Abaküs Yazılım
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/2340
Karar No: 2021/1870
Karar Tarihi: 16.11.2021

BAM Hukuk Mahkemeleri Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2017/2340 Esas 2021/1870 Karar Sayılı İlamı

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ ....

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ
.... HAKKINDA KARAR VERİLMESİ)

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
....
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/07/2017
ESAS NO ....
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 16/11/2021
YAZILDIĞI TARİH : 07/12/2021

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 352.maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin duruşmalı yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacılar vekili, müvekkillerinin murisinin şoförü olduğu otobüsün yolcu indirmek ve bagaj teslimini yapmak için otobüsün bagajını açtığı sırada davalıya trafik sigortalı aracın çarpması sonucu vefatına neden olduğunu, davacıların destekten yoksun kaldıklarını beyanla fazlaya dair haklarını saklı tutarak her bir davacı için ayrı ayrı 100,00.-TL maddi tazminatın dava tarihinden itibarin işleyecek avans faizi ile tahsilini talep ve dava etmiş, talebini ıslah dilekçesiyle arttırmıştır.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili, .... plaka sayılı aracın müvekkili şirkete ZMSS poliçesi ile sigortalı bulunduğunu, davanın sigorta ettiren .... Ltd. Şti.ve sürücüsü ... ... ihbarının talep ettiklerini, müvekkilinin poliçeden dolayı sorumluluğunun sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında gerçek zarardan azami poliçe teminat limiti ile sınırlı olduğunu, davacılara olayla ilgili olarak yapılış ödeme bulunması halinde bu ödemelerin yapılacak hesaplamada maddi zarardan mahsubunun gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece, alınan bilirkişi raporuna göre davalıya sigortalı araç sürücüsünün meydana gelen kazada % 100 oranında kusurlu olduğu, otobüs şoförünün ve davacılar desteğinin ise kusurunun bulunmadığı, aktüer bilirkişi tarafından yapılan hesaplama ile davacıların destekten yoksun kalma zararlarının hesaplandığı, alınan raporların hükme esas almaya yeterli nitelikte olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile davacılar için toplam 219.138,97.-TL maddi tazminatın dava tarihinden itibarin işleyecek avans faizi ile tahsiline karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili, davacıların desteğinin ölümüne neden olan olayın çalıştığı sırada gerçekleştiğini ve iş kazası niteliğinde olduğunu, mahkemece ... tarafından rücuya tabi peşin sermaye değerli ödeme yapılıp yapılmadığının sorgulanmadığını, kusur yönünden ATK’nın eksik değerlendirme yaptığını, kazanın oluşunun doğru değerlendirilmediğini, kusur hususunda İTÜ öğretim üyelerinden oluşan heyetten yeniden rapor alınması gerektiğini, ceza dosyasının henüz kesinleşmediğini, bekletici mesele yapılması gerektiğini, her davacı için ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu, avans faizine hükmedilmesinin de hatalı olduğunu, ticari bir işlem olmadığını, kazadan sonra davacı eşin yeniden evlenip evlenmediğinin sorgulanmadığını, faize hükmedilmesinin de doğru olmadığını belirterek istinaf isteminde bulunmuştur.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık, davacıların davalıdan destekten yoksun kalma tazminatı isteyip isteyemeyecekleri; isteyebilirler ise miktarı hususunda yoğunlaşmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, trafik kazası nedeni ile uğranılan destekten yoksun kalma zararının tazmini istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
I-Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, ilk derece mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön olmamasına ve özellikle kusur değerlendirmesinin somut olayın özelliklerine uygun olmasına, davacılara ayrı ayrı vekalet takdiri ve davalıya sigortalı aracın ticari olması nedeni ile avans faizine hükmedilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmamasına göre davalı ... ... Sigorta A.Ş. vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan istinaf itirazları yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
II-Davalı ... ... Sigorta A.Ş. vekilinin diğer istinaf itirazları yönünden yapılan incelemede;
TBK’nın 55. maddesinde rücu edilebilen ... ödemeleri zarardan indirilmesi gerektiği düzenlenmiştir. Gerçekten 5510 sayılı Yasanın 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 21.maddesinde; “İş kazası ve meslek hastalığı, işverenin kastı veya sigortalıların sağlığını koruma ve iş güvenliği mevzuatına aykırı bir hareketi sonucu meydana gelmişse, Kurumca sigortalıya veya hak sahiplerine bu Kanun gereğince yapılan veya ileride yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değeri toplamı, sigortalı veya hak sahiplerinin işverenden isteyebilecekleri tutarlarla sınırlı olmak üzere, Kurumca işverene ödettirilir. İşverenin sorumluluğunun tespitinde kaçınılmazlık ilkesi dikkate alınır. İş kazası, meslek hastalığı ve hastalık, üçüncü bir kişinin kusuru nedeniyle meydana gelmişse, sigortalıya ve hak sahiplerine yapılan veya ileride yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değerinin yarısı, zarara sebep olan üçüncü kişilere ve şayet kusuru varsa bunları çalıştıranlara rücû edilir” düzenlemesi getirilmiştir.
Hak sahiplerinin desteğinin iş kazası sonucu vefatı durumunda rücuya tabi bir gelir bağlanması sözkonusu ise zarara neden olanların birden fazla tazminat yükümlüğü altında tutulması sonucu doğacağı gibi destekten yoksun kalanlar da hem ...’dan hem de zarara neden olanlardan tazminat tahsil etmeleri halinde sebepsiz olarak zenginleşmiş olacaklardır ki bu da tazminat ilkelerinden olan zenginleşme yasağı ilkesine aykırılık oluşturacaktır.
Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından vefat edenin yakınlarına bağlanan aylığın niteliği ve bağlanan aylığın rücuya tabi ödemelerden olup olmadığının belirlenmesi zararın tazmininden sorumlu olanların mükerrer ödeme yapmasının önüne geçilmesi ve zarar görenlerin gerçek zararlarının üzerinde sebepsiz zenginleşmemesi için önemlidir.
Somut olayda mahkemece, davalı yanın ileri sürdüğü bu hususa ilişkin her hangi bir araştırma yapmamış, bilirkişi raporuna göre, desteğin ölümü nedeniyle hesaplanan tazminat tutarına hükmetmiştir.
Dairemizce HMK’nin 356. maddesi uyarınca duruşma açılarak davaya konu kaza nedeniyle ... Başkanlığı tarafından davacılara ödeme yapılıp yapılmadığının araştırılması için yazılan yazıya, dava dışı ... Başkanlığı tarafından verilen 28.06.2021 tarihli cevapta, davacılar için fiili gelir ödemesi ve peşin sermaye değerli gelir ödemesi yapıldığı ve 5510 sayılı Kanun'un 21/4. maddesi uyarınca rücu edilecek 1/2 oranların ... için 8.206,91.-TL, ... için 63.206,30.-TL, ... için 21.549,58.-TL olarak bildirildiği görülmektedir.
İfade olunan tüm bu hususlar karşısında; davacılar lehine ve davalılar aleyhine sebepsiz zenginleşmenin önüne geçilebilmesi bakımından Dairemizce davacının hak kazanabileceği bedensel zarar tutarının belirlenmesi için bu defa aktüerya konusunda uzman bilirkişisi ek rapor tanzimi konusunda görevlendirilmiş, bilirkişi, ilk derece mahkemesinde belirlenen tazminat tutarlarından ilk peşin sermaye değerlerinin mahsubu sonucu bakiye tazminat alacaklarını belirlemiştir. Davacılardan ...'ın tazminat alacağının kalmadığı da görülmüştür.
Sonuç olarak davalı sigorta şirketinin istinaf itirazlarının kısmen kabulüne karar verilerek ve usulü kazanılmış haklar göz önüne alınarak ilk derece mahkemesinin karanının kaldırılarak yeniden esas hakkında aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı ... ... Sigorta A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜNE,
2-Ankara Asliye 9.Ticaret Mahkemesi’nin 13.07.2017 tarih ve... Karar sayılı kararının HMK’nin 356. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
3-YENİDEN ESAS HAKKINDA HÜKÜM KURULMASINA
4-a-Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE,
Davacı ...’ın destekten yoksun kalma zararı talebinin REDDİNE,
Davacı ... yönünden 122.366,80.-TL, ... yönünden 32.838,22.-TL maddi tazminatın dava tarihi olan 01.11.2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsili ile davacılara ödenmesine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
b-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 10.602,05.-TL harçtan peşin alınan 24,30.-TL harç ile ıslah harcı olarak yatırılan 776,74.-TL harç olmak üzere toplam 801,04.-TL harcın mahsubu ile kalan 9.801,01.-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir yazılmasına,
c-Davacılar tarafından yapılan 24,30.-TL başvurma, 3,75.-TL vekalet, 24,30.-TL peşin harç ve 776,74.-TL ıslah harcının davalıdan tahsili ile davacılara ödenmesine,
ç-Davacılar işbu davada kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden A.A.Ü.T. gereğince hesap ve takdir edilen;
15.574,85.-TL vekalet ücretinin davacı ...'a
4.080,00.-TL vekalet ücretinin davacı ...'a verilmek üzere davalıdan tahsiline,
d-Davacı ... tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına; diğer davacılar tarafından yapılan 678,10.-TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre takdiren 461,57.-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine, bakiye kısmın davacılar üzerinde bırakılmasına,
e-Davalı işbu davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. gereğince reddedilen tutarlar nazara alınarak belirlenen davacı ...'tan 6.909,89.-TL, ...'tan 4.080,00.-TL, ...'tan 670,02.-TL vekalet ücretinin tahsili ile davalıya ödenmesine,
f-Davalı tarafından yapılan 60,60.-TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre takdiren 19,35.-TL.sinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine, bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
g-HMK'nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
İstinaf aşamasında yapılan harç ve masraf yönünden;
5-İstinaf kanun yoluna başvuran davalı tarafından yatırılan istinaf karar ve ilam harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalıya iadesine,
6-İstinaf incelemesi aşamasında yapılan bilirkişi ücreti, tebligat ve posta gideri ile 566,60.-TL yargılama giderinin HMK m. 360 yollaması ile m. 326 uyarınca haklılık oranına göre davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine, bakiye kısmının davalı üzerinde bırakılmasına,
7-İstinaf aşamasında davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, AAÜT uyarınca hesap ve takdir edilen 4.080,00.-TL maktu vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
8-HMK'nin 333. maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
9-Kararın tebliğinin Dairemizce yapılmasına,
Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda HMK'nin 356.maddesi uyarınca duruşmalı olarak yapılan inceleme sonucunda HMK'nin 361/1.maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi ya da buraya gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere, 16/11/2021 tarihinde oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

...
NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
"5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur."

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi