
Esas No: 2019/284
Karar No: 2021/1974
Karar Tarihi: 18.11.2021
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2019/284 Esas 2021/1974 Karar Sayılı İlamı
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2019/284 Esas
KARAR NO: 2021/1974
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 31/10/2018
NUMARASI: 2015/1116 E. - 2018/1095 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
KARAR TARİHİ: 18/11/2021
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından Bursa ... İcra Müdürlüğü'nün ... esas sayılı dosyasından alınan talimat ile Bakırköy ... İcra Müdürlüğü'nün ... Talimat dosyasından 29/06/2015 tarihinde 3. Kişi olan müvekkillerinin adresinde haciz tatbik edildiğini, müvekkilinin 30/06/2015 tarihli protokolü imzalamak zorunda bırakıldığını, davalıya 15.000 TL ve 20.000 TL bedelli 2 adet çek ve 5.000 TL nakit para vermek zorunda kaldığını, takip dosyasına istinaden açılan Bursa 5. İcra Hukuk Mahkemesinin 2015/627 Esas sayılı dosyası ile Bursa ... İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı dosyasından icra müdürlüğünün yetkisizliğine karar verildiğini, ihtiyati haciz kararı veren Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/1681 Esas sayılı dosyasından da yetkisizlik kararı verildiğini, yetkisiz icra dairesindeki borçlunun kabulü dışındaki hiçbir işlemin geçerli sayılamayacağını, bu nedenle protokolün de geçersiz olduğunu, bu protokol gereğince yapılan ödemelerin tahsiline ilişkin İstanbul ... İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı dosyasından yapılan takibe haksız olarak davalının itiraz ettiğini, itirazın iptali ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının müvekkilinden herhangi bir alacağı bulunmadığını, davacı ile müvekkili arasında düzenlenen protokolde dava dışı borçluların da imzalarının bulunduğunu, imzaların protokolün taraflarınca serbest iradeleri ile imzalanmış olduğunu, ihtiyati haciz kararının kaldırılmasının veya icra müdürlüğünün yetkisiz olmasının protokolün geçerliliğini etkilemeyeceğini, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 31.10.2018 tarih ve 2015/1116 Esas - 2018/1095 Karar sayılı kararıyla; "...İhtiyati haciz kararına dayalı olarak 29/06/2015 tarihinde yapılan haciz işleminden sonra 30/06/2015 tarihinde taraflar arasında takibe konu olan bonolara ilişkin icra dosyasını da kapsar şekilde protokol düzenlendiği taraflarca kabul edildiği, davacı taraf, icra dosyası ile ilgili yetkisizlik kararı verilmiş olması sebebi ile protokolün geçersiz sayıldığını iddia etmiş ise de, protokolün ihtiyati haciz kararının infazından sonra tarafların bir araya gelerek takip konusu olan borca ilişkin yeniden düzenleme yaptıkları bu ödeme planı içerisinde borcun zor altında ödenmediği, yetkisiz icra dairesinde yapılan haciz işlemleri geçersiz ise de taraflar arasında protokol yapılması bu protokolü geçersiz hale getirmeyeceği gerekçeleriyle davalı borçlu tarafından ödenen paranın iadesi için açılmış olan icra takibine ilişkin davalının itirazı yerinde olduğundan davanın reddine" karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davacı vekili süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; "Davalı tarafından Bursa ... İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı dosyasından alınan talimat ile Bakırköy ... İcra Müdürlüğü'nün ... Talimat dosyasından 29.06.2015 tarihinde 3. kişi ... Ltd. Şti. adresinde haciz tatbik edildiği, daha sonra takip dosyasına istinaden müvekkilimiz 30.06.2015 tarihli protokolü imzalamak zorunda bırakılarak ve davalıya 15,000.00 TL ve 20,000.00 TL bedelli iki adet çek ve 5,000.00 TL nakit para vermek zorunda kaldığını, Takip dosyasına istinaden açılan davada Bursa 5. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2015/627 sayılı dosyası ile Bursa ... İcra Müdürlüğü'nün ... sayılı takip dosyasında yetkisizlik kararı verildiği, ayrıca ihtiyati haciz kararı verilen Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2015/1681 Esas sayılı dosyasında da daha sonra yetkisizlik kararı verildiği, Yetkisiz icra dairesindeki borçlunun kabulü dışındaki hiçbir işlemin yetkili icra dairesince geçerli sayılamayacağını, bu nedenle yetkisiz icra dairesi dosyasına istinaden yapılan protokolün geçersiz olduğunu, Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2009/29831 Esas ve 2010/10924 Karar sayılı kararının da aynı yönde olduğunu, Müvekkilin haciz baskısı altında ve muhafaza işleminin yapılmasını önlemek amacıyla söz konusu protokolü yapmak zorunda bırakıldığını, Sonuç olarak yetkisiz icra dairesinin dosyasına istinaden yapılan protokol gereği ödenen bedelin tahsili amacı ile yapılan takibe borçlu tarafından itiraz edilmesi haksız ve kötüniyet olduğunu" beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması istenmiştir. Davalı vekili süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; "Davanın reddi kararı yerinde olmakla, davacı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmemesinin usule aykırı olduğu." beyanıyla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması istenmiştir.
DELİLLER: Bakırköy ... İcra Müdürlüğü'nün ... talimat sayılı dosyası incelendiğinde; Bursa ... İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı dosyasında ihtiyati haciz kararına dayalı olarak borçluların adresinde haciz işleminin uygulanmasına karar verildiği, 29/06/2015 tarihinde borçlunun adresinde bir kısım malların haczedildiği, Bursa 5. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2015/627 esas sayılı dosyasında Bursa ... İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı dosyasına ilişkin icra müdürlüğünün yetkisizliğine karar verilmiş olduğu anlaşılmıştır.
GEREKÇE: Dava, İİK'nın 67.maddesine dayalı olarak açılan itirazın iptali davasıdır. Davacı 30.06.2015 tarihli protokol uyarınca yapılan ödemelerin haksız olduğundan bahisle başlattığı icra takibine itiraz üzerine itirazın iptali davası açmış; davalı, davacının alacaklı değil borçlu olduğunu, protokolün geçerli olduğunu beyanla davanın reddini istemiştir. İlk derece mahkemesi tarafından; "...İhtiyati haciz kararına dayalı olarak 29/06/2015 tarihinde yapılan haciz işleminden sonra 30/06/2015 tarihinde taraflar arasında takibe konu olan bonolara ilişkin protokol düzenlendiği, protokolün ihtiyati haciz kararının infazından sonra yapılmış olması nedeniyle bu ödeme planı içerisinde borcun zor altında ödenmediği, yetkisiz icra dairesinde yapılan haciz işlemleri geçersiz ise de taraflar arasında protokol yapılması bu protokolü geçersiz hale getirmeyeceğinden davanın reddine" karar verilmiştir. Karar her iki taraf vekilince istinaf edilmiştir. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Dava konusu alacağın 30.06.2015 tarihli protokol uyarınca yapılan ödemenin haksız olduğundan bahisle bu bedelin tahsili istemine ilişkin olduğu, ihtiyati haciz kararına dayalı olarak 29.06.2015 tarihinde talimat aracılığıyla yapılan haciz işleminde istihkak iddiaları nedeniyle muhafaza talebinin kabul edilmeyerek haciz tutanağı tutulmakla yetinildiği, bir gün sonra tarafların biraraya gelip ödeme protokolünün düzenlendiği, protokolde ihtirazi kaydın bulunmadığı da gözetildiğinde somut olayda protokolün geçerliliğini etkileyecek bir durumun bulunmadığının tespitiyle davanın reddine ve davacı aleyhine kötüniyet tazminatı hükmedilmemesine dair karar verilmesi isabetli olduğundan, taraf vekillerinin istinaf istemlerinin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacı ve davalı vekilinin istinaf taleplerinin HMK'nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE, 2-Davacıdan alınması gereken 59,30 TL harçtan, peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, 3-Davalıdan alınması gereken 59,30 TL harçtan, peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,40 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, 4-Davacı ve davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 5-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.18/11/2021
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
