12. Hukuk Dairesi 2019/6903 E. , 2019/8476 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Alacaklı tarafından yapılan takip nedeniyle haczedilen ve tapuda Isparta İli Yalvaç İlçesi Kaşcami Mahallesi 91 ada 72 parsel olarak kayıtlı bulunan taşınmazın, haline münasip evi olduğundan bahisle haczin kaldırılması istemi ile borçlu tarafından icra mahkemesine başvurulduğu, Yalvaç İcra Hukuk Mahkemesi’nin 09/04/2018 tarih ve 2018/7 E.- 2018/25 K. sayılı kararı ile davanın, HMK"nın 114/1-ç ve 115/2. maddeleri uyarınca dava şartı noksanlığından usulden reddine, karar kesinleştiğinde veya kanun yoluna başvurulmuş ise ret kararının tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkememize başvuru halinde dosyanın görevli ve yetkili İstanbul İcra Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verildiği, borçlunun ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf yoluna başvurduğu, Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesinin 27/02/2019 tarih ve 2018/1979 E.-2019/550 K. sayılı kararı ile; 6100 sayılı HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Bu kararın temyiz edilemeyeceğine dair HMK’da açık bir düzenleme bulunmamaktadır. Ancak, HMK"nın 353/1-a maddesinde bölge adliye mahkemesinin, esası incelemeden kararın kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye veya kendi yargı çevresinde uygun göreceği başka bir yer mahkemesine ya da görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesine duruşma yapmadan kesin olarak karar vereceği durumlar düzenlenmiştir. Bu durumlardan biri olan HMK"nın 353/1-a-3 bendinde; "mahkemenin görevli ve yetkili olmasına rağmen görevsizlik veya yetkisizlik kararı vermiş olması veya mahkemenin görevli ya da yetkili olmamasına rağmen davaya bakmış bulunması" hükmü yer almaktadır.
6100 sayılı HMK"nın 362/1-c bendinde ise; yargı çevresi içinde bulunan ilk derece mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek için verilen kararlar ile merci tayinine ilişkin kararların temyiz edilemeyeceği düzenlenmiştir.
Bu maddelerin birlikte değerlendirilmesinden, HMK’da bölge adliye mahkemesine, yargı çevresi içinde bulunan ilk derece mahkemeleri arasındaki yetki uyuşmazlıklarıyla ilgili olarak kesin karar verme yetkisi tanındığı görülmektedir.
Somut olayda, temyizen incelenmesi istenilen karar, farklı bölge adliye mahkemesi yargı çevreleri içinde bulunan ilk derece mahkemelerini ilgilendirdiğinden, işbu karara karşı temyiz yoluna başvurulmasının mümkün olduğu sonucuna varılmış ve temyiz incelemesine geçilmiştir.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 4.maddesi gereğince, takip hangi icra dairesinde başlamış ise, bu takiple ilgili itiraz ve şikayetler, takibin yapıldığı yer icra müdürlüğünün bağlı bulunduğu icra mahkemesinde çözümlenir. Bu husus, kamu düzenine ilişkin kesin yetki niteliğindedir. Yasal koşulların oluşması halinde İİK.nun 79 ve 360.maddeleri, bu husustaki yetki ile ilgili istisnalardır.
İİK.nun 79. maddesi gereğince; haczolunacak malların başka bir yerde bulunması halinde icra dairesi, malların bulunduğu yer icra dairesine talimat yazarak haczin yapılmasını ister. Bu halde, hacizle ilgili şikayetler, kendisine talimat yazılan icra dairesinin bağlı bulunduğu icra mahkemesince çözümlenir. Anılan husus, kesin yetki kuralı olup mahkemece re"sen uygulanmalıdır. Ancak, talimat yazısı, borçluya ait menkul ve gayrimenkul mallar ile 3. kişilerdeki hak ve alacakların haczi yönünde ve genel nitelikli olmayıp da, belli bir malın haczini isteyen "nokta haczi" biçiminde yazılmış ise, bu halde anılan hacizle ilgili şikayet, talimatı yazan icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesince incelenir. Bir başka deyişle böyle hallerde, İİK.nun 79. maddesi hükmü uygulanamaz. Yine, haciz işlemi, talimat yoluyla değil de doğrudan müzekkere yazılarak yapılmış ise, haciz işlemini yapan icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesi şikayetleri incelemede yetkilidir.
Somut olayda, tapu kaydının incelenmesinde, taşınmaza asıl takip dosyası olan İstanbul Anadolu 8 .İcra Müdürlüğü"nün 2017/5877 esas sayılı dosyasından 29/05/2017 tarihinde doğrudan haciz konulduğundan, yukarıda açıklanan maddeler ve kurallar gereğince, anılan takip dosyası ile ilgili meskeniyet şikayetini inceleme yetkisi, haciz işlemini yapan icra dairesinin bağlı olduğu İstanbul Anadolu İcra Hukuk Mahkemesi"ne aittir.
O halde, ilk derece mahkemesince, yetkisizlik kararı ile birlikte yasal süre içerisinde müracaat halinde, dosyanın görevli ve yetkili İstanbul Anadolu İcra Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekirken, yerinde olarak yetkisizlik kararı verilmesine rağmen, haciz işlemi yapan İstanbul Anadolu 8. İcra Müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesinin İstanbul Anadolu İcra Hukuk Mahkemesi olduğu gözden kaçırılarak, karar kesinleştiğinde veya kanun yoluna başvurulmuş ise ret kararının tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkemelerine başvuru halinde dosyanın görevli ve yetkili İstanbul İcra Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK"nun 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK"nun 373/1. maddesi uyarınca, Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesinin 27.02.2019 tarih ve 2018/1979 E.-2019/550 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA, Yalvaç İcra Hukuk Mahkemesi’nin 09/04/2018 tarih ve 2018/7 E.-2018/25 K. sayılı kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, 20/05/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.