13. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/25355 Karar No: 2019/9149 Karar Tarihi: 30.09.2019
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/25355 Esas 2019/9149 Karar Sayılı İlamı
13. Hukuk Dairesi 2016/25355 E. , 2019/9149 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, kardeşi ile oto galericiliği işini yaptıklarını, ... plaka sayılı aracın 02/11/2009 tarihinde davalılara satıldığını, aracın satış bedeline ilişkin olarak davalıların imzasını taşıyan 31.500,00-TL tutarında bononun düzenlendiğini, senedin vade günü geldiğinde davalılardan ..."in iş yerine gelerek senedi görmek istediğini söyleyince senedin yırtıldığını, sonrasında davalı ..."in 30.000,00-TL yi ödeyeceğini söylediğinden davalının evine gittiklerini ancak davalının burda para ödemediğini, sonrasında bu senedi yırtmaktan dolayı şikayetçi olduğunu ve senet bedelinin davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalılar, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise “bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek yada tüzel kişiyi ifade eder.” şeklinde tanımlanmıştır. Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilebilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gereklidir. Yasada açıklandığı üzere tüketici, bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişidir. Somut uyuşmazlıkta mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş ise de; davacının oto galericiliği işi yaptığı, davalılara araç satımından kaynaklı alacak davası açtığı, dava konusu uyuşmazlığın da söz konusu yasa kapsamında bulunduğu dikkate alındığında, davaya bakmaya tüketici mahkemeleri görevlidir. Görev hususu kamu düzenine ilişkin olup yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Bu durumda mahkemece ayrı bir tüketici mahkemesi var ise görevsizlik kararı verilmesi, yok ise ara kararıyla davaya tüketici mahkemesi sıfatıyla bakılmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. 2-Bozma nedenine göre davalıların temyiz itirazların incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın BOZULMASINA, 2. bent gereğince davalıların temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30/09/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.