmeyen ... Kargo, ... Hastanesi gibi çekleri vererek nasıl borçlandırırım hesabına girmesi yönünden benzerlik taşıdığını, mahkemenin davanın temelini ... İcra Müdürlüğünün ... E dosyasına dayandırdığını, oysa, bu dosyadaki senedin hiçbir geçerliliği olmadığının 22. İcra Hukuk Mahkemesinin 2014/173 esas ve 2014/799 kararı ile sabit olduğunu, zaten mahkemenin de davanın temelinin banka olup olmadığını oluşturmasını dikkate alarak Hazine ve Dış Ticaret Müşteşarlığına sorma gereğini duyduğunu, Müsteşarlığın da böyle bir banka olmadığını bildirerek davanın çökmesi gerektiğinin anlaşılması yönünde olduğunu gösterdiğini, 5 bin TL’nin üzerindeki işlemlerin bankalar kanalıyla yapılması gerektiği halde .. A.Ş. adına 100 bin TL’nin üzerinde çeklerin yazılmasının ne anlama geldiğini ifade etmek istediğini, mahkemenin bunu da engellediğini, ayrıca, vergi dairelerine söz konusu çekler ile ilgili meclisten veya hükümetten ön izin alıp almadığı ile ilgili sorularının da geçiştirildiğini, para yerine geçip geçmediği ile ilgili talebinin de gözardı edildiğini, ayrıca BDDK'nın 12. Asliye Ticaret Mahkemesince ... tarafından verilen çeklerin bankalarca herhangi bir geçerliliği olup olmadığı ile ilgili sorduğu sorulara, herhangi bir geçerli olmadığının bildirildiğini, Bilirkişinin davacının, davalıya verip nakit ve diğer komisyonlarını da aldığı ve bunun karşılığı olarak borçlandırdığı ... Kargo ve ... Hastanesi gibi geçmeyen çekleri almasını, sanki ticaretin dürüstlüğü yoktur anlamında değerlendirdiğinin anlaşıldığını, bilirkişi tarafından ifade edilen ve nakit olarak geçecek diye verilen ... Kargo, ... Hastanesi gibi geçmeyen çeklerin defter kayıtlarına girmediğini bir eksiklik olarak belirtilirken, bu ödenmeyen çekler için ... tarafından alınan nakit ve komisyonların niçin kendi defterlerine girmediği incelenmeyerek, bilerek veya bilmeyerek taraflı davrandığını, yani, bilirkişinin kanunda geçmeyen çeklerin davalıdan da kabulünü isteyerek suça ortak olmalarını istediğini, ayrıca, aradaki takas ilişkisi de göz önünde bulundurulduğunda, ... A. Ş.'nin mallar üzerindeki zilyetliğinin söz konusu olduğunu, bu ilişkinin gereği olarak taraflar arasında mevcut olan güvenin korunması gerektiğini, İstemiş oldukları notebook mouseların 06/12/2013 yılında barter ile gönderebileceğini belirttiği maili göndermesine rağmen, herhangi bir istek belirtmemelerinin amacının tuzağa düşürmek olduğunu gösterdiğini, dosyada görüleceği üzere, istendiğinde teklif ettikleri 20,35 TL’den 220 adet olarak 44.750 TL tutarı olan ürünleri almayarak bir yıl içinde herhangi bir işlem olmadığı taktirde, kendilerinin koyduğu nakit olarak alınır planını yürürlüğe koyma amacını taşıdığı ve bu yüzden 2015 yılında dava açma amacını taşıdıklarının anlaşıldığını, ayrıca sözde borç dokümanında 2010 yılına daha evvelki yıllardan sarkması olarak gösterilentutarın devir edildiğinin kabul edilmesinin de hangi mantığa dayanarak kabul edildiğinin anlamsızlığını gösterdiğini, yani bu durumun, ...'nin borcu kadar davalıya borç yazılsa, bilirkişinin söz konusu durumu incelemeden kabul edeceğini gösterdiğini, Yargıtay'ın kararlarında bankaların bile üyelik aidatını alamayacağını belirten kararlarına karşın, iki kere 867,50 TL olarak davalı aleyhine borç kaydettiğini, devam eden yıllarda 2011 yılında bu rakamın 1670.88 TL'ye düşerken 2012 yılında yine 1670, 88 TL yazılırdığını, bu rakkamın 2013 yılında 708 TL’ye düştüğünü, 2011, 2012 ve 2013 yıllarında davalıya yüzde 50 nakit ve komisyon alarak verdikleri ... Hastanesinde kullanılmak üzere verilen ...'ler dosyadan anlaşılacağı gibi davalıya söz konusu hastane tarafından karşı ...'in vecibelerini yerine getirmediği savıyla kabul edilmediğini, buna mukabil davalıya borç olarak kaydedilmesine karşın bilirkişinin dikkate almadığını, yine, taşıma işlerini görmesi için verilen araş kargo çeklerinin söz konusu firma tarafından kendilerinin ... firmasından alacağı olduğunu ileri sürerek geçmemesine mukabil, bilirkişi raporunda bu konuda herhangi bir ifade geçmediğini, TTK'ya göre çek çıkarma yetkisinin Bakanlar Kurulu izinine tabi olup, söz konusu firma için herhangi bir ibare geçmemesinin de ayrı bir ironi oluşturduğunu, bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve savunmaları doğrultusunda davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, taraflar arasındaki barter sözleşmesi uyarınca cari hesap alacağının tahsili için başlatılan ilamsız takibe vaki itirazın İİK'nın 67. maddesi uyarınca iptali istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, yukarıda azılı gerekçe ile davanın kabulüne, inkar tazminatının tahsiline karar verilmiş; bu karara karşı, davalı asil tarafından, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK'nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Davalının 18.12.2018 tarihine talik edilen duruşma için sağlık raporu ekli mazeret dilekçesi sunduğu, mahkemece mazeret hakkında karar verilmeksizin tahkikatın sona erdirilip, sözlü yargılama aşamasına geçildiği belirtilerek, aynı oturumda yargılamaya son verilerek hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır. Bu durumun davalının hukuki dinlenilme hakkının ve adil yargılanma hakkının ihlali niteliğinde olduğu, adil yargılanma hakkını koruyacak koşulların sağlanmasının mahkemenin görevi olup, buna göre mahkemeye (yargılamaya) ilişkin dava şartı sağlanmaksızın karar verildiği anlaşılmakla, esasa ilişkin istinaf nedenleri incelenmeksizin kararın HMK'nın 353/1.a.4 maddesi uyarınca kaldırılmasına dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR:Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1-HMK'nın 353/1.a.4. maddesi uyarınca, işin esası incelenmeksizin, İlk Derece Mahkemesinin istinafa konu kararının KALDIRILMASINA, 2-Davanın, yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 3-Davalı tarafından yatırılan istinaf peşin karar harcının, ilk derece mahkemesince, talep halinde iadesine, 4-Davalı tarafından istinaf kanun yolu aşamasında yapılan yargılama giderlerinin, ilk derece mahkemesi tarafından, esas hükümle birlikte yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine, 5-Gerekçeli kararın, İlk Derece Mahkemesince taraflara tebliğine dair; HMK'nın 353/1.a.4 maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi. 04.11.2021
KANUN YOLU: HMK'nın 353/1.a. maddesi uyarınca karar kesindir.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
