17. Hukuk Dairesi 2014/3896 E. , 2015/11280 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün davalı ... ve ... vekili ve davalı ...Ş. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, davalıların maliki, sürücüsü ve trafik ... şirketi bulunduğu araç ile davacılardan ... ile ... ..."in yolcu olarak bulunduğu davacı ..."nin sürücüsü olduğu aracın kazası sonucu, davacıların yaralandıklarını, davacı sürücünün kusursuz olduğunu, davacı ..."in 45 gün işinden uzak kaldığını, kendisi öğrenci taşımacılık işi yaptığından 45 gün boyunca geçici olarak 2.000,00 TL ye başka şoför tuttuğunu belirterek fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak tedavi gideri ve maluliyet için 1.000,00 TL ve davacı ..."in çalışamadığı günler için yerine tuttuğu şoföre ödenen 2.000,00 TL maddi tazminatın aracın maliki ve sürücüsünden kaza tarihinden itibaren, ... şirketinden ise ihbar tarihinden itibaren sekiz gün sonrasından başlamak üzere işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini ve davacılardan ... için 5.000,00 TL, ... için 5.000,00 TL, ... için 10.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı malik ve sürücüden müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Davacılar vekili, 11.10.2013 tarihli celsede tedavi giderleri ve maluliyete ilişkin talebinin ... tarafından karşılandığını beyan etmiştir.
Davacılardan ... "in yargılama aşamasında vefat etmesi nedeniyle tek mirasçısı olan .... yargılamaya katılmıştır.
Davalı ... vekili, davanın reddini savunmuştur.
Davalılar ...i ve ... vekili, davanın hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, müvekkili ..." in kazada hiç kusurunun olmadığını, davacılar tarafından istenilen manevi tazminat miktarının fahiş olduğunu, davacılarda herhangi bir uzuv kaybı, çehrede sabit eser ve iş güçten kalacak yaralanmanın mevcut olmadığını bu durumda da maddi ve manevi herhangi bir kaybının söz konusu olamayacağını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacılardan ... tarafından talep edilen maddî tazminat davasının kısmen kabulü ile 2.000,00 TL maddi tazminatın davalı .... yönünden dava tarihinden itibaren, diğer davalılar yönünden ise 04.05.2009 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı ..."e verilmesine,davacılar ... ve ..."ın (... ... mirasçısı) maddi tazminat talepleri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Davacılar tarafından açılan manevî tazminat davasının kısmen kabulü ile davacılar ... ve ... için ayrı ayrı 2.500,00"er TL, davacı ... için de 4.000,00 TL olmak üzere toplam 9.000,00 TL manevî tazminatın olay (haksız fiil) tarihi olan 11.11.2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve ..."dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine, karar verilmiş; hüküm, davalı ... ve ... vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davalı ... ve ... vekili"nin temyizi yönünden inceleme;
1)Davacı ..."in maddi tazminat talebine konu mahkemeye sunmuş olduğu ... Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanlığı Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı Başkanlığından alınan 11.05.2009 tarih ve 582 sayılı doktor raporunda 45 gün çalışmaması, ... şirketine sunduğu aynı yer ve aynı tarihli raporda ise 20 gün çalışmaması yönünde çelişkili rapor bulunmakla mahkemece davacının yaralanması nedeniyle gördüğü tedavilere göre iyileşme süresinin belirlenmesi için konusunda uzman doktor bilirkişiden rapor alınmalı, bu rapor doğrultusunda davacının zararının hesaplanarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
2-Bozma neden ve şekline göre, davalı ... ve ... vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
3-Davalılar aleyhine kabul edilen manevi tazminata uygulanacak faizin tarihi yönünden mahkemece olay tarihi kararda yanlış belirtilmekle(kaza tarihi: 04.05.2009 iken mahkeme kararında 11.11.2006 olarak belirtilmiştir.)bu hususun mahkemede düzeltilecek maddi hata olarak görülmesi nedeniyle bozmaya gerek görülmemiştir.
4-Davalı .... vekilinin temyiz talebi yönünden inceleme;
Mahkeme hükmü davalı .... vekiline 08.01.2014 tarihinde tebliğ edilmiş, temyiz dilekçesi, 6100 sayılı HMK"nın geçici 3/2 maddesi yollaması ile HUMK"nun 432.maddesinde öngörülen 15 günlük yasal süre geçirildikten sonra sonra 10.03. 2014 tarihinde harç yatırılarak yapılmıştır. Süresinden sonra yapılan temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün ve 3/4 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca, Yargıtayca da bu yolda karar verilebileceğinden, süresinden sonra yapılan temyiz isteminin reddi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar ... ve ... vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2) ve (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar ... ve ... vekili"nin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek olmadığına, 4)numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ... AŞ. vekilinin temyiz isteminin süre yönünden REDDİNE, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine 26/10/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.