
Esas No: 2020/6929
Karar No: 2021/1458
Karar Tarihi: 29.03.2021
Danıştay 10. Daire 2020/6929 Esas 2021/1458 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2020/6929
Karar No : 2021/1458
KARARIN DÜZELTİLMESİNİ
İSTEYEN (DAVACI) : Tasfiye Halinde ... Bilgisayar Sistemleri A.Ş.
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVALI) : ... Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN ÖZETİ : Danıştay Onuncu Dairesince verilen 08/09/2020 tarih ve E:2020/1296, K:2020/2852 sayılı kararın, davacı tarafından bozmaya ilişkin kısmının 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değişik 54. maddesi uyarınca düzeltilmesi istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı Şirket tarafından, 2006 yılında bandrolsüz cihaz satıldığından bahisle 3093 sayılı Türkiye Radyo-Televizyon Kurumu Gelirleri Kanunu'nun 6. maddesi uyarınca tesis edilen 2.109.404,90 TL idari para cezasına ilişkin ... tarih ve ... sayılı ihbarnamenin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 28/01/2019 tarih ve E:2018/2759, K:2019/222 sayılı bozma kararına uyan ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararıyla; 3093 sayılı Kanun'un TRT bandrolüne tabi olan cihazlardan hangi oranda bandrol ücreti alınacağını düzenleyen 4. maddesinde bandrol ücretinin, cihazın satış bedeli üzerinden belli bir yüzde hesaplanmak suretiyle belirleneceğinin hükme bağlandığı görüldüğünden, Kanun'un 4. ve 6. maddeleri birlikte değerlendirildiğinde, cihazın bandrol ücreti tutarının iki katının, her durumda satış bedelinin altında bir bedel olacağı, bu haliyle değişen 6. maddenin davacı lehine olduğu anlaşılmakla, dava konusu işlem tarihinde cihazların bandrolsüz satışını yapan imalatçı veya ithalatçıya bandrolsüz satış bedeli kadar idari para cezası öngörülmesine rağmen 7033 sayılı Kanun ile cihazların satış bedelinin belli bir kısmı olan bandrol ücretinin iki katı tutarının, davacı lehine olduğundan dava konusu işlemde hukuka uygunluk görülmediği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Daire kararının özeti: Davalı idarenin temyiz başvurusu üzerine Danıştay Onuncu Dairesinin 08/09/2020 tarih ve E:2020/1296, K:2020/2852 sayılı kararıyla, 3093 sayılı Kanun'un 6. maddesinde yapılan değişiklik göz önüne alındığında, bir idari yaptırım olan idari para cezalarında, cezanın kaldırılması ya da miktarının azaltılması yönündeki bir kanuni değişikliğin cezanın muhatabı bakımından lehe olduğu ve uygulanması gerektiği; dava konusu ihbarname ile istenilen kamu alacağının tahsili amacıyla davacı hakkında düzenlenen ödeme emrinin iptali istemiyle açılan davada, Dairemizin 27/12/2018 tarih ve E:2018/3889, K:2018/4275 sayılı bozma kararı uyarınca davalı idareden ara kararla ödeme emrine konu alacağın tespiti yönünden cihazlara ödenecek TRT bandrol bedelinin miktarının sorulduğu, ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesinin ... tarih ve E: ..., K:... sayılı kararıyla, ara karara cevaben idarece bildirilen 233.416,90 TL TRT bandrol bedelinin iki katına tekabül eden 466.833,80 TL'lik kısmı yönünden davanın reddine, kalan 1.642.571,10 TL'lik kısmının ise iptaline karar verildiği; buna göre, dava konusu ihbarnameye dayanılarak düzenlenen ödeme emrinin iptali istemiyle açılan davanın yargılamasında, Mahkemece verilen ara karar cevabı (bir sureti dosya içine alınmıştır) dikkate alınarak verilen karar göz önünde tutulduğunda, ihbarname ile istenilen idari para cezasının iptaline ilişkin bakılmakta olan davada, dava konusu işlemin 233.416,90 TL TRT bandrol bedelinin iki katına tekabül eden 466.833,80 TL'lik kısmı yönünden davanın reddine, kalan 1.642.571,10 TL'lik kısmının iptaline karar verilmesinin usul ve hukuka uygun olacağı değerlendirmesiyle, dava konusu işlemin (ihbarnamenin) tümüyle iptaline karar verilmesinde hukuki isabet bulunmadığı gerekçesiyle temyize konu kararın kısmen onanmasına, kısmen bozulmasına karar verilmiştir.
KARAR_DÜZELTME
TALEP_EDENİN_İDDİALARI : Davacı tarafından, idari para cezası ihbarnamesinin bandrolsüz cihaz satışı yapıldığı tespitlerine dayanmasına karşın söz konusu tespitlerin soyut değerlendirmelere dayandığı ve hukuken itibar edilemeyeceği, satışı yapılan bandrole tabi cihazların tamamının bandrol ücretinin ödendiği, iptali istenen ihbarnamenin uygulanması halinde mükerrer bandrol ücreti ödemesine sebep olunacağı, dava konusu işlemin tamamının iptaline yönelik İdare Mahkemesi kararının hukuka uygun olduğu ileri sürülerek Danıştay Onuncu Dairesince verilen kararın bozmaya ilişkin kısmının düzeltilmesi istenilmektedir.
KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Düzeltilmesi istenen kararın usul ve yasaya uygun olduğu, ileri sürülen nedenlerin 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 54. maddesine uymadığı, bu nedenle istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ : Karar düzeltme isteminin incelenmeksizin reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
İLGİLİ MEVZUAT:
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun "Vekalet İlişkileri" başlıklı Dokuzuncu Bölümünde yer alan 513. maddesinde, "Sözleşmeden veya işin niteliğinden aksi anlaşılmadıkça sözleşme, vekilin veya vekalet verenin ölümü, ehliyetini kaybetmesi ya da iflası ile kendiliğinden sona ermiş olur. Bu hüküm, taraflardan birinin tüzel kişi olması durumunda, bu tüzel kişiliğin sona ermesinde de uygulanır." hükmü bulunmaktadır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dava dosyası ve Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi'nin incelenmesinden; davanın açıldığı esnada tasfiye sürecinde olan davacı Şirket hakkında, 04/05/2017 tarihinde gerçekleşen olağanüstü genel kurul toplantısında tasfiyeden dönülmesi yolunda karar alındığı ve alınan kararın, ticaret siciline 25/05/2017 tarihinde tescil edildiği hususunun 31/05/2017 tarih ve 9337 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi'nde ilan edildiği; daha sonra, Şirket genel kurulunca 02/11/2018 tarihinde yapılan toplantıda, davacı Şirket'in tekrar tasfiye edilmesine yönelik alınan kararın, ticaret siciline 18/12/2018 tarihinde tescil edildiği husunun 24/12/2018 tarih ve 9730 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi'nde ilan edildiği; nihai olarak, davacı Şirket genel kurulunun 10/05/2020 tarihli kararı ile devam etmekte olan tasfiye sürecinin tamamlandığının ticaret siciline 10/06/2020 tarihinde tescil edildiği ve davacı Şirket'in tasfiye sonu sebebiyle ticaret sicilinden terkin edildiğinin 12/06/2020 tarih ve 10096 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi'nde ilan edildiği; davacı Şirket vekili olarak hareket eden Av. ...'ün ise Dairemizce temyiz aşamasında verilen kararın bozmaya ilişkin kısmının düzeltilmesi istemiyle tüzel kişiliğin sona erme tarihinden sonra, 12/11/2020 tarihinde başvuru yaptığı anlaşılmaktadır.
Tüzel kişiliğin sona ermesi ile birlikte medeni haklardan yararlanma ehliyetinin de sona erdiğinin kabulü gerektiğinden, davacı şirketin ticaret sicilinden terkin edildiği tarihten itibaren Av. ... ile olan vekalet ilişkisinin de sona erdiği sonucuna ulaşılmaktadır.
Bu durumda; davacı Şirket'in tüzel kişiliğinin sona ermesi ile birlikte vekalet ilişkisi sona eren Av. ... tarafından, davacı Şirket vekili sıfatıyla talep edilen kararın düzeltilmesi isteminin incelenmesine olanak bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Danıştay Onuncu Dairesinin 08/09/2020 tarih ve E:2020/1296, K:2020/2852 sayılı kararının bozmaya ilişkin kısmının düzeltilmesi isteminin incelenmeksizin reddine,
3. Dava dosyasının Mahkemesine gönderilmesine, 29/03/2021 tarihinde oy birliğiyle, kesin olarak karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
