Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/10752
Karar No: 2022/4231
Karar Tarihi: 27.04.2022

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/10752 Esas 2022/4231 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2021/10752 E.  ,  2022/4231 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : 6292 Sayılı Kanun Gereğince Yapılan Satış Sonucu Oluşan Tapu Kaydının İptali Ve Tescil
    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasında ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen dava sonucunda verilen hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş olup, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, aynı Dairenin ek kararıyla davacı vekilinin temyiz talebi reddedilmiş olup, bu kez davacı vekili tarafından Bölge Adliye Mahkemesi ek kararı ve hükmü temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    ... İli Kerpez İlçesi Erenköy Mahallesi çalışma alanında bulunan 6807 ada 6 parsel sayılı 494,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmazın 1/2 payı 19.06.2017 tarihinde ...'ya; 1/2 payı ise 29.06.2017 tarihinde ...'a 6292 sayılı Kanun gereğince satılarak tapuda bu kişilerin adına kayden intikal ettirilmiştir.
    Davacı ..., 14.05.2018 tarihinde, lehine kullanıcı şerhi verilip bilahare 6292 sayılı Kanun uyarınca satın aldığı 4807 ada 5 parsel sayılı taşınmazın zeminde 468,00 m2 olarak kullanıldığı halde sehven 403,00 m2 yüzölçümlü olarak tespit edildiğini, eksik kısmın ise taşınmaza komşu 4807 ada 6 parsel sayılı taşınmazda kaldığını ileri sürerek iddiasına konu kısmın tapu kaydının iptali ile adına kayıtlı 4807 ada 5 parsel sayılı taşınmaza eklenmesi, bu talebin yerinde görülmemesi halinde ise iddiasına konu kısmın tapu kaydının iptali ile Hazine adına tapuya kayıt ve tescili ve bu yolla oluşan tapu kaydının beyanlar hanesine lehine kullanıcı şerhi verilmesi istemiyle dava açmıştır.
    Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmiş; hükmün davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesince davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nin 353/(1)-b-1.maddesi gereğince esastan reddine, HMK'nin 353/(1)-b.2 maddesi uyarınca davanın yeniden esasına ilişkin olarak karar verilmesine, davanın reddine karar verilmiş; iş bu kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine aynı Dairenin 18.07.2019 tarihli ek kararıyla davacı vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiş, bu kez davacı vekili tarafından ek karar temyiz edilmiştir.
    Dava, 6292 sayılı Kanun uyarınca satışı yapılan taşınmaza yönelik tapu iptali ve tescil isteğine yöneliktir.
    1. Anayasanın 36. maddesinin 1. fıkrası uyarınca herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı ve davalı olarak iddia ve savunma ile ... yargılanma hakkına sahiptir. Mahkemeye erişim ..., Anayasanın 36. maddesinde güvence altına alınan hak arama özgürlüğünün bir unsurudur. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. maddesinde de herkesin kişisel hak ve yükümlülükleriyle ilgili her türlü iddiasını mahkeme önüne getirme ... güvence altına alınmıştır. Buna göre, mahkeme kararlarına karşı kanun yolu başvurusunda bulunma ..., ... yargılanma ... kapsamındadır.
    28.07.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 22.07.2020 tarihli ve 7251 sayılı Kanun’un 53. maddesi ile 3402 sayılı Kanun’a eklenen Ek 6. maddesi ile "Kadastro Mahkemesinin veya otuz günlük askı ilan süresinden sonra, kadastro öncesi nedene dayalı olarak açılan davalarda genel mahkemelerin verdiği kararlar ile orman kadastrosuna ilişkin davalarda bu mahkemelerce verilen kararlara karşı, miktar ve değere bakılmaksızın 12.1.2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun'u hükümlerine göre istinaf veya temyiz kanun yoluna başvurulabilir." hükmü getirilmiştir. Hükmün gerekçesinde belirtildiği üzere, bu madde ile söz konusu davaların miktar veya değerine göre istinaf veya temyiz yoluna tabi olup olmadığıyla ilgili uygulamada oluşan tereddütlerin giderilmesi amaçlanmıştır.
    Yukarıda açıklandığı üzere Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ile güvence altına alınan ... yargılanma ... kapsamındaki mahkeme kararlarına karşı kanun yolu başvurusunda bulunma ..., hukuk güvenliği ile hukuki belirlilik ilkesi, 28.07.2020 tarihli ve Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 22.07.2020 tarihli ve 7251 sayılı Kanun’un 53.maddesi ile 3402 sayılı Kanun’a eklenen Ek 6. maddesi karşısında, tereddüte yol açan usul kurallarının hakkaniyete halel getirecek kadar aşırı şekilci olarak uygulanmaması ve adalet duygusunun rencide edilmemesi gerektiği de gözetildiğinde, ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesinin 29.05.2019 tarihli ve 2019/127 Esas, 2019/335 Karar sayılı kararına karşı temyiz yoluna başvurulabileceği kabul edilmelidir.
    Bu açıklamalar doğrultusunda, ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesinin 18.07.2019 tarihli ve 2019/127 Esas, 2019/335 Karar sayılı ek kararı usul ve yasaya aykırı olduğundan, ek kararın kaldırılmasına karar verilerek esas yönünden temyiz incelemesi yapılmıştır.
    2.a. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, yapılan yargılama ve uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere, hukuki ilişkinin nitelendirmesine ve çekişmeli taşınmazın davalı ... ve ... adlarına tesciline esas olan hukuki işlem 6292 sayılı Kanun uyarınca Hazinenin satışına dayanan idari işlem olup, Hazinenin satış işlemi ortadan kaldırılmadıkça, başka bir ifade ile idari işlem niteliğindeki Hazinenin satışı idarece geri alınmadıkça ya da idari yargıda iptal edilmedikçe davalılar adına oluşan tapu kaydının yolsuz tescil olarak nitelendirilemeyecek olmasına göre aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    2.b. Bölge Adliye Mahkemesi tarafından, istinaf istemiyle önüne gelen dosya ve karar bir bütün olarak değerlendirilerek, HMK’nin 353/(1)-b maddesinde yer alan “b) Aşağıdaki durumlarda davanın esasıyla ilgili olarak; 1. İncelenen mahkeme kararının usul veya esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığı takdirde başvurunun esastan reddine, 2. Yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı takdirde veya kararın gerekçesinde hata edilmiş ise düzelterek yeniden esas hakkında, 3. Yargılamada bulunan eksiklikler duruşma yapılmaksızın tamamlanacak nitelikte ise bunların tamamlanmasından sonra yeniden esas hakkında, duruşma yapılmadan karar verilir” düzenlemesi uyarınca, davanın hangi kısmı ile ilgili olursa olsun, istinaf isteminin kısmen kabulüne karar verilerek yeniden hüküm kurulması gereken hallerde, İlk Derece Mahkemesi kararının tamamen kaldırılması ve hükmün tamamen yeniden kurulması gerekir. Aksi halde, aynı dosyada infazı kabil birden fazla kararın ortaya çıkması tehlikesine ve HMK’nin 297 ile 359. maddelerine aykırı olarak infazda tereddüte sebebiyet verilecektir. Keza, İlk Derece Mahkemesi kararı hakkında kısmen esastan red, kısmen kabul verilip, sadece kabul olunan kısım yönünden kararın kaldırıldığı hallerde, böyle bir kararın bozulması durumunda bozma sonrası davaya bakacak mahkeme konusunda da belirsizlik ortaya çıkabilecektir.
    Somut olayda; Bölge Adliye Mahkemesince, HMK’nin 353/(l)-b.2 maddesi çerçevesinde davacı vekilinin istinaf başvurusu kabul edildiğine ve bu kapsamda hükmün gerekçesi değiştirilerek karar verildiğine göre, hüküm yerinde, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 16.11.2018 tarihli ve 2018/222 Esas, 2018/441 Karar sayılı ilamının HMK’nin 353/(l)-b.2 maddesi gereğince ortadan kaldırılmasına karar verilip yeniden hüküm kurulması gerekirken, davacı vekilinin istinaf başvurusu esastan reddedilip, çelişkiye neden olacak şekilde İlk Derece Mahkemesinin kararının kaldırılmasına karar verilmesi bozmayı gerektirmekle birlikte İstinaf Mahkemesince tüm unsurlarıyla yeniden esas hakkında hüküm kurulması karşısında bu çelişkinin giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesinin 18.07.2019 tarihli ek kararının kaldırılmasına, (2.a.) nolu bentte yazılı nedenlerle davacı vekilinin 29.05.2019 tarihli karara yönelen sair temyiz itirazlarının reddine; (2.b.) nolu bentte yazılı nedenlerle davacı vekilinin 29.05.2019 tarihli karara yönelen temyiz itirazları kısmen yerinde görüldüğünden kabulü ile ... Bölge Adliye Mahkemesi (8.) Hukuk Dairesinin 29.05.2019 tarihli ve 2019/127 Esas, 2019/335 Karar sayılı kararının hüküm fıkrasının (A), (1), (2), (3) ve (B) numaralı bentlerinin hüküm yerinden çıkarılarak, (A) bendi olarak; "... Davacı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulüne...", (B) bendi olarak ise; "...... 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 16.11.2018 tarihli ve 2018/222 Esas, 2018/441 Karar sayılı kararının HMK'nin 353/(1)-b.2 maddesi gereğince kaldırılmasına, yeniden esasa ilişkin olarak aşağıdaki şekilde karar verilmesine..." ibarelerinin yazılmasına ve hükmün DÜZELTİLMİŞ BU ŞEKLİ İLE ONANMASINA, dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin ise Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 27.04.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi