12. Hukuk Dairesi 2016/13376 E. , 2016/14707 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının onanmasını mutazammın 25/05/2015 tarih, 2015/11839-14127 sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Sair karar düzeltme nedenleri yerinde değil ise de;
Borçlu, icra mahkemesine başvurusunda; satış ilanı tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ve sair fesih iddialarını ileri sürerek ihalenin feshini talep etmiş, mahkemece, tebliğlerin usulüne uygun olduğu, diğer iddiaların ise yerinde olmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir.
Somut olayda, borçluya satış ilanının öncelikle "..." adresine tebliğe çıkartıldığı, tebligatın "yurt dışına tebligat tebliği imkansızlığından" şerhiyle bila tebliğ iade edildiği, bu kez satış ilanının, borçlunun "..." adresine tebliğe çıkartıldığı ve Tebligat Kanunu"nun 35. maddesi gereğince 06.02.2014 tarihinde tebliğ edildiği, bundan sonra borçlunun aynı adresine bir kez daha tebliğe çıkartılan satış ilanının; "muhatap ile birlikte aynı konutta beraber ve sürekli oturan yetkili Melike Balaban"a tebliğ edilmiştir" şerhi ile 20.02.2014 tarihinde tebliğ edildiği görülmektedir.
Tebligat Kanunu"nun 35. maddesinin 1. fıkrasına göre; "Kendisine veya adresine Kanunun gösterdiği usullere göre tebliğ yapılmış olan kimse, adresini değiştirirse, yenisini hemen tebliği yaptırmış olan kaza merciine bildirmeye mecburdur. Bu takdirde bundan sonraki tebliğler bildirilen yeni adrese yapılır." 19/01/2011 tarihinde yürürlüğe giren 11/01/2011 tarih ve 6099 sayılı Kanun"un 9. maddesi ile değişik Tebligat Kanunu"nun 35. maddesinin 2. fıkrasında; "Adresini değiştiren kimse yenisini bildirmediği ve adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresi de tespit edilemediği takdirde, tebliğ olunacak evrakın bir nüshası eski adrese ait binanın kapısına asılır ve asılma tarihi tebliğ tarihi sayılır"düzenlemesi yer almaktadır. Bu durumda, yapılan değişiklikle söz konusu maddeye göre tebligat yapılabilmesi, muhatabın adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresinin bulunmaması şartına bağlanmıştır. Adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresinin tespit edilmesi halinde, Tebligat Kanunu"nun 21/2. maddesi gereğince tebligat yapılacaktır.
Şu hale göre, Tebligat Kanunu’nda 6099 sayılı Yasa ile yapılan değişiklik sonrasında, gerçek kişilere Tebligat Kanunu"nun 35. maddesine göre tebligat yapılabilmesi için ilgilinin adres kayıt sisteminde bir adresinin bulunmaması ve ayrıca muhataba bu adreste daha önce usulüne uygun bir tebligatın da yapılmış olması zorunlu olup, somut olayda, dosyada mübrez ... İlçe Nüfus Müdürlüğü"nün 18.04.2016 tarihli cevabi yazısına göre, Tebligat Kanunu"nun 35. maddesi uyarınca yapılan tebliğ tarihi itibariyle borçlunun adrese dayalı nüfus kayıt sisteminde adresi bulunduğu gibi, adresi bulunmasa dahi, iade edilen tebliğ zarfındaki adres ile 35. maddeye göre tebliğ edilen tebligattaki adres, aynı olmadığından, 06.02.2014 tarihli tebliğ işlemi bu hali ile usulsüzdür.
Öte yandan, Tebligat Kanunu"nun; “Aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçiye tebligat” başlıklı 16. maddesinde; “Kendisine tebliğ yapılacak şahıs adresinde bulunmazsa tebliğ kendisi ile aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçilerinden birine yapılır” hükmü yer almaktadır.
Buna göre, borçluya, Tebligat Kanunu"nun 16. maddesi gereğince yapılan 20.02.2014 tarihli tebliğ işlemi de, tebligat mazbatasında muhatabın bulunup bulunmadığı belirtilmediğinden usulsüzdür.
İİK"nun 127. maddesi gereğince, satış ilanının borçluya tebliği zorunlu olup, borçluya satış ilanının tebliğ edilmemesi veya usulsüz tebliğ edilmesi başlı başına ihalenin feshi sebebidir.
O halde, mahkemece açıklanan nedenlerle ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsiz olup, kararın bozulması gerekirken, Dairemizce onandığı anlaşılmakla, karar düzeltme isteminin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ : Borçlunun karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 25.05.2015 tarih ve 2015/11839-14127 sayılı onama ilamının kaldırılmasına, mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 24.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.