Abaküs Yazılım
10. Daire
Esas No: 2019/6646
Karar No: 2021/1476
Karar Tarihi: 30.03.2021

Danıştay 10. Daire 2019/6646 Esas 2021/1476 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2019/6646
Karar No : 2021/1476

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : 1- … … 5- …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN_KONUSU : ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının kabule ilişkin kısmının davalı idare tarafından temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacılardan ...'e İstanbul Bağcılar Eğitim ve Araştırma Hastanesinde 19/06/2013 tarihinde uygulanan BT anjiyografi işlemi esnasında kontrast maddenin damar dışına sızması neticesinde kolunda kalıcı hasar oluştuğu, olayda idarenin hizmet kusuru bulunduğu ileri sürülerek uğranıldığı iddia edilen zarara karşılık ...için 1.000,00 TL maddi ve davacılar için toplam 90.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; dosyada mevcut belgeler ve Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 2. İhtisas Kurulundan alınan bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde, deri ve doku nakli yapılmak suretiyle cerrahi müdahaleye maruz kalan davacılardan ...'in, geçirdiği operasyon sonucunda kolunda kalıcı değişiklikler oluşmasına ilişkin olarak, her ne kadar bilirkişi raporunda, yapılan muayene, konulan tanı ve uygulanan tedavilerin tıp kurallarına uygun olduğu ve ortada herhangi bir tıbbi kusur ya da ihmal bulunmadığı, durumun "komplikasyon" olarak nitelendirildiği belirtilmiş ise de, yapılan incelemede, hastaya BT anjiografi çekimi uygulanması esnasında, damara yüksek basınç ile kontrast madde verildiği için hastanın damarının patladığı, verilen kontrast maddenin cilt altına kaçtığı, hastanın bağ dokusundaki gevşekliğin bu alandaki basıncın düşük olmasına sebep olduğu tespit edildiğine göre, hastaya tanı konulduktan sonra damar cerrahisiyle iş birliği yapılarak hastada bağ dokusu gevşekliği olup olmadığının tespit edilebileceği ve dolayısıyla damarsal problem tanısı konulabileceği, böylece tıbbi müdahaleden önce şüpheci davranılmasının olası riskleri engelleme ihtimalinin bulunduğu, dolayısıyla ortaya çıkan sonuç bakımından deri ve doku nakli yapılmak suretiyle ameliyat olmak zorunda kalan ve geçirdiği operasyon sonucunda kolunda kalıcı değişiklikler oluştuğu sabit olan davacı açısından, tıbbi müdahalede açık bir hata ve kusur tespit edilememekle birlikte sağlık hizmetinin yeterince etkin yürütülmediği ve olayda manevi tazminat koşullarının gerçekleştiği sonuç ve kanaatine varıldığı, gerek davacı ... ve gerekse diğer davacıların bu süreçte yaşadıkları manevi elem ve ızdırabın bir nebze de olsa giderilmesi bakımından manevi tazminata hükmedilmesi gerektiği, öte yandan, oluşan zarar somut olarak ortaya konulmadığı ve maddi tazminat koşullarının dava konusu olayda gerçekleşmediği sonucuna varıldığı gerekçesiyle davacılardan ...'in maddi tazminat talebinin reddine, davacıların manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulü ile davacı ... için 20.000,00 TL, diğer davacılar olan eş ve üç çocuğun her biri için 5.000,00 TL olmak üzere toplam 40.000,00 TL manevi tazminatın idareye başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı idareden alınarak davacılara ödenmesine, fazlaya ilişkin manevi tazminat istemin reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, olayda hizmet kusuru bulunmadığı, bu durumun bilirkişi raporu ile de ortaya konulduğu, davacının damar yapısı ve cilt altı dokusunun özelliğinden dolayı komplikasyon geliştiği, tazminat şartlarının oluşmadığı, aleyhlerine manevi tazminata hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğu, kararın kabule ilişkin kısmının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idarenin temyiz isteminin reddi ile kararın onanması gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, tetkik hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY:
Davacılardan ... kendisinde mevcut takayasu hastalığı nedeniyle İstanbul Bağcılar Eğitim ve Araştırma Hastanesi kalp ve damar cerrahisi polikliniğine müracaat etmiş, kendisinden BT anjiyografi istenmiştir.
19/06/2013 tarihinde yapılan BT anjiyografi işlemi esnasında damar yolundan verilen kontrast maddenin damar dışına sızması neticesinde sol el ve ön kolda ağrı, ödem şikayeti gelişmiş, bunun üzerine davacı aynı gün anılan Hastanenin acil polikliniğine müracaat etmiş, yapılan muayenede sol elde 2. derece yanık, bül (içi sıvı dolu kabarcık), parmaklarda soğukluk, ağrı, el ve kolda ödem tespit edilmiş, operasyon gerekliliği nedeniyle plastik cerrahi servisine yatışı yapılmış, fasiotomi ameliyatı ve sonrasında deri grefti ile defekt onarımı yapılarak 02/07/2013 tarihinde taburcu edilmiştir.
Bunun üzerine davacılar tarafından, 19/07/2013 tarihinde davalı idareye müracaat edilmiş ve ...'e İstanbul Bağcılar Eğitim ve Araştırma Hastanesinde 19/06/2013 tarihinde uygulanan BT anjiyografi işlemi esnasında kontrast maddenin damar dışına sızması neticesinde kolunda kalıcı hasar oluştuğu, olayda idarenin hizmet kusuru bulunduğu ileri sürülerek tazminat talebinde bulunulmuş ve bu talebin zımnen reddi üzerine görülen dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
20/01/1982 tarih ve 17580 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 31. maddesinin 1. fıkrasında, bu Kanun'da hüküm bulunmayan hususlarda; hakimin davaya bakmaktan memnuiyeti ve reddi, ehliyet, üçüncü şahısların davaya katılması, davanın ihbarı, tarafların vekilleri, feragat ve kabul, teminat, mukabil dava, bilirkişi, keşif, delillerin tespiti, yargılama giderleri, adli yardım hallerinde ve duruşma sırasında tarafların mahkemenin sukünunu ve inzibatını bozacak hareketlerine karşı yapılacak işlemler, elektronik işlemler ile ses ve görüntü nakledilmesi yoluyla duruşma icrasında Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümlerinin uygulanacağı; ancak, davanın ihbarının Danıştay, mahkeme veya hâkim tarafından re'sen yapılacağı kurala bağlanmıştır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 27. maddesinin 1. fıkrasında, davanın taraflarının, müdahillerin ve yargılamanın diğer ilgililerinin, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahip olduğu; 61. maddesinin 1. fıkrasında, taraflardan birinin, davayı kaybettiği takdirde, üçüncü kişiye veya üçüncü kişinin kendisine rücu edeceğini düşünüyorsa, tahkikat sonuçlanıncaya kadar davayı üçüncü kişiye ihbar edebileceği; 66. maddesinde ise, üçüncü kişinin, davayı kazanmasında hukuki yararı bulunan taraf yanında ve ona yardımcı olmak amacıyla, tahkikat sona erinceye kadar, fer'î müdahil olarak davada yer alabileceği hükümleri yer almaktadır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bakılan davada, davacılardan ...'in İstanbul Bağcılar Eğitim ve Araştırma Hastanesinde 19/06/2013 tarihinde uygulanan BT anjiyografi işlemi esnasında kontrast maddenin damar dışına sızması neticesinde kolunda kalıcı hasar oluştuğu, olayda idarenin hizmet kusuru bulunduğu iddiasıyla davalı idare aleyhine açılan tam yargı davasında yapılacak yargılama sonucunda idarenin tazmin yükümlülüğünün olduğuna hükmedilmesi halinde davalı idarenin dava konusu olaya ilişkin olarak sorumluluğu olan kişi veya kişilere rücu edebileceği dikkate alındığında bu kişilerin menfaatlerinin etkileneceği açıktır.
Bu itibarla; yukarıda belirtilen Kanun hükümlerinde öngörülen davanın ihbarı için geçerli koşulların oluştuğu anlaşılmakta olup, Mahkemece, esastan yeniden karar verilirken dava konusu olayda idare ile arasında rücu ilişkisi doğabilecek kişi veya kişilerin tespit edilerek davanın res'en ilgililere ihbar edilmesi gerektiğinden bu husus gözetilmeksizin yapılan yargılama sonucunda verilen kararın kabule ilişkin kısmında hukuka uygunluk bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin kabulüne,
2. Davanın kısmen kabulü ile kısmen reddi yolunda verilen temyize konu ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının kabule ilişkin kısmının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanun'un (geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin birinci fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30/03/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi