Abaküs Yazılım
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/564
Karar No: 2021/2126
Karar Tarihi: 16.11.2021

BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2019/564 Esas 2021/2126 Karar Sayılı İlamı

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/564
KARAR NO: 2021/2126
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/02/2018
NUMARASI: 2014/382 Esas, 2018/155 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 16/11/2021
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Dava, taraflar arasında düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanan faturaya dayalı alacak istemine ilişkin olup, mahkemece davanın reddine dair verilen karara karşı, davacı vekilince istinaf talebinde bulunulmuştur. Davacı vekili davacının uzun yıllardır yurt içinde ve yurt dışında yapı malzemeleri v.s. satışı ihracatı ve ithalatı işiyle iştigal ettiğini, tarafların uzun yıllardır ticari ilişki içerisinde bulunduğunu, davalının zamanla borçlarını ödemeyi aksattığını, 2010 yılından devreden 8.209,93 TL alacak bulunduğunu, 13/04/2011 tarihli 14.160,00-TL fatura düzenlendiğini ve fatura bedelinin ödenmediğini, davalı aleyhinde İstanbul Anadolu ... İcra Müdürlüğünün ... E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının icra takibine itiraz ettiğini ve takibin durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline, takibin devamına, davalı aleyhine %20 den az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına, karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalıya usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen davaya cevap vermemiş, duruşmalara da katılmamıştır. Mahkemece; davalıdan alacaklı görünmesi, davacının alacaklı olduğunun ispatı için tek başına yeterli olmadığı, alacağın ispatı için faturaya konu mal ya da hizmetin karşı tarafa teslim edildiğinin ispat edilmesi veya davacı tarafın münhasıran davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarına delil olarak dayanması gerektiği, dava konusu somut olayda davacı tarafından fatura konusu mal veya hizmetin davalı tarafa teslim edildiğine dair bir kayıt bulunmadığı, davacı tarafın ilgili döneme ait defterlerin tasdiklerinin yaptırılmamış olduğu tespit edilmiş olup bu nedenle davacı tarafın defterleri kendisi lehine delil niteliğine de haiz olmadığı, davacının yemin delilline dayanmadığı, davacının davalıdan alacaklı olduğu hususu ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacı istinafında; takip konusunun cari hesaptan kaynaklandığını, davacı davalıya izalasyon uygulama işi yaptığını, bu işle ilgili fiyat teklifi verildiğini, davalının şantiyelerinde yapılan işle ilgili hak ediş örnekleri sunulduğunu, davacının davalıya herhangi bir mal satmadığını, davalının davacıdan hizmet almadığına dair bir itirazının olmadığını, hizmetin verildiği davacının defter ve kayıtlarında sabit olduğunu, Bilirkişi raporuna göre yapılan defter incelemesinde davalıdan 7.362,93 TL alacaklı olduğunun tespit edildiğini, 4 adet senetlerden 2 tanesi takibe konulduğunu ama tahsil edilmediğini, senet asılların icra kasasında olduğunu, dosyanın takipsizlik sebebi ile işlemden kaldırıldığını,15.000 TL senedin ellerinde olduğunu, 7.362.00 TL alacağımıza hükmedilmesi gerektiğini, 2014 yılı itibarı ile davacının davalıdan olan alacağı usulüne uygun ticari defterlerle sabit olduğunu salt diğer defterlerden bahsedilmesinin yerinde olmadığını kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Eser sözleşmesi iş sahibinin ödemeyi taahhüt ettiği ücret karşılığında yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi ve teslim etmeyi üstlendiği iki taraf için hak doğuran ve borç yükleyen bir sözleşmedir. TBK’nın 470 ve devamı maddelerine göre, yüklenici bir bedel karşılığında iş sahibine bir eser meydana getirmeyi, iş sahibinin de yapılan iş karşılığı bir bedel ödemeyi yükümlenmiştir. Yüklenici, eseri sözleşmeye fen ve sanat kurallarına ve iş sahibinin ondan beklediği amaca uygun olarak imal edip, tam ve eksiksiz olarak süresinde iş sahibine teslim ettiğini, iş sahibi de iş bedelini ödediğini ispatla yükümlüdür. Somut olayda davalı taraf davaya cevap vermediği gibi duruşmalara katılmayarak davayı inkar etmiş olmakla davacı öncelikle akdi ilişkiyi ispatlamak zorunda olup herhangi bir yazılı belge sunmadığı gibi yemin deliline de dayanmadığından akdi ilişkiyi ispatlayamamıştır. Davacının usulünce tutulmadığı bilirkişi raporuyla belirlenen ticari defter kayıtlarının da akdi ilişkiyi kanıtlamaya yeterli olmadığı, öte yandan davacı tarafça sözleşme kapsamında düzenlendiği iddia edilerek bir kısım bonolardan bahsedilmiş ise de bu senetlerin sözleşme kapsamında verildiğine ilişkin gerek senetlerin metninden veya herhangi bir başka belgeden de bu savunmayı doğrular nitelikte kanıt bulunmadığının anlaşılmasına göre, mahkemece davanın reddine dair verilen karar usul ve yasaya uygun bulunmakla davacı vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. Açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzeni gözetilerek yapılan istinaf incelemesi sonucunda, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenler ve ileri sürülen istinaf sebeplerine göre, mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurularının HMK'nın 353/1-b-1 bendi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-İSTANBUL ANADOLU 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ'nin 22/02/2018 tarih ve 2014/382 Esas, 2018/155 Karar sayılı kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan REDDİNE, 2-İstinaf harçları peşin alındığından ayrıca harç alınmasına YER OLMADIĞINA, 3-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA, 3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK'nın 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 16/11/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi