
Esas No: 2021/712
Karar No: 2022/4791
Karar Tarihi: 21.09.2022
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2021/712 Esas 2022/4791 Karar Sayılı İlamı
3. Ceza Dairesi 2021/712 E. , 2022/4791 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dosya incelenerek gereği düşünüldü :
Suç tarihinde 15-18 yaş grubunda olan suça sürüklenen çocuğun eylemlerine uyan silahlı terör örgütüne üye olma, tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundurma suçları için öngörülen cezaların türü ve üst sınırına göre, zamanaşımını düzenleyen 5237 sayılı TCK'nın 66/1-d ve 66/2. maddelerinde belirlenen zamanaşımı sürelerinin, suç tarihi olan 13.05.2004 tarihinden inceleme tarihine kadar geçmiş olduğu anlaşılmakla, Dairemizce öncelikli olarak çözümlenmesi gereken uyuşmazlık 5252 sayılı Kanunun 9. maddesinin 3. fıkrası uyarınca; lehe olan hüküm, ''önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak, ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenir.'' emredici düzenlemesi karşısında; suç tarihinde yürürlükte olan mülga 765 sayılı TCK ile 5237 sayılı TCK'nın ilgili hükümleri bir bütün olarak karşılaştırılarak, SSÇ hakkında uygulanacak lehe hükümleri bulmaktır. Somut olay bakımından 765 sayılı TCK'nın 102/3. maddesi ''Beş seneden ziyade ve yirmi seneden az hapis veya beş seneden ziyade hapis yahud hidematı ammeden müebbeden mahrumiyet cezalarından birini müstelzim cürümlerde 10 sene,'' olarak olağan zamanaşımı süresini, 104/2 maddesi ise ''.....Ancak bu sebepler müruru zaman müddetini 102. maddede ayrı ayrı muayyen olan müddetlerin
yarısının ilavesi ile baliğ olacağı müddetten fazla uzatamaz.'' şeklinde uzamış zamanaşımı süresini belirlemiştir.
Somut olayda her ikisinin de suç tarihi aynı olan silahlı terör örgütüne üye olma ve tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundurma suçları bakımından lehe olan 5237 sayılı Kanunda öngörülen cezaların üst sınırlarına göre hesaplama yapıldığında, her iki suç bakımından 765 sayılı Kanuna göre uzamış zamanaşımı süresi 15 yıl olacaktır. 5237 sayılı TCK'nın 66/1-d maddesi "Beş yıldan fazla ve yirmi yıldan az hapis cezasını gerektiren suçlarda onbeş yıl" olarak olağan zamanaşımı süresini, TCK'nın 66/2. maddesi "Fiili işlediği sırada ....,onbeş yaşını doldurmuş olup da onsekiz yaşını doldurmamış olan kişiler hakkında ise, üçte ikisinin geçmesiyle kamu davası düşer" şeklinde 765 sayılı Kanundan ayrık olarak Kanun koyucu SSÇ'ler bakımından lehe bir düzenleme yapmıştır. Yine 5237 sayılı TCK'nın 66/3 maddesi ''dava zamanaşımı süresinin belirlenmesinde dosyadaki mevcut deliller itibarıyla suçun daha ağır cezayı gerektiren nitelikli halleri de göz önünde bulundurulur'' düzenlemesine havidir. TCK'nın 67/4. maddesi "kesilme halinde, zamanaşımı süresi ilgili suça ilişkin olarak kanunda belirlenen sürenin en fazla yarısına kadar uzar." hükmü ile uzamış zamanaşımı süresini belirlemiştir. Somut olaya bu düzenlemeler uygulandığında 5237 sayılı TCK uyarınca da her iki suç bakımından uzamış zamanaşımı süresi 15 yıl olacaktır. Tüm bu hususlar nazara alınarak kanunlar ile belirlenen zamanaşımı sürelerinin, 5237 sayılı TCK hükümlerinin sanık bakımından suç tarihi olan 13.05.2004 tarihinden inceleme tarihine kadar geçmiş olduğu anlaşılmakla, hükmün 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK'nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, TCK'nın 66/1-d, 66/2, 67/4 ve 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddeleri gereğince kamu davalarının ayrı ayrı DÜŞÜRÜLMESİNE, 21.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
