Abaküs Yazılım
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/331
Karar No: 2021/1404
Karar Tarihi: 04.11.2021

BAM Hukuk Mahkemeleri Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/331 Esas 2021/1404 Karar Sayılı İlamı

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
....
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ
....
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

....

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/12/2019
NUMARASI ......

DAVANIN KONUSU :... Kararının İptali, Marka Hükümsüzlüğü

Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 19/12/2019 tarih ve...... sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili, müvekkili Şirket adına tescilli "..." asıl unsurlu tanınmış markaların bulunduğunu, davalı gerçek kişinin ise "....... ibareli marka başvurusunu yaptığını,....... numarasını alan başvuruya müvekkilince yapılan itirazın önce ... sonrasında ise ... tarafından reddedildiğini, oysa dava konusu başvuru ile müvekkili markaları arasında ayniyet derecesinde benzerlik olduğunu, markaların karıştırılması ihtimalinin son derece yüksek bulunduğunu, tescili halinde dava konusu markanın müvekkilinin seri markalarından biri olarak algılanacağını, müvekkilinin uzun senelerdir tekstil başta olmak üzere birçok sektörde hizmet sunduğunu, anılan sektörde "..." ibareli markalarının tüketiciler nezdinde maruf ve meşhur hale geldiğini, bu nedenle de başvurunun reddinin gerektiğini, davalının, müvekkili markalarının tanınmışlığından faydalanmak amacıyla dava konusu başvuruyu kötü niyetli olarak yaptığını ileri sürerek, ...... sayılı kararının iptaline,...... sayılı markanın hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili, Kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, dava konusu başvuru ile davacının itirazına mesnet markalar arasında iltibasa yol açacak düzeyde benzerlik bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı ... ... vekili, müvekkiline ait marka ile davacıya ait markanın benzer olmadığını, herhangi bir iltibas, yanıltıcı algı gibi bir hususun dava konusu olayda ileri sürülemeyeceğini, müvekkilinin söz konusu markanın tescilinde herhangi bir iltibas ya da karışıklığa meydan verme kastının olmadığını, dolayısıyla kötü niyetli olmadığını, itirazda bulunan tarafın kötü niyetli olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, dava konusu ....... sayılı marka ile davacı markaları arasında karıştırılma ihtimali bulunmadığı, dava konusu marka ile davacı markaları arasında karıştırılma ihtimali bulunmaması nedeniyle, dava konusu markanın, davacı markasının tanınmışlığından haksız bir yarar sağlamayacağı, markanın itibarına zarar vermeyeceği veya ayırt edici karakterini zedelemeyeceği, kötü niyetin ispat edilemediği, ..... sayılı davalı markasının hükümsüzlük ve terkin şartlarının oluşmadığı, ... kararının yerinde olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili, davaya konu "..." asıl unsurlu markanın, müvekkiline ait "..." asıl unsurlu markalar ile tam olarak aynı mal ve hizmet sınıfında tescil edileceği hususunun göz ardı edilmesinin kararı hukuka aykırı hale getirdiğini, müvekkiline ait markanın tanınmış marka olması hususunun hiçbir şekilde dikkate alınmadığını, davaya konu "..." markasının hiçbir anlamının olmayışının da aleyhe gerekçe olarak kullanıldığını, oysa hiçbir anlamı olmayan bir sözcüğün ısrarla marka olarak kullanılmak istenilmesinin davalının kötü niyetini gösterdiğini, davalının iltibas yaratmaya çabaladığını, hukuka aykırı yerel mahkeme kararının tek dayanağı olan bilirkişi raporunun son derece hatalı ve eksik bir rapor olduğunu, yerel mahkemenin davalının kötü niyetli olduğunun ispat edilemediğine dair dosyada bir delil olmadığına ilişkin gerekçesinin son derece hukuka aykırı bulunduğunu, bu hatalı gerekçenin tek nedeninin dosyadaki delillerinin incelenmemesi olduğunu, "..." ibareli müvekkili markasının ayırt ediciliği yüksek olmasına rağmen aksi yöndeki değerlendirmenin son derece hatalı bulunduğunu ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, ... kararının iptali ve marka hükümsüzlüğü istemlerine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, tescilli bir marka ile başvuru konusu işaret arasında iltibasa sebebiyet verebilecek derecede benzerlik olup olmadığının, her ikisinin ayırt edici ve baskın unsurları gözetilerek münferit unsurlardan ziyade bütünü itibariyle bıraktığı izlenimin dikkate alınarak belirleneceği, buna göre "....... ibareli başvuru ile davacının itirazına mesnet "..." asıl unsurlu markalar arasında 6769 sayılı SMK'nın 6/1 maddesi anlamında ortalama alıcılar nezdinde görsel, işitsel ve anlamsal olarak bıraktıkları genel izlenim itibariyle ilişkilendirilme ihtimalini de içerecek şekilde iltibas tehlikesinin bulunmadığı, marka işaretleri arasında benzerlik olmadığından davacı markalarının tanınmış olmalarının da başvurunun tescilini engellemeyeceği, başvurunun kötü niyetli olduğu iddiasının da ispat edilemediği anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davacı tarafından istinaf başvurusunda yatırılan 54,40 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 4,90 TL'nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 04/11/2021 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 29/11/2021

.....


Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.















Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi