Abaküs Yazılım
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/1720
Karar No: 2021/1397
Karar Tarihi: 18.11.2021

BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2019/1720 Esas 2021/1397 Karar Sayılı İlamı

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1720
KARAR NO: 2021/1397
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi
NUMARASI: 2016/1107 Esas - 2019/594 Karar
TARİHİ: 17/05/2019
DAVA: Alacak
Taraflar arasındaki alacak davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerle davanın reddine dair verilen hükme karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile dava dışı ... arasında emtia, demirbaş, evrak, temel gıda malzemeleri vb. malzemelerin taşınması hususunda anlaşma sağlandığını, bu anlaşma çerçevesinde müvekkilinin kendine ait kamyonlar ile davalı yanın mağazalarındaki yük ve malzemelerinin taşımacılığını gerçekleştirdiğini, davalının Adana mağazasına 07.03.2016- 14.05.2016, Mersin mağazasına, 25.04.2016-09.08.2016 tarihleri arasında yük ve malzemelerin taşındığını, ancak davalının Adana mağazasına 07.03.2016-14.05.2016, Mersin mağazasına, 25/04/2016-30/05/2016 tarihleri arasında gerçekleştirilen taşıma hizmetlerinin ücretini ödemediğini, davalı yan ile dava dışı ... arasında yapılan anlaşmaya göre davalının Türkiye genelindeki tüm depo ve mağazalarındaki yük ve malzemelerin taşınması işini dava dışı ...’in üstlendiğini, dava dışı ...’in bu anlaşmaya dayanarak bir ay içinde yapılacak seferlere karşılık olarak müvekkiline aylık 4.500,00 TL + KDV ödeyeceğini, bu duruma rağmen Mart, Nisan ve Mayıs aylarında gerçekleştirilen nakliye hizmeti ile ilgili olarak dava dışı ...’den herhangi bir ücretin tahsil edilmediğini, Dava dışı ... ile yapılan görüşmede, davalı ... ile aralarındaki sözleşmenin feshedildiğini, Mart, Nisan ve Mayıs aylarına ilişkin nakliye ücretlerinin davalı ...’dan alınamadığının bildirildiğini, bu nedenlerle müvekkilinin taşıma ücretini tahsil edemediğini belirterek, alacağın davalıdan tahsiline, yargılama giderlerinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, savunmasında özetle; müvekkili ile ... arasındaki sözleşmenin fesih tarihine kadar tüm ödemelerin yapıldığını, dava konusu yapılan Mart, Nisan ve Mayıs dönemlerine ait ödemelerin doğrudan ...’e yapıldığını, bu hususa ilişkin ödeme dekontlarının ekte sunulduğunu, dolayısı ile davacının talebinin kabulü halinde müvekkili şirket açısından mükerrer ödeme durumunun ortaya çıkacağını beyan ederek, davanın reddine ve yargılama giderlerinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; "...Davalı ile dava dışı ... aralarındaki sözleşme nedeniyle taşıma işi yapılmış olup, taşınan malın karşılığının alınmaması iddiasının akitler arasında yapılacak olması davacının kayıtlara yansıyan fiili taşımasının kendi adına yapıldığı ve kendi adına alacağının doğumunun ispatlanması noktasında eksik kaldığı, Haksız olarak taşıma bedelinin ödenmemesi yönündeki nedensiz zenginleşme taleplerinin dava dışı firmadan talep edilebileceği , Bu nedenle davalı tarafa husumet yöneltilemeyeceği anlaşıldığından..." gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesi gerekçeli kararında davalı firmanın ticari defterlerine itibar edilerek hüküm kurulduğunu, ancak davalı firmanın ticari defterlerinin, usulüne uygun tutulmadığının sundukları belgelerle açıkça ortaya çıktığını, bu nedenle davalı firmanın ticari defterlerine itibar edilmemesi gerektiğini, TTK'nın 64. maddesi uyarınca tüm ticari defterlerin eksiksiz olarak tutulmasının zorunlu olduğunu, ticari defterlerin bir kısmının tutulmamış olması halinde, tutulan ticari defterler tacirin lehine değil, sadece aleyhine delil olarak kullanılacağının Yargıtay kararları ile de vurgulandığını, Davalının ticari defterlerinin usulüne uygun tutulmadığı sonucu ortaya çıktığına göre hükme esas alınmaması gerektiğini, ancak mahkemenin gerekçeli kararda, davalı firmanın ticari defterlerine itibar ederek buna göre hüküm kurduğunu, Müvekkilinin hem davalı firma ile hem de dava dışı ... Unvanlı firma ile ticari ilişkisi olduğunu, müvekkilin fiili taşıyıcı olarak gerçekleştirdiği işbu taşımada, davalı ...'nun hem gönderen hem de gönderilen olduğunu, TTK'nın 870, 871 ve devamı maddeleri gereğince taşıyıcının gerçekleştirdiği taşıma karşılığında, gönderen ve gönderilen taşıma ücretini ödemekle yükümlü olup, bu nedenle hem davalı firma hem de dava dışı ...'in sorumlu olduğunu, Bilirkişi raporu ile de sabit olduğu üzere, dava dışı ...'in davalı firmadan alacaklı durumda olduğunu, davalı firmanın ödemekle yükümlü olduğu ücreti dava dışı ...'e ödemediğinden davanın kabulü gerektiğini, Dava dışı ...'in şu an borca batık halde olduğunu, ancak borca batık hale gelmeden önce dava dışı ...'in müvekkili davacıya ödeme yapmamasının nedeni ise davalı ...'nun dava dışı ... Lojistiğe ödeme yapmaması olduğunu, daha sonraki süreçte ise dava dışı ... borca batık hale geldiğini, bu nedenle davalı ...'nun sebepsiz zenginleşeceğinin açık olduğunu, Bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesiniistemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, yurt içi eşya taşımasından kaynaklanan taşıma ücreti alacağının tahsili istemiyle açılmış bir alacak davasıdır. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiş; karara karşı, davacı vekilince, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK'nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Davacı vekili tarafından, dava dışı ... Ltd. Şti. ile müvekkili arasında taşıma hizmet sözleşmesi imzalandığını, yine dava dışı ... Ltd. Şti. İle davalı arasında da taşıma sözleşmesi imzalandığını, buna göre müvekkilinin 2016 yılı Mart, Nisan ve Mayıs aylarında davalının Adana ve Mersin illeri mağazalarına fiili taşımanın gerçekleştirilmesine rağmen, taşıma ücretinin dava dışı ... Ltd. Şti. tarafından ödenmediğini, ... Ltd. Şti. tarafından davalı ile aralarındaki sözleşmenin feshedildiği gerekçesiyle davalı yanca kendilerine ödeme yapılamadığını bildirildiğini, fiili taşıyıcı müvekkilinin alacağından davalının da sorumlu olduğunu ileri sürerek eldeki alacak davasını açmıştır. Davacı ile dava dışı ... Ltd. Şti. Arasında taşıma hizmet sözleşmesi bulunduğu, yine dava dışı ... Ltd. Şti. İle davalı arasında sözleşme ilişkisi bulunduğu, buna göre davacı ve davalı arasında taşıma hizmet sözleşmesi bulunmadığı hususları ihtilafsızdır. Davacı, dava dışı şirket ile arasındaki sözleşme uyarınca davalıya taşıma hizmeti verildiğini, bu nedenle kendi sözleşme tarafı olan ... Ltd. Şti. tarafından ödemesi yapılmayan taşıma ücretinden davalının da sorumlu olduğunu ileri sürmektedir. Ancak davacı ile dava dışı ... Ltd. Şti. arasında imzalanın sözleşme kapsamında taşıma ücretinden davalının sorumlu olacağına dair davalının katılımıyla düzenlenmiş bir hüküm bulunmadığı gibi, dava dışı ... Ltd. Şti. ile davalı arasında imzalanan sözleşme ve protokollerde de buna ilişkin bir hüküm bulunmadığı anlaşılmaktadır. Sözleşmelerin nispiliği ilkesi de dikkate alındığında, davacının verdiği taşıma hizmeti nedeniyle ücret alacağından, kendi sözleşme tarafı olan ... Ltd. Şti.'nin sorumlu olacağı, davalının sorumlu görülemeyeceği gerekçesiyle kurulan hüküm isabetlidir. Diğer taraftan, davalının yük alıcısı olduğu durumlarda da TTK'nın 781. maddesi uyarınca taşıma ücretinden sorumlu olacağına dair bir taşıma sözleşmesi sunulmadığından, davacı vekilinin TTK'nın 870-871 vd. maddeleri dayanak gösterilerek ileri sürülen aksi yöndeki istinaf nedenleri de yerinde görülmemiştir. Açıklanan bu gerekçelerle, HMK'nın 353/1.b1. maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan istinaf incelemesi sonucunda, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-HMK'nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, 2-Davacı vekili tarafından yatırılan istinaf başvuru ve peşin harçlarının Hazineye irad kaydına; bakiye 14,90 TL istinaf karar harcının davacıdan tahsiline, Hazineye gelir kaydına, 3-Davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerlerinde bırakılmasına, 4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine, 5-Dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair; HMK'nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi. 18.11.2021
KANUN YOLU: HMK'nın 362/1.a maddesi uyarınca, dava konusunun değerine göre karar kesindir.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi