Abaküs Yazılım
8. Daire
Esas No: 2017/4845
Karar No: 2021/2015
Karar Tarihi: 01.04.2021

Danıştay 8. Daire 2017/4845 Esas 2021/2015 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2017/4845
Karar No : 2021/2015

Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı) : ... Valiliği
Vekili : Av. ...
Karşı Taraf (Davacı) : ... Madencilik İnş. Nak. San. Ve Tic. A.ş.
Vekili : Av. ...

İstemin Özeti: ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararının hukuka aykırı olduğu öne sürülerek, 2577 sayılı Kanunun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.

Danıştay Tetkik Hakimi : ...
Düşüncesi : İstemin kabulü ile Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince dosyanın tekemmül ettği anlaşıldığından yürütmeyi durdurma istemi hakkında karar verilmeyerek işin gereği görüşüldü:
Ankara İli, Haymana İlçesi, ... Köyü, ... parsel sayılı taşınmazın 149,900 m² lik kısmının 4342 sayılı Mera Kanunu'nun 14. maddesi gereğince maden ocağı olarak kullanılması için tahsis amacının değiştirilmesi istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali isteminden doğmuştur.
İdare Mahkemesince, uyuşmazlığın çözümü için yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen bilirkişi raporu hükme esas alınarak; Köyün merasının mevcut durumunda köyün hayvanlarının ihtiyacı olan kaba yemin onda birini bile karşılayamadığının, köyde büyük bir kaba yem açığı bulunduğunun, diğer taraftan ... nolu mera parseli zayıf sınıf mera özelliği gösterdiğinin, içerdiği bitkilerin yabancı ot karakterinde veya düşük kaliteli olduğunu, öte yandan mera vasfı değişikliği talep edilen alanda ekonomik olarak işletilebilir rezerve sahip mermer cevherleşmesi tespit edildiğinin belirtildiği, Sicil No: ... olan (b) grubu mermer sahası içinde kalan tahsis amacının değişikliği istenen kısmında ekonomik olarak işletilebilir rezerve sahip mermer cevherleşmesi bulunduğunun dosyanın incelenmesinden anlaşıldığı, anılan rezervin çıkartılması, taşınması ve mamul maddeye dönüştürülmesi sürecinde, istihdama ve ulusal ekonomiye sağlayacağı katma değeri ve kamu yararını gözeteceği ve daha fazla ekonomik katkı sağlayacağı kanaatine varılarak davacı şirket tarafından ilgili yerin maden ocağı olarak kullanılması için tahsis amacının değiştirilmesi istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
4342 sayılı Mera Kanunu'nun "Tahsis Amacının Değiştirilmesi" başlıklı 14. maddesinde, "Tahsis amacı değiştirilmedikçe mera, yaylak ve kışlaktan bu Kanunda gösterilenden başka şekilde yararlanılamaz. Ancak, bu Kanuna veya daha önceki kanunlara göre mera, yaylak ve kışlak olarak tahsis edilmiş olan veya kadimden beri bu amaçla kullanılan arazilerden;
a) Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanlığının talebi üzerine, 3213 sayılı Maden Kanunu ve 6326 sayılı Petrol Kanunu ile 3/6/2007 tarihli ve 5686 sayılı Jeotermal Kaynaklar ve Doğal Mineralli Sular Kanunu hükümlerine göre, arama faaliyetleri sonunda rezervi belirlenen maden ve petrol faaliyeti ile jeotermal kaynak ve doğal mineralli sular için zaruri olan, ...
Yerlerin, ilgili müdürlüğün talebi, komisyonun ve defterdarlığın uygun görüşü üzerine, valilikçe tahsis amacı değiştirilebilir... " hükmü yer almaktadır.
Dosyanın incelenmesinden; Ankara İli, Haymana İlçesi, ... Köyü sınırları dahilinde davacı şirket uhdesinde bulunan S: ... nolu mermer arama ruhsatı sahası içinde kalan ... nolu mera parselinin 149,900 m²'lik kısmının 4342 sayılı Mera Kanunu'nun 14. maddesi gereğince maden ocağı olarak kullanılması için tahsis amacının değiştirilmesi istemiyle Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığına yapılan başvurunun Maden İşleri Genel Müdürlüğü tarafından dosyanın gereği için davalı Ankara Valiliği'ne gönderildiği ve Ankara Valiliği'nin ... tarihli ve ... sayılı Olur ile tahsis amacı değişikliğinin mera bütünlüğünü bozacağı, söz konusu köylerde kaba yem açığının bulunması ve tahsis amacı değişikliğinin kaba yem açığını arttırması nedeniyle uygun görülmediği gerekçesiyle reddedilmesine karar verilmesi üzerine bakılmakta olan dava açılmıştır.
2577 sayılı İdari Yargılamla Usulü Kanunu’nun “Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu ile Vergi Usul Kanununun Uygulanacağı Haller” başlığını taşıyan 31. maddesinde, bu Kanunda hüküm bulunmayan hususlarda; bilirkişi, keşif ve delillerin tespiti işlemlerinde Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümlerinin uygulanacağı, ancak, davanın ihbarı ve bilirkişi seçiminin Danıştay, mahkeme veya hakim tarafından re'sen yapılacağı kurala bağlanmış olup, anılan hükümle atıfta bulunulan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “Bilirkişiye Başvurulmasını Gerektiren Hâller” başlıklı 266. maddesinde, Mahkemenin, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hâllerde, taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar vereceği, hâkimlik mesleğinin gerektirdiği genel ve hukuki bilgiyle çözümlenmesi mümkün olan konularda bilirkişiye başvurulamayacağı, 267. maddesinde Mahkemece bilirkişi olarak gerekçesi açıkca gösterilmek suretiyle tek sayıda birden fazla kişiden oluşacak bir kurulun bilirkişi olarak görevlendirileceği, 282. maddesinde ise, hâkimin, bilirkişinin oy ve görüşünü diğer delillerle birlikte serbestçe değerlendireceği hükmüne yer verilmiştir.
Yukarıda alıntısı yapılan usul hükümlerinden anlaşıldığı üzere, bir uyuşmazlığın çözümlenebilmesi için hukuk dışında, özel veya teknik bir bilginin gerekmesi halinde konunun uzmanı olan bilirkişilerin görüşlerinin alınması ve bu vesile ile uyuşmazlığın en doğru şekilde çözüme kavuşturulması amaçlanmıştır. Bu bakımdan seçilecek bilirkişilerin konunun uzmanı olması elzem olup; farklı hususların birlikte değerlendirilmesinin gerekmesi halinde, bilirkişi heyeti teşkil edilmek suretiyle konunun değişik açılardan yorumlanmasının sağlanması, bilirkişilik müessesesinden beklenilen faydanın temini bakımından vazgeçilmez niteliktedir.
İdare Mahkemesince, ... Madencilik İnş. Nak. San. ve Tic. A.Ş. adına düzenlenen ... ruhsat numaralı maden işletme ruhsatına konu işletme alanının; bölgenin iklim özellikleri, toprak işleme esasları vs kriterler göz önünde bulundurularak dava konusu taşınmazın mera vasfının değiştirilip değiştirilmeyeceğinin tespiti amacıyla salt ziraat fakültesi öğretim üyelerinin yer aldığı üç kişilik bilirkişi heyeti oluşturulmuş ise de; söz konusu işletme alanının mera bütünlüğünü bozup bozmadığı, alanın maden işletilmesi için zorunluluğunun bulunup bulunmadığı hususunun tespit edilmesi bakımından, konusunda uzman bir maden mühendisinin bilirkişi heyetine dahil edilmesi gerekmektedir.
Bu durumda; oluşturulacak yeni bir bilirkişi heyetine yaptırılacak inceleme sonucu düzenlenecek bilirkişi raporunun değerlendirilmesinden sonra davanın esası hakkında bir karar verilmesi gerekmekte olup; eksik oluşturulan bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen rapor esas alınarak verilen İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle; ... İdare Mahkemesinin temyize konu kararının bozulmasına, dosyanın yeniden bir karar verilmek üzere anılan Mahkemeye gönderilmesine, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 01/04/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi