Abaküs Yazılım
6. Daire
Esas No: 2020/100
Karar No: 2021/4741
Karar Tarihi: 30.03.2021

Danıştay 6. Daire 2020/100 Esas 2021/4741 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2020/100
Karar No : 2021/4741

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …

DİĞER DAVALI : … Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF(DAVACI) : … Büyükşehir Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Aydın ili, Nazilli ilçesinde bulunan 39 farklı bölgeyi kapsayan alanda (mülga) 644 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin 7. maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi ve 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 9. maddesi uyarınca Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın 25.05.2017 tarih ve 9965 sayılı işlemi ile onaylanan Nazilli 1/5000 ölçekli nazım imar planı değişikliği ile 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliğine yapılan itirazın zımnen reddine ilişkin işlemin 1 numaralı bölgeye ilişkin kısmının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; mekansal planların plan kademelenmesine uygun olarak hazırlanması ve planlar arası kademeli birliktelik ilkesinin sağlanması için alt kademeli plandaki kullanım kararlarının üst kademeli plandaki kullanım kararlarına uygun olması gerektiği, buna göre 1/1000 ölçekli uygulama imar planındaki kullanım kararları üst kademeli plan niteliğinde olan 1/5000 ölçekli nazım imar planındaki kullanım kararlarına uygun şekilde belirlenmesi kural olmakla birlikte Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliği'nin 23. maddesinin 3. fıkrasına göre 1/1000 ölçekli uygulama imar planında bölgenin ihtiyacına yönelik olarak yeşil alan gibi sosyal altyapı alanlarını artırıcı küçük alan getiren fonksiyonların ayrılmasının nazım imar planına aykırılık teşkil etmeyeceği, bir başka deyişle nazım imar planında öngörülmese dahi uygulama imar planında küçük alanlara ilişkin yeşil alan gibi sosyal altyapı alanlarını artırıcı mahiyette kullanım kararı belirlenmesinin mümkün olduğu, somut olayda 04.12.2013 tasdik tarihli uygulama imar planının uyuşmazlık konusu 1 numaralı bölgeye ilişkin kısmındaki ("ticaret odası" kullanım kararının yanında yer alan) "park" kullanım kararı (04.12.2013 tarihinde onaylanan) meri 1/5000 ölçekli uygulama imar planındaki "resmi kurum alanı" fonksiyonuna aykırı olduğundan bahisle mekansal plan kademeleri arasında uyum sağlamak için uyuşmazlık konusu işlemle sözü geçen "park" kullanım kararı "resmi kurum alanına" dönüştürülmüş ise de, açıklandığı üzere meri 1/5000 ölçekli nazım imar planında bulunmamasına karşın 04.12.2013 tasdik tarihli uygulama imar planında "park" kullanım kararı gösterilmesinin planların kademeli birlikteliği ilkesinin ihlali anlamına gelmediği, bir başka ifadeyle söz konusu "park" fonksiyonunun plan hiyerarşisi bakımından sorun teşkil etmediği göz önünde bulundurulduğunda ilgili bölgede parka ya da yeşil alana ihtiyaç duyulup duyulmadığı ve söz konusu "park" kullanım kararının kaldırılması halinde yeşil alan için öngörülen asgari standartların altına düşülüp düşülmeyeceği hususları değerlendirilmeksizin sadece meri nazım imar planına uygunluk sağlanması amacıyla yapılan (1 numaralı bölgeye ilişkin) uyuşmazlık konusu imar planı değişikliğinin teknik ve nesnel gerekçelere dayanmadığı anlaşıldığından, dava konusu 1/5000 ölçekli nazım imar planı ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliklerine yapılan itirazın zımnen reddine ilişkin işlemin 1 numaralı bölgeye ilişkin kısmında hukuka uyarlık bulunmadığı sonucunu varıldığı gerekçesiyle iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve istinaf dilekçelerinde ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : 1/5000 ölçekli nazım imar planında mezkur alanın genel kullanış biçimlerini, yerleşme alanlarının büyüklükleri, nüfus yoğunlukları ve yeşil alanların gösterildiği, dava konusu 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliğinin üst ölçekli bu imar planına göre hazırlandığı, 1/5000 ölçekli nazım imar planında yeşil alanların bir bütün olarak planlandığı düşünüldüğünde, mahkemece yeşil alanlar için öngörülen asgari standartların altına düşüp düşmeyeceğinin değerlendirilmediği gerekçesine dayanılarak verilen iptal kararının yerinde olmadığı, dava konusu işlemin iptalini gerektirir bir sebep bulunmadığı, temyize konu kararın hatalı ve eksik olduğu ve bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Temyiz edilen karada bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …'NİN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.


TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Uyuşmazlık konusu … ada, … parsel sayılı taşınmazın 04.12.2013 tarihli 1/5000 ölçekli revizyon nazım imar planında ''resmi kurum alanı'', 04.12.2013 tarihli 1/1000 ölçekli uygulama imar planında ise kısmen ''ticaret odası'' kısmen ''park alanı'' olarak planlandığı, plan kademeleri arasındaki uyumu sağlamak amacıyla dava konusu 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliğinin yapıldığı belirtilerek, 1 numaralı bölgede yer alan … ada, … parsel sayılı taşınmazdaki ''park alanı'' kullanım kararı ''resmi kurum alanı'' olarak değiştirilmiştir. Bu değişikliğin yapıldığı tarihte yürürlükte olan 04.12.2013 tarihli üst ölçekli 1/5000 revizyon nazım imar planında ise anılan taşınmazın ''resmi kurum alanı'' olarak planlandığı görülmüştür. Davacı tarafından, park alanının kaldırılmasının kamu yararına aykırı olduğu, teknik ve sosyal donatı dengesini bozucu nitelikte olduğu, kaldırılan park alanına eşdeğer alan ayrılmadığı, ilgili kurumlardan görüş alınmadığı ileri sürülerek bakılan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
Dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte olan 3194 sayılı İmar Kanunu'nun ''Tanımlar'' başlıklı 5. maddesinde nazım imar planı; varsa bölge veya çevre düzeni planlarına uygun olarak halihazır haritalar üzerine, yine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak çizilen ve arazi parçalarının; genel kullanış biçimlerini, başlıca bölge tiplerini, bölgelerin gelecekteki nüfus yoğunluklarını, gerektiğinde yapı yoğunluğunu, çeşitli yerleşme alanlarının gelişme yön ve büyüklükleri ile ilkelerini, ulaşım sistemlerini ve problemlerinin çözümü gibi hususları göstermek ve uygulama imar planlarının hazırlanmasına esas olmak üzere düzenlenen, detaylı bir raporla açıklanan ve raporuyla beraber bütün olan plan olarak, Uygulama İmar Planı ise; tasdikli halihazır haritalar üzerine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak nazım imar planı esaslarına göre çizilen ve çeşitli bölgelerin yapı adalarını, bunların yoğunluk ve düzenini, yolları ve uygulama için gerekli imar uygulama programlarına esas olacak uygulama etaplarını ve diğer bilgileri ayrıntıları ile gösteren plan olarak tanımlanmış, “Plan Kademeleri” başlıklı 6. maddesinde ise; planlar kapsadıkları alan ve amaçları açısından bölge planları ve imar planları olarak iki ana kategoriye ayrılmış, imar planları da uygulamaya esas alan uygulama imar planları ve bu planın hazırlanmasındaki temel hedefleri, ilkeleri ve arazi kullanım kararlarını belirleyen nazım imar planları olarak sınıflandırılmış, 8.maddesinde ise, planların tanımlaması yapılarak, planlar bölge planı, çevre düzeni planı, nazım imar planı ve uygulama imar planı olarak kademelendirilmiş ve alt ölçekli planların üst ölçekli planlarda belirlenen planlama ana ilkelerine, stratejilerine ve kararlarına uyumlu olması zorunluluğu getirilmiştir.
Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliği'nin "Mekansal planlama kademeleri ve ilişkileri" başlıklı 6. maddesinin 1. fıkrasında, mekansal planların kapsadıkları alan ve amaçları açısından mekansal strateji planları, çevre düzeni planları ve imar planları olarak hazırlanacağı, buna göre planlama kademelerinin, üst kademeden alt kademeye doğru sırasıyla; mekansal strateji planı, çevre düzeni planı, nazım imar planı ve uygulama imar planından oluştuğu kural altına alınmış, aynı maddenin 2. fıkrasında, mekansal planların, plan kademelenmesine uygun olarak hazırlanacağı, her planın, planlar arası kademeli birliktelik ilkesi uyarınca yürürlükteki üst kademe planların kararlarına uygun olmak, raporu ile bütün oluşturmak ve bir alt kademedeki planı yönlendirmek zorunda olduğu düzenlenmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Planlamanın en temel unsurlarından birisi olan, birbirini yönlendiren ve denetleyen farklı ölçeklerdeki planlar arasındaki "kademeli birliktelik" ilkesi uyarınca, alt ölçekli planlar, bir üst ölçekte belirlenen temel ilke, strateji ve plan kararlarına uygun olmak zorunda olup, bunun sonucu olarak, 1/1000 ölçekli uygulama imar planı ile belirlenen kullanım kararlarının, üst kademede bulunan 1/5000 ölçekli nazım imar planı ile uyumlu olup olmadığı yönünden incelenmesi gerektiği açıktır. Başka bir deyimle hiyerarşik planlama ilişkisine göre, bir plan bir üst ölçekli plan tarafından yönlendirilmeli ve ona uyumu noktasında denetlenmelidir.

Davanın 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliğinin iptali istemiyle açıldığı hususu göz önüne alındığında planların kademeli birlikteliği ilkesi uyarınca 1/1000 ölçekli uygulama imar planına yönelik incelemenin 1/5000 ölçekli revizyon nazım imar planına uygun olup olmadığı yönünden yapılması gerekmektedir.
Bakılan uyuşmazlıkta, üst ölçekli 1/5000 revizyon nazım imar planında resmi kurum alanında kalan uyuşmazlık konusu taşınmaza dava konusu 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliği ile resmi kurum alanı kullanımı getirildiği görülmüş, böylelikle planlar arasında ölçekler arası tutarlılığın sağlandığı, plan kademelenmesi yönünden planlar arası ilişkinin şehircilik ilkeleri ve planlama esaslarına uygun olduğu sonucuna varılmıştır.
Bu itibarla, dava konusu işlemin iptaline ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararında isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davalının temyiz isteminin kabulüne,
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin Mahkeme kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 30/03/2021 tarihinde, kesin olarak, oyçokluğuyla karar verildi.

(X)KARŞI OY :
Dava, Aydın ili, Nazilli ilçesinde bulunan 39 farklı bölgeyi kapsayan alanda (mülga) 644 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin 7. maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi ve 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 9. maddesi uyarınca Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın 25.05.2017 tarih ve 9965 sayılı işlemi ile onaylanan Nazilli 1/5000 ölçekli nazım imar planı değişikliği ile 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliğine yapılan itirazın zımnen reddine ilişkin işlemin 1 numaralı bölgeye ilişkin kısmının iptali istemiyle açılmıştır.
Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliğinin "İmar planı değişiklikleri" başlıklı 26. maddesinde, "İmar planı değişikliği; plan ana kararlarını, sürekliliğini, bütünlüğünü, sosyal ve teknik altyapı dengesini bozmayacak nitelikte, kamu yararı amaçlı, teknik ve nesnel gerekçelere dayanılarak yapılır. (2) İmar planlarında sosyal ve teknik altyapı hizmetlerinin iyileştirilmesi esastır. Yürürlükteki imar planlarında öngörülen sosyal ve teknik altyapı standartlarını düşüren plan değişikliği yapılamaz. (3) İmar planlarında bulunan sosyal ve teknik altyapı alanlarının kaldırılması, küçültülmesi veya yerinin değiştirilmesine dair plan değişiklikleri zorunluluk olmadıkça yapılmaz. Zorunlu hallerde böyle bir değişiklik yapılabilmesi için: a) İmar planındaki durumu değişecek olan sosyal ve teknik altyapı alanındaki tesisi gerçekleştirecek ilgili yatırımcı Bakanlık veya kuruluşların görüşü alınır. b) İmar planında yer alan yol hariç sosyal ve teknik altyapı alanlarının ve kamuya ait sosyal ve kültürel tesis alanlarının kaldırılabilmesi veya küçültülmesi ancak bu tesislerin hitap ettiği hizmet etki alanı içinde eşdeğer yeni bir alanın ayrılması suretiyle yapılabilir. Eşdeğer alanın ayrılmasında yüzölçümü ve konum özellikleri korunur. Bu alanların yerinin değiştirilmesinde, mevcut plandaki hizmet etki alanına göre aynı uygulama etabı veya bölge içinde kalması, yaya erişim mesafelerinin dikkate alınması ve yeni tespit edilen alanın tesisin yapılmasına müsait olması zorunludur." düzenlemesine yer verilmiştir.
Bakılan uyuşmazlıkta, dava konusu 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliği ile 1 numaralı bölgede yer alan 1472 ada, 2 parsel sayılı taşınmazdaki ''park alanı'' kullanım kararı ''resmi kurum alanı'' olarak değiştirilmiş, böylelikle üst ölçekli 1/5000 revizyon-nazım imar planı kararı ile uyum sağlanmış ise de, yaklaşık 2659 m2 büyüklüğündeki park alanının kaldırılması ile 1/1000 ölçekli uygulama imar planının kendi içerisindeki donatı dengesi bozulacağından, bu değişikliğin ancak kaldırılan park alanına eşdeğer bir alan ayrılması suretiyle yapılabileceği sonucuna ulaşılmıştır.
Bu durumda, davalı idarenin temyiz isteminin kabulü ile dava konusu işlemin iptaline ilişkin Mahkeme kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi kararının sonucu itibarıyla onanması gerektiği oyuyla Daire kararına katılmıyorum.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi