Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/28740
Karar No: 2019/2075
Karar Tarihi: 23.01.2019

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2015/28740 Esas 2019/2075 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, davalı işyerinde çalıştığı dönemde hafta sonu, genel tatil ve fazla mesai alacaklarının ödenmediği gerekçesiyle iş akdini haklı nedenle feshetmiş ve alacaklarının tahsilini istemiştir. Ancak mahkeme, davacının talep edebileceği fazla çalışma, genel tatil ve hafta tatili alacağının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Davacı tarafından temyiz edilen kararda, işveren tarafından işçinin ücretinin kanun hükümlerine veya sözleşme şartlarına uygun olarak ödenmediği durumlarda işçinin haklı olarak sözleşmeyi feshedebileceği belirtilmiştir. Fazla çalışma ve genel tatillerde çalışmanın ispatında işyeri kayıtları, işyeri iç yazışmaları ve tanık beyanlarına itibar edilebileceği, imzalı bordrolardaki ödemelerin sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliği taşıdığı, imzasız bordrolarda ise işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışma yapmışsa bunu yazılı belge ile kanıtlaması gerektiği belirtilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri; 4857 Sayılı İş Kanunu'nun 24/II-e maddesi olarak belirtilmiştir.
9. Hukuk Dairesi         2015/28740 E.  ,  2019/2075 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    YARGITAY KARARI
    A) Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, davacının davalıya ait işyerinde 23.08.2012-16.01.2014 tarihleri arasında yemek işinde çalışmış olduğunu, hafta sonu, genel tatil ve fazla mesai alacaklarının ödenmemesi nedeniyle iş akdini haklı nedenle feshettiğini, işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek, kıdem, ihbar tazminatları ile fazla mesai ücreti, genel tatil ücreti ve hafta tatili ücreti alacaklarının davalıdan tahsilini istemiştir.
    B) Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, davacının fazla çalışma, hafta tatili ve genel tatil alacaklarının kendisine düzenli olarak ödendiğini, bu hususun bordrolardan açıkça anlaşıldığını, bu nedenle herhangi bir alacağının bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının talep edebileceği fazla çalışma, genel tatil ve hafta tatili alacağının bulunmadığı, davacının bu alacaklarının ödenmediği gerekçesiyle yapmış olduğu feshin haksız olduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
    D) Temyiz:
    Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
    E) Gerekçe:
    4857 sayılı Yasanın 24/II-e maddesine göre işveren tarafından işçinin ücreti kanun hükümleri veya sözleşme şartlarına uygun olarak hesap edilmez veya ödenmezse, işçi iş sözleşmesini haklı olarak feshetme hakkı kazanır.
    Davacı işçinin fazla çalışma ile genel tatil çalışması yapıp yapmadığı konusunda ve dolayısıyla işçinin iş akdini haklı olarak feshedip feshetmediği noktasında taraflar arasında uyuşmazlık söz konusudur.
    Fazla çalışma yaptığını ve genel tatillerde çalıştığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma ve genel tatil alacağının ödendiği varsayılır.
    Fazla çalışmanın ve genel tatillerde çalışıldığının ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, sözü edilen çalışmaların yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
    İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ve genel tatil ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışıldığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin alacağının bordroda görünenden daha fazla olduğu yönünde bir ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ve genel tatil çalışmalarının ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir.
    İşçinin imzasını içermeyen bordrolarda fazla çalışma ve genel tatil tahakkuku yer aldığında ve tahakkukta yer alan miktarların karşılığı banka hesabına ödendiğinde, tahakkuku aşan çalışmalar her türlü delille ispatlanabilir. Tahakkuku aşan fazla çalışma ve genel tatil ücreti hesaplandığında, bordrolarda yer alan ödeme tutarları mahsup edilmelidir.
    Somut uyuşmazlıkta, hükme esas alınan bilirkişi raporunda tanık beyanlarına itibarla davacının fazla mesai yaptığı ve genel tatillerde çalıştığı tespit edilmiş, davacıya ait ücret bordrolarında yer alan tahakkukların hesaplamalardan dışlanması veya ödenen miktarların mahsup edilmesi yöntemleri ile alternatif hesaplama yapılmıştır. Mahkemece söz konusu alacakların banka kanalı ile ödendiği gerekçesiyle dışlama yöntemine itibar edilerek fazla mesai ve genel tatil alacaklarının bulunmadığı, dolayısıyla davacı tarafından yapılan feshin haksız olduğuna karar verilmiştir.
    Mahkemece, dosyadaki ücret bordrolarının imzasız olduğu ve bordrolarda bulunan fazla mesai ile genel tatil tahakkuklarının banka yoluyla ödendiği dikkate alınarak hesaplanan fazla mesai ve genel tatil ücretlerinden ödenen tutarların mahsup edilmesi gerekir. Buna göre dosyada mevcut bilirkişi raporu denetime tabi tutularak gerekirse ek rapor alınıp, davacının fazla mesai ve genel tatil ücretlerine hak kazanıp kazanmadığı, dolayısıyla davacının iş akdinin feshinde haklı olup olmadığı belirlenerek talep edilen alacaklar konusunda bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    F) Sonuç:
    Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 23.01.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi