
Esas No: 2021/274
Karar No: 2021/324
Karar Tarihi: 24.03.2021
Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu 2021/274 Esas 2021/324 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2021/274
Karar No : 2021/324
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı - … (… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : ... Özel Güvenlik ve Koruma Hizmetleri Limited Şirketi - … Özel Güvenlik ve Eğitim Hizmetleri Limited Şirketi İş Ortaklığı
İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından 2016 yılının Ocak ilâ Haziran, Ekim ve Aralık dönemleri için ihtirazi kayıtla verilen düzeltme beyannamesi üzerine, ihtirazi kaydın kabul edilmemesi suretiyle tahakkuk eden katma değer vergisi, hesaplanan gecikme faizi ve %50 oranında kesilen vergi ziyaı cezasının kaldırılması istemiyle dava açılmıştır.
... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararı:
Beyanname verme süresi geçtikten sonra ihtirazi kayıtla düzeltme beyannamesi verilmesi üzerine tesis edilen ve incelenebilir nitelikte olmayan tahakkuk işlemlerine karşı açılan davanın esasının incelenmesine olanak bulunmamaktadır.
Öte yandan, katma değer vergisi düzeltme beyannamelerinin yasal süresinden sonra verildiği ve bu haliyle verginin süresinde tahakkuk ettirilememesi nedeniyle vergi ziyaı cezası kesilmesinin 213 sayılı Kanun'un 341. maddesi gereğince yerinde olduğu görüldüğünden davanın uyuşmazlık konusu dönemlere ilişkin olarak kesilen vergi ziyaı cezalarına yönelik kısmında da hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
Vergi mahkemesi bu gerekçeyle davanın vergi ziyaı cezasına ilişkin kısmının reddine; katma değer vergisi ve gecikme faizine ilişkin kısmının incelenmeksizin reddine karar vermiştir.
Davacının istinaf istemini inceleyen ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararı:
Vergi dairelerinin, beyanların düzeltilmesine yönelik müeyyideli yazıları üzerine mükellefler tarafından ihtirazi kayıtla verilen düzeltme beyannameleri esas alınarak yapılan vergi tarhiyatlarına ve kesilen cezalara karşı açılan davaların esası incelenmeden reddedilmeleri nedeniyle mülkiyet hakkının ihlal edildiği iddiasıyla yapılan bireysel başvurular üzerine Anayasa Mahkemesi 27/02/2019 tarih ve B.No:2015/15100 sayılı kararıyla başvurucuların mülkiyet haklarına yapılan müdahalenin ölçüsüz olduğu gerekçesiyle Anayasanın 35. maddesinde güvence altına alınan mülkiyet hakkının ihlal edildiğine karar vermiştir.
Bu durumda; 2577 sayılı Kanun'un 20. maddesi uyarınca davalı idarece belirtilen ve davacıya ihtilaflı faturaları düzenleyenler hakkında tanzimli vergi tekniği raporları getirtilerek ve davacıdan da iddialarını ispat edici bilgi belgeler temin edilerek (ödeme makbuzu, sevk irsaliyesi, tahsilata ilişkin belgeler vs.) bir değerlendirme yapılarak vergi mahkemesince işin esasının incelenmesi suretiyle yeniden bir karar verilmesi gerekmektedir.
Vergi Dava Dairesi bu gerekçeyle davacının istinaf istemini kabul ederek vergi mahkemesi kararını kaldırdıktan sonra 2577 sayılı Kanun'un 45. maddesinin beşinci bendi uyarınca dosyanın Vergi Mahkemesine gönderilmesine kesin olarak karar vermiştir.
Davalının temyiz istemini inceleyen ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:..., T.No: ... sayılı kararı:
Temyize konu karar 2577 sayılı Kanun'un 45. maddesinin beşinci bendi uyarınca kesin olarak verilen ve temyiz edilebilecek kararlar arasında sayılmayan karar olduğundan temyiz kanun yoluna başvurulamayacağı açıktır.
Vergi Dava Dairesi temyiz istemini bu gerekçeyle reddetmiştir.
Davalının temyiz istemini inceleyen Danıştay Üçüncü Dairesinin 14/11/2019 tarih ve E:2019/6779, K:2019/6300 sayılı kararı:
İhtirazi kayıtla verilen düzeltme beyannameleri üzerine tahakkuk eden vergi, gecikme faizi ve kesilen vergi ziyaı cezalarına karşı açılan davayı; vergi ziyaı cezası yönünden reddeden, tahakkuk işlemleri yönünden ise incelenmeksizin reddeden vergi mahkemesinin kararı, ilk inceleme üzerine veya görevsiz ya da yetkisiz mahkeme tarafından yahut reddedilmiş ya da yasaklanmış hakim tarafından bakılmış bir davada verilmiş bir karar olmadığından, söz konusu kararda istinaf aşamasında tespit edilen maddi veya hukuki eksikliğin, 2577 sayılı Kanun'un 45. maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca, Vergi Dava Dairesince tamamlanarak davanın sonuçlandırılması gerekmektedir.
Daire bu gerekçeyle kararı bozmuştur.
... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı ısrar kararı:
Hukuk devletinin bir ilkesi olan Kanuni hakim (doğal yargıç) güvencesi, "kanuni, bağımsız ve tarafsız bir mahkeme önünde yargılanma" hakkının temelini oluşturmaktadır.
İlk derece yargı yerince, yani davanın kanuni hakimi tarafından hiç hüküm kurulmamış bir konuda, istinaf merciince esastan bir karar verilmeyip mahkeme kararı kaldırılarak dosyanın mahkemesine iadesine karar verilmesi kanuni hakim güvencesinin bir gereğidir. Aksi düşüncenin kabulü, yani hiç hüküm kurulmamış bir konuda mahkeme kararı kaldırılarak ilk derece mahkemesi yerine istinaf mercii tarafından hüküm kurulması halinde, eğer dava konusu bakımından temyiz yolu kapalı bir uyuşmazlık söz konusu ise taraflar, kanunda öngörülmeyen bir şekilde kanuni hakim güvencesini kaybedeceği gibi yapılan yargılama da tek dereceli yargılamaya dönüşmüş olacaktır.
İlk derece yargı yerince, yani davanın kanuni hakimi (doğal yargıcı) tarafından hiç hüküm kurulmamış bir konuda, istinaf merciince esastan bir karar verilmeyip mahkeme kararı kaldırılarak dosyanın mahkemesine iadesine karar verilmesi, Anayasa'nın 37. maddesi hükmünde korumaya alınan kanuni hakim güvencesinin ve kanun koyucu tarafından İdari Yargılama Usulü Kanunu'nda öngörülmüş bulunan dereceli yargılama sisteminin bir gereğidir.
Bu durumda, davacı adına tahakkuk eden vergi, hesaplanan gecikme faizi ve kesilen vergi ziyaı cezasının hukuka uygun olup olmadığı hakkında esas yönünden yapılacak inceleme ve değerlendirmede varılacak sonuca göre vergi mahkemesince yeniden karar verilmelidir.
Vergi Dava Dairesi bu ek gerekçeyle vergi mahkemesi kararının kaldırılarak dava dosyasının mahkemesine gönderilmesi yönünde ısrar etmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davaya konu vergi, gecikme faizi ve vergi ziyaı cezasında hukuka aykırılık, temyize konu kararda ise hukuka uygunluk bulunmadığı belirtilerek ısrar kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Cevap verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … DÜŞÜNCESİ: Bölge idare mahkemesinin, ilk derece mahkemesi kararını kaldırdıktan sonra yeniden bir karar vermeksizin dosyanın ilgili ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verebileceği istisnai haller, 2577 sayılı Kanun'un 45. maddesinin beşinci fıkrasında sınırlı olarak sayılmıştır. Uyuşmazlıkta, anılan fıkrada sayılan istisnai hallerden herhangi birinin bulunmaması karşısında, ilk derece mahkemesi kararında tespit edilen maddi ve/veya hukuki eksikliğin anılan Kanun'un 45. maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca bölge idare mahkemesince tamamlanarak yeniden bir karar verilmesi gerektiğinden, temyize konu kararın bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunca Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
İLGİLİ MEVZUAT :
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun, 28/06/2014 tarih ve 29044 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 6545 sayılı Türk Ceza Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 19. maddesiyle değişik 45. maddesinin üçüncü fıkrasında, bölge idare mahkemesinin, yaptığı inceleme sonunda ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulursa istinaf başvurusunun reddine karar vereceği, karardaki maddi yanlışlıkların düzeltilmesi mümkün ise gerekli düzeltmeyi yaparak aynı kararı vereceği; dördüncü fıkrasında, bölge idare mahkemesinin ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulmadığı takdirde istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vereceği ve bu halde bölge idare mahkemesinin işin esası hakkında yeniden bir karar vereceği; beşinci fıkrasında ise bölge idare mahkemesinin, ilk inceleme üzerine verilen kararlara karşı yapılan istinaf başvurusunu haklı bulduğu ve davaya görevsiz veya yetkisiz mahkeme yahut reddedilmiş veya yasaklanmış hâkim tarafından bakılmış olması hallerinde, istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vererek dosyayı ilgili mahkemeye göndereceği ve bölge idare mahkemesinin bu fıkra uyarınca verdiği kararların kesin olduğu hükme bağlanmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Belirtilen düzenlemeler uyarıca bölge idare mahkemesinin, ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulmadığı takdirde kural olarak istinaf başvurusunu kabul ederek ilk derece mahkemesi kararını kaldırdıktan sonra ilk derece mahkemesi kararındaki maddi ve/veya hukuki eksiklikleri tamamlayarak işin esası hakkında yeniden bir karar vermesi gerekmektedir.
2577 sayılı Kanun'un 45. maddesinin beşinci fıkrasında ise bu kuralın istisnalarına yer verilmiştir. Anılan hükme göre, bölge idare mahkemesinin, ilk inceleme üzerine verilen kararlara karşı yapılan istinaf başvurusunu haklı bulması ve davaya görevsiz veya yetkisiz mahkeme yahut reddedilmiş veya yasaklanmış hâkim tarafından bakılmış olması hallerinde, istinaf başvurusunu kabul ederek ilk derece mahkemesi kararını kaldırdıktan sonra yeniden bir karar vermeksizin dosyanın ilgili ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermesi gerekmektedir.
İncelenen dosyada, ilk derece mahkemesince, davanın vergi ziyaı cezası yönünden reddine, tahakkuk eden vergi ve hesaplanan gecikme faizi yönünden ise incelenmeksizin reddine karar verilmiştir. Uyuşmazlıkta, 2577 sayılı Kanun'un 45. maddesinin beşinci fıkrasında istisnai olarak sayılmış olan hallerden herhangi birinin bulunmaması karşısında, ilk derece mahkemesi kararında tespit edilen maddi ve/veya hukuki eksikliğin anılan Kanun'un 45. maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca bölge idare mahkemesince tamamlanarak yeniden bir karar verilmesi gerekmektedir.
Bu nedenle, bölge idare mahkemesince, ilk derece mahkemesi kararı kaldırıldıktan sonra yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesi yolunda verilen temyize konu kararın yargılama usulü kurallarına aykırılık teşkil ettiği sonucuna varılmıştır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1- Davalının temyiz isteminin KABULÜNE,
2- ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı ısrar kararının BOZULMASINA,
3- Yeniden verilecek kararda karşılanacağından, yargılama giderleri hakkında hüküm kurulmasına gerek bulunmadığına,
24/03/2021 tarihinde oyçokluğuyla kesin olarak karar verildi.
X - KARŞI OY:
Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçe karşısında ısrar kararının bozulmasını gerektirecek nitelikte bulunmadığından, istemin reddi gerektiği oyu ile karara katılmıyoruz.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
