
Esas No: 2020/530
Karar No: 2021/1866
Karar Tarihi: 08.12.2021
BAM Hukuk Mahkemeleri Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2020/530 Esas 2021/1866 Karar Sayılı İlamı
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
....
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
BAŞKAN : ... ...
ÜYE :.... ... ...
ÜYE : ... ...
KATİP : ... ...
İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 04/04/2017
ESAS-KARAR NUMARASI ...
Davacı vekili tarafından yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca yapılan ön inceleme sonucu eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
Davacı vekili müvekkilinin kambiyo vasfını kaybetmiş 150.000,-TL bedelli bir bonoya dayalı olarak borçlu davalı kooperatif hakkında Eskişehir 8. İcra Dairesinin..... sayılı dosyası ile ilamsız takibe başlandığını, davalı tarafın yasal süresi içinde ödeme emrine ve borca itiraz etmemesi üzerine takibin kesinleştiğini;
Davalı kooperatifin iflası üzerine takip dosyasından aldıkları derkenarla 254.871,73 TL alacağın masaya kaydı için iflas idaresine başvurduğunu ve alacağın sıra cetveline yazılmadığını, ayrı bir red kararı verilerek bu red kararının kendilerine tebliğ edildiğini;
Müvekkilinin alacağının sözleşmeye, vadesi geçmiş bonoya ve kooperatif yetkilileri ile bono lehdarı ... tarafından akdedilen sözleşmeye dayandığını ileri sürerek alacağın sıra cetveline kaydına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı iflas idare memuru davacının eldeki eksik ve yetersiz kooperatif kayıtlarına göre üçüncü şahıs konumunda olduğunu, kooperatifle iş yapan ...'dan ciro suretiyle aldığı ve kambiyo senet vasfı dahi olmayan bir belgeye dayanarak alacak talebinde bulunduğunu, ancak iflas dairesince bu talebinin reddedildiğini, davacının elindeki belgeyi kooperatifle yaptığı bir iş karşılığı kooperatiften almadığını, işi yapan kişinin ..... olduğunu, ancak buna dair kooperatif kayıtlarının ellerinde bulunmadığını, eski yönetici ...'in bu belgeleri teslim etmediğini;
Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesinin ... K sayılı davasında alacak talebinde bulunan ...'ın alacaklı değil borçlu olduğuna karar verildiğini bildirerek davanın reddini savunmuştur.
İlk derece mahkemesince “…Kayıt kabulü talep edilen Eskişehir 8. İcra Müdürlüğünün..... sayılı davalı kooperatifin takip borçlusu, davacının takip alacaklısı olduğu, takip dayanağı 150.000 TL'lik bononun zaman aşımına uğradığı, dolayısıyla davacının zaman aşımına uğranmış bonoya dayalı olarak temel ilişkiyi ortaya koyarak alacaklı olduğunu ispatlaması gerektiği, ancak tüm dosya kapsamından anlaşılacağı ve tarafların kabulünde olduğu üzere, davacının kooperatif ile doğrudan bir ilişkisinin olmadığı, kooperatiften verilen müteahhitlik hizmeti gereği alacaklı olduğu iddia edilen dava dışı ..., kooperatifçe verilen senedin ... tarafından davacıya ciro edildiği, davacı ile davalı kooperatif arasında akdi ilişkinin bulunmadığı, her ne kadar 16/04/2007 tarihli sözleşme başlıklı belgede bu senet nedeniyle kooperatif tarafından davacıya ödeme yapılacağı belirtilmiş ise de, bu belirlemenin taraflar arasında bir temel ilişkinin varlığını ortaya koymadığı, dolayısıyla davacının zaman aşımına uğramış bono nedeniyle aralarında temel ilişki bulunmayan senet keşidecisinden talepte bulunamayacağı, kaldı ki dava dışı senet lehdarı ... tarafından kooperatife yönelik mahkememizin.... Esas nolu dosyasında alacak davası açılmış, mahkememizce yapılan inceleme sonucunda davacı ...'ın alacağının bulunmadığının tespiti üzerine davanın reddine karar verildiği, karar gerekçesinde 03/07/2012 tarihli ek raporda belirtildiği üzere tarafların ödemeler konusundaki mutabakatları gereği kooperatifçe ...'a 142.224,88 TL fazla ödeme yapıldığı tespit edilmiş olup, mahkemece verilen kararın yargıtayca onanmak suretiyle kesinleştiği anlaşılmakla, açıklandığı üzere davanın tarafları arasında temel ilişki bulunmadığından davacı senet hamili tarafından zaman aşımına uğramış çek nedeniyle davalı keşideci kooperatiften talepte bulunulamayacağı…” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde:
- İlk derece mahkemesinin temel ilişkiyi hatalı değerlendirdiğini, sözleşme ve yönetim kurulu kararı ile temliknamenin dikkate alınmadığını,
- Tanık dinletme taleplerinin kabul edilmediğini,
- ...’ın alacaklı olmadığına dair verilen diğer mahkeme kararında, müvekkilinin hamili bulunduğu bononun ödenmiş gibi hesaplamaya dahil edildiğini fakat bu tutarın ödenmediğini, anılan dosyanın da dikkate alınmadığını bildirerek ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NEDEN VE GEREKÇE
Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 359’uncu maddesinin 3 numaralı fıkrası uyarınca dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olayın saptanmasında ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, kamu düzenine aykırılığın da tespit edilmemesine ve özellikle alacağın temliki halinde borçlunun, alacaklıya karşı ileri sürebileceği ödeme savunmasının alacağı temlik alana karşı da ileri sürmesinde yasaya aykırı yön bulunmamasına ve alacağın tutarı dikkate alındığında tanık dinlenmemesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1-b.1 düzenlemesi gereğince davacı vekilinin istinaf başvuru sebeplerinin esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesi'nin .... sayılı dava dosyasında verdiği 04/04/2017 tarihli kararına yönelik davacı vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE.
2-Alınması gereken 59,30 TL istinaf karar harcından, peşin alınan 54,40 TL harcın düşümü ile kalan 4,90 TL harcın davacıdan alınıp Hazine'ye gelir kaydına.
3-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine.
4-HMK m. 359/4 gereğince kararın taraflara resen tebliğine; tebliğ, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemlerinin Dairemiz tarafından yapılmasına.
08/12/2021 tarihinde dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda,
İİK m. 364 gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Dairemize yahut başka bir yer bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine veya ilk derece mahkemesine verilecek bir dilekçe ile Yargıtay nezdinde TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 08/12/2021
....
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
