MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 29.04.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi ve hisse oranının düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 20.06.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı idare vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı, ... köyü 135 parsel numaralı taşınmazın tapu kaydında “... kızı, ...” şeklinde yazılan kimlik bilgilerinden, isminin “...” olarak düzeltilmesini ve hisse oranlarının tevhidini istemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü davalı idare vekili temyiz etmiştir.
Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet veya diğer hak sahiplerinin isim, soy isim, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur.
Tapuda isim düzeltilmesi davalarında amaç tapudaki kayıtların, nüfus kayıtlarına uygun hale getirilmesidir.
Somut olayda; dava konusu parselin tapulama tutanağında özetle, “…taşınmazın ... oğlu, ...’e ait iken bu yerini 1950 yılında haricen bedeli mukabilinde ... oğlu, ... ...’a sattığı ve adı geçen bu yerini oğulları ile birlikte ... Asliye Hukuk mahkemesinin 1975/415 esas sayılı dosyada tescil davası mevcut olduğundan miktarı ve maliki hükmen tayin edilmek üzere davalı olarak bırakıldığı…” belirtilerek 04.10.1977 tarihinde tespit gördüğü anlaşılmaktadır. 135 sayılı parselin dayanağı ... Kadastro mahkemesinin 1995/61-56 E. K. sayılı ilamından ise; taşınmazın 14 pay itibar edilerek, 7 payı ... eşi ... ..., 1 payı ... oğlu, ... ..., 1 payı ... oğlu, ... ..., 1 payı ... oğlu, ... ..., 1 payı ... oğlu, ... ..., 1 payı ... oğlu, Ali ..., 1 payı ... oğlu, ... ..., 1 payı ... kızı, ... adına tesciline karar verildiği görülmektedir.
Getirtilen nüfus aile kaydından da, ... köyü, cilt: 46, hane:12 ve BSN:39’da nüfusa kayıtlı ... ve ...’dan olma, 20.09.1936 doğumlu ... ...’ın aynı yer BSN:15’de kardeşi olarak görünen aynı T.C. numaralı mükerrer kaydının olduğu ayrıca BSN:25’de “... ve ... kızı, 02.02.1954 doğumlu ... ...” adında kardeşinin olduğu görülmektedir.
Mahkemece yapılan araştırma ve incelemeler hüküm kurmaya yeterli değildir.
Bu durumda mahkemece ... ilçesi, ... köyü, cilt: 46, hane:12’deki nüfus kayıtlarındaki çelişkili hususlar ilgili nüfus müdürlüğünden sorulmalı, dava konusu taşınmazın tapu kütüğünde 7/14 pay maliki ... ... ile 1/14 pay maliki ... oğlu, ... ...’ın paylarının intikaline ilişkin 29.08.2006 tarihli ve 2275 yevmiye numaralı resmi işleme dayanak veraset ilamı getirtilmeli ve ... köyü, cilt: 46, hane:12, BSN:25’de nüfusa kayıtlı “... kızı, ... ...” ile tapu kayıt maliki görünen “... kızı, ...” arasında irtibat bulunup bulunmadığı araştırmalıdır.
Bu araştırmalar sonucu hala kesin bir kanaat oluşmamış ise, keşif yapılarak tanıklar ve bilirkişiler de taşınmaz başında dinlenerek bir karar verilmesi gerekir. Eksik inceleme ve araştırma sonucu mülkiyet nakline sebep olacak şekilde hüküm tesisi doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı idarenin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 07.02.2012 gününde oybirliği ile karar verildi.