Abaküs Yazılım
İdare Dava Daireleri Kurulu
Esas No: 2020/3044
Karar No: 2021/545
Karar Tarihi: 18.03.2021

Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2020/3044 Esas 2021/545 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2020/3044
Karar No : 2021/545

TEMYİZ EDENLER : 1-(DAVALI): … Bakanlığı
(Mülga … Başkanlığı)
VEKİLİ : Hukuk Müşaviri Av. …
2- (DAVALI YANINDA MÜDAHİL):
… Sendikası
VEKİLLERİ : Av. …, Av. …,
Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Sandığı
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : Danıştay Onikinci Dairesinin 22/10/2019 tarih ve E:2018/6439, K:2019/7890 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: 23/08/2015 tarih ve 29454 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Kamu Görevlilerinin Geneline ve Hizmet Kollarına Yönelik Mali ve Sosyal Haklara İlişkin 2016 ve 2017 yıllarını kapsayan 3. Dönem Toplu Sözleşme'nin ''Eğitim, Öğretim ve Bilim Hizmet Koluna İlişkin Toplu Sözleşme'' başlıklı İkinci Bölümünün 9. maddesinin iptali istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Onikinci Dairesinin 22/10/2019 tarih ve E:2018/6439, K: 2019/7890 sayılı kararıyla;
Üyelerine karşılıksız olarak, evlenme, ölüm, emeklilik, malüliyet, tabii afet yardımları gibi yardımları yapmak amacıyla kurulan … Sandığına, 4357 sayılı Kanun'da ve … Sandığı Anastatüsü'nde sayılan kişilerin kendi isteklerine bakılmaksızın zorunlu olarak üye olacakları ve bu üyeliklerin ihtiyari hale getirilemeyeceği,
Anayasa'nın 128. ve 53. maddeleri ile konuya ilişkin mevzuat hükümleri uyarınca, memurların ve diğer kamu görevlilerinin malî ve sosyal haklarına ilişkin toplu sözleşme yapma hakkına sahip oldukları, 4688 sayılı Kanun'da, toplu sözleşme kapsamının mevcut mevzuat hükümleri dikkate alınarak belirleneceği, aynı Kanun'la atıf yapılan 6356 sayılı Kanun'da ise, toplu iş sözleşmelerinin Anayasa'ya ve kanunların emredici hükümlerine aykırı düzenlemeler içeremeyeceğinin ifade edildiği,
Anayasa'nın anılan maddeleri uyarınca, memurlar ve diğer kamu görevlilerinin mali ve sosyal haklarına ilişkin hususlarda, toplu sözleşme ile nispi emredici nitelikteki kanun hükümlerinin çalışanlar lehine değiştirilmesi mümkün olmakla birlikte, mutlak emredici kanun hükümlerinin, toplu sözleşme ile değiştirilmesi ya da uygulanamaz hale getirilmesi mümkün bulunmadığı; toplu sözleşmelerin kanun niteliğinde kural koymasının; kanun koyması, kanunu değiştirmesi ya da yürürlükten kaldırması anlamına gelmediği,
Toplu sözleşme hakkının, kamu görevlilerine, kanunla yüklenen birtakım yükümlülüklerden kurtulma hakkı vermediği gibi, kanunun belirlediği sınırlar dışında düzenlemeler yapma, birtakım hak ve yükümlülükleri kaldırma ya da bazı hak ve yükümlülükler koyma hakkı vermesinin de mümkün olmadığı,
Bu durumda, 4357 sayılı Kanun uyarınca Milli Eğitim Bakanlığı bütçesinden maaş alan ilkokul öğretmenleri, ilkokul yardımcı ve stajyer öğretmenleri, yetiştirme yurtları öğretmenleri, arızalı çocuklara ilk tahsillerini veren müesseselerin öğretmenleri; maarif müdürleri, ilköğretmen müfettiş ve denetmenleri, uygulama okulu öğretmenleri, İlköğretim Umum Müdürlüğü ve Maarif Müdürlüklerinde vazifeli memurlar ile Sandık işlerinde çalışan memurların İlkokul Öğretmenleri Sağlık ve Sosyal Yardım Sandığına üyeliği zorunlu iken, Kanun'un emredici düzenlemesine aykırı olarak Kanun kapsamında olan kişilerin üyeliğini ihtiyari hale getiren dava konusu düzenleyici işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, Anayasa'nın 128. maddesine göre, mali ve sosyal hakların toplu sözleşmeye konu edilebileceği; …üyeliğinin de kamu görevlilerinin mali ve sosyal haklarına ilişkin bir durum oluşturduğundan toplu sözleşmeye konu edildiği; toplu sözleşmelerde, düzenleme yapma yetkisinin sosyal taraflara bırakıldığı ve kanun hükmünde bir sözleşme niteliği taşıdığı; kamu görevlileri toplu sözleşmesinin, kanuna nazaran özel hüküm taşıdığı; 4357 sayılı Kanun'un 11. maddesinde zorunlu olduğu belirtilen üyeliğin dava konusu düzenleme ile ihtiyari hale getirildiği; her ay ücretlerinden aidat kesintisi yapılmasına karşılık hak arama yolları kapatılmış olan kamu görevlilerinin dava konusu hüküm ile istek ve irade dahilinde üye olma hakkına kavuştuğu; … üyeliğinin mali ve sosyal haklara ilişkin bir konu oluşturması nedeniyle toplu sözleşmeye konu edilebileceği ileri sürülmektedir.
Davalı idare yanında müdahil tarafından, kamu görevlileri toplu sözleşmesinin kendine özgü, genel düzenleyici işlem niteliğinde olduğu ve bir özel hukuk sözleşmesi olduğu; dava konusu düzenleme ile …'ın menfaatinin ya da tüzelkişiliğinin ihlal edilmediği; toplu sözleşme ile temel hak ve özgürlüklere aykırı düzenleme yapılamayacağı ancak emredici hükümlerin çalışan lehine değiştirilebileceği; bu kapsamda üyeliğin ihtiyari hale getirildiği; …'ın kanunla kurulmuş özel bir yardımlaşma sandığı olduğu ve sandığa üyeliğin de bir tür sözleşme niteliğinde olduğu; bu nedenle, kişilerin iradesinin ve isteğinin önplanda olması gerektiği; kişilerin kendi seçimi olmayan bir üyelik yüzünden bir özel hukuk organizasyonuna mali destek vermek zorunda bırakıldığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, Danıştay Onikinci Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçelerinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz istemlerinin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Üye …'in, 2577 sayılı Kanun'un 2. maddesi uyarınca idari dava türlerinin, "idarî işlemler hakkında menfaatleri ihlâl edilenler tarafından açılan iptal davaları", "idari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar tarafından açılan tam yargı davaları" ile "her türlü idari sözleşmelerden dolayı taraflar arasında çıkan uyuşmazlıklara ilişkin davalar" olarak belirlendiği; "toplu sözleşmelerin" ise "idari sözleşme" niteliğinin bulunmadığı ve 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu'nda belirtilen esaslar çerçevesinde kamu görevlilerinin mali ve sosyal haklarını belirlemek üzere yürütülen toplu sözleşme görüşmeleri sonucunda mutabık kalınması durumunda taraflarca imzalanan bir sözleşme olduğu, bu nedenle dava konusu uyuşmazlığın 2577 sayılı Kanun'un 2. maddesinde sayılan davalardan hiçbirine girmediği ve bu yönüyle idari yargının görev alanında bulunmadığı; ayrıca, dava konusu işlemin dayanağı olan 4688 sayılı Kanun'da belirli konularda iş mahkemelerinin görevli olduğunun belirtildiği; ancak, anılan Kanun'dan kaynaklanan uyuşmazlıkların hangi yargı kolunda görüleceğine ilişkin genel bir düzenlemeye yer verilmediği, aynı Kanun'un “Diğer kanunların uygulanması” başlıklı 43. maddesinde ise; "Bu Kanunda hüküm bulunmayan hallerde 2821 sayılı Sendikalar Kanunu, 2908 sayılı Dernekler Kanunu, 743 sayılı Türk Medeni Kanunu ile sendika ve konfederasyonlarda görev alacaklar hakkında kamu görevlilerinin tabi oldukları personel kanunlarının ilgili hükümleri uygulanır." kuralının yer aldığı, anılan madde ile yollama yapılan 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun “Görevli ve yetkili mahkeme” başlıklı 79. maddesinde de; "Bu Kanunun uygulanmasından doğan uyuşmazlıklar iş davalarına bakmakla görevli ve yetkili mahkemelerde görülür." hükmünün düzenlendiği, bu hükümler uyarınca uyuşmazlığın görüm ve çözümünün idari yargının görev alanına girmediği ve Dairece davanın görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken işin esasına geçilerek karar verilmesinde hukuka uyarlık bulunmadığı yönündeki oyuna karşılık, uyuşmazlığın görüm ve çözümünde idari yargının görevli olduğuna oyçokluğu ile karar verilerek işin esasına geçildi.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçelerinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin ve davalı yanında müdahilin temyiz istemlerinin reddine,
2.Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin Danıştay Onikinci Dairesinin temyize konu 22/10/2019 tarih ve E:2018/6439, K:2019/7890 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Kesin olarak, 18/03/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi