
Esas No: 2019/446
Karar No: 2021/1900
Karar Tarihi: 25.11.2021
BAM Hukuk Mahkemeleri Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2019/446 Esas 2021/1900 Karar Sayılı İlamı
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ
...
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
BAŞKAN : ... (...)
ÜYE : ... (...)
ÜYE : .... ... (...)
KATİP : ... (...)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/12/2018
ESAS-KARAR NO :...
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 25/11/2021
YAZILDIĞI TARİH : 26/11/2021
Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, müvekkili şirket tarafından davalıya projeksiyon cihaz ürünleri satıldığını, satışı yapılan ürünlere ve kesilen faturalara itiraz olmadığını, davalının ödeme yapmadığını, Ankara 7. İcra Müdürlüğü ....E sayılı dosya ile alacaklarının tahsili için takip başlattıklarını, itiraz üzerine takibin durdurulduğunu, takipten sonra davalının 14.969,93 TL. ödeme yaptığını, bu bedelin takip miktarından düşülmek suretiyle dava açıldığını ileri sürerek, icra dosyasında 116.982,14TL. asıl alacak için itirazın iptaline, takipten itibaren işleyecek avans faizine ve %20 den aşağı olmamak kaydı ile icra inkâr tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili, dava ve takip dayanağı gösterilen bu belgelerin tek başına borcun varlığı anlamına gelmediğini, yazılı delil olabilmeleri için taraflar arasında sözleşmeye uygun olması gerektiğini, sözleşmeyi değiştirecek nitelikte fatura belge düzenlenemeyeceğini, muhtelif olarak bahsedilen faturaların neler olduğunun belirtilmesi gerektiğini, davacının talep ettiği alacak miktarının anlaşma değerinin çok üstünde olup sözleşmeye uygun olmadığını, davacı şirketin müvekkili şirkete verdiği hizmetin gereği gibi yerine getirilmediğini, malın süresinde teslim edilmediğini, bedelin de sözleşmeye uygun düzenlenmediğini, hizmetin geç sunulmasından kaynaklı gecikme cezaları bulunduğunu, sunulan hizmetin bedelinin müvekkili tarafından ödendiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
Mahkemece, eldeki davada ispat yükünün davacı üzerinde olduğu anlaşılmakta ise de davalı vekilince ödeme iddiasının ileri sürülmesi ile, malların teslim alındığı hususunun davalı tarafça kabul edilmiş olduğu, nitekim, mali müşavir bilirkişi tarafından tanzim edilen ve mahkememizce hükmün oluşturulmasında esas alınan rapor içeriğinde de belirtildiği üzere, malların satışına dair düzenlenen faturalar bakımından davacı ticari defter kayıtları ile davalının kayıtlarının uyuştuğu hal böyle olunca, davacının malların teslim edildiğine dair ispat yükümlülüğünü eldeki davada yerine getirmiş olduğu belirtilerek davanın kabulüne karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf kanun yoluna başvuran davalı vekili tarafından; eksik incelemeye dayalı karar verildiğini bildirmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Takibe konu borçtan davalının sorumlu olup olmadığı uyuşmazlık konusudur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, ticari satıma dayalı fatura alacağının tahsili için başlatılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Ankara 7. İcra Dairesinin ... sayılı dosyasında; Alacaklı-davacı tarafından davalı-borçlu aleyhine 27.10.2016 tarihinde İstanbul 2. İcra Müd.... sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, takip nedeni olarak “Cari hesap alacağı, muhtelif tarihli fatura, ticari defter ve kayıtlar'a” dayanıldığı, 131.952,07 TL asıl alacak + 12.125,41 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 144.077,48 TL alacağın tahsilinin talep edildiği borçlu şirket vekilinin yetki itirazında bulunması nedeni ile takibin Ankara 7. İcra Dairesi .... E. Sayılı dosyasında devam ettiği, 7 örnek ödeme Emri’nin borçlu şirkete 25.11.2016 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekilinin 30.11.2016 tarihli itiraz dilekçesi(borca, faize itirazı) üzerine takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Mahkemece alınan bilirkişi raporunda; 27.10.2016 takip tarihi itibariyle 02.11.2016 tarihli 82.850.44 TL. davalı tarafından tanzim edilen faturanın içeriğinin ve tesliminin ispatlandığı takdirde 34.131,70 TL. davacı alacağının bulunduğu,bu faturanın kabul edilmemesi halinde ise davacının 116.982.14 TL alacağı bulunduğu belirtilmiştir.
Davalı savunmasında davacı şirketin verdiği hizmetin gereği gibi yerine getirilmediğini, malın süresinde teslim edilmediğini, bedelin de sözleşmeye uygun düzenlenmediğini, hizmetin geç sunulmasından kaynaklı gecikme cezaları bulunduğunu, sunulan hizmetin bedelinin müvekkili tarafından ödendiğini bildirdiği, buna göre mahkemece malların teslim edildiğinin kabul edildiği, davalının savunmasını kanıtlamak için yazılı delil sunmamışsa da davalı cevap dilekçesinde yemin delilini bildirmiştir.Davalının kayıtlarında yer alan fiyat farkı faturasının içeriğine yönelik savunmasını kanıtlaması yönünden mahkemece; davalının yemin deliline de dayandığı dikkate alınarak, davalıya karşı tarafa yemin teklif etme hakkı hatırlatılmadan, yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Bu durumda, davalının yemin teklif etme hakkının hatırlatılması suretiyle oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, dava dosyasının kapsamı ile mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri birlikte değerlendirildiğinde; mahkemenin hüküm kurmasını sağlayacak olan tüm esaslı delillerin toplanmamış, mahkemece değerlendirilmemiş olması nedeniyle, davalı yanın istinaf başvurusunun açıklanan nedenlerden ötürü kabulüne, yerel mahkeme kararının 6100 sayılı HMK’nun 353/1-a-6.maddesi uyarınca kaldırılmasına ve dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin,...Karar sayılı ve 25/12/2018 tarihli kararının KALDIRILMASINA,
2-HMK.'nin 353/1-a-6.maddesi uyarınca davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf başvurma harcı dışında alınan istinaf karar ilam harcının istek halinde davalı İADESİNE,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından istinaf kanun yoluna başvuran lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK'nin 362/1-g maddesi gereğince kesin olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu 25/11/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
....NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
"5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur."
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
