Abaküs Yazılım
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/1806
Karar No: 2021/1475
Karar Tarihi: 08.12.2021

BAM Hukuk Mahkemeleri Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2019/1806 Esas 2021/1475 Karar Sayılı İlamı

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi ...
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

...

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR
...

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/05/2019
NUMARASI .....
KARAR TARİHİ : 08/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 08/12/2021

Taraflar arasındaki rücuen alacak istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı davalı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin, özelleştirme..... 02.04.2004 tarihli kararı ile özelleştirme kapsamına alındığını, bunun ardından davalıya ait dağıtım sisteminin 20 farklı dağıtım bölgesine ayrılarak her bir bölge için bir şirket kurulduğunu, bu şirketlerden birinin de tamamen özel hukuk hükümlerine tabi olan davacı şirket olduğunu, davalı şirketin, her bir dağıtım bölgesi için kurulan şirketlerle “İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi” yaptığını, bu şekilde dağıtım hakkını devir ettiğini, davalı şirketin, davacı şirket ile 24.07.2006 tarihinde işletme Hakkı Devir Sözleşmesi imzaladığını, bu sözleşmenin 7.4 ve 7.6 maddelerine göre davalı şirketin dağıtım yaptığı döneme ait tüm iş ve işlemlerin sorumluluğunun davalı şirkette olduğunu, bu iş ve işlemlerden doğacak her türlü mali yükümlülüğün davalı tarafından karşılanacağını, dava ve icra takiplerinin davalı tarafından yürütüleceğinin düzenlendiğini, 24.07.2006 tarihinden evvel davalıya ait yüksek gerilim direklerindeki izolatörlerin patlaması sonucu meydana gelen hasar nedeniyle ..... tarafından Tarsus 1. AHM.nin .... E. sayılı dosyasıyla alacak davası açıldığını, davanın kısmen kabul edildiğini, hükmün temyiz incelemesinden geçerek onandığını ve kesinleştiğini, Mahkemenin hüküm altına aldığı borç tutarını davacı şirketin Tarsus 1. İcra Dairesinin..... sayılı dosyalarına ödediğini, ödemeye sebep teşkil eden olayın “İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi”nin imzalanmasından önceki tarihlerde gerçekleşen olaylara dayandığını, bu nedenle ödenen tutardan davalı şirketin sorumlu olduğunu ileri sürerek, icra dosyalarına ödendiği tespit edilen 40.587,00 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; rücu davalarında zamanaşımının 2. yıl olduğunu ve dava konusu alacağın zamanaşımına uğradığını, esasa ilişkin olarak da; davacı şirketin faaliyet bölgesinde yer alan.....kararı ile özelleştirme kapsamına alındığını, davacı şirketin kurulması ile birlikte tüzel kişiliğinin sona erdirilip davacı şirkete bağlandığını, dolayısıyla “İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi” öncesindeki dağıtım faaliyetlerinden doğan sorumluluğun davalı şirkete ait olacağına ilişkin iddianın haksız ve dayanaksız olduğunu, taraflar arasında 31.03.2006 tarihi itibariyle taşınmaz devirlerinin gerçekleştirildiğini, işletme hakkı devir sözleşmelerinin de 24.07.2006 tarihinde imzalandığını, 30.08.2013 tarihinde davacı tarafından düzenlenen ve beyan edilen devre esas mizan kayıtları esas alınarak bilanço düzenlemeleri yapılmak suretiyle geçmişe dönük borç ve alacak işlemlerinin kesinleştirildiğini ve davacı şirketin özel sektöre aktarımının yapıldığını, taraflar arasındaki İHDS'nin, ihale şartnamesi ve hisse devir sözleşmesi ile birlikte yorumlanması gerektiğini, ÖİB’nin devre esas bilanço düzenlemesi yapılmak suretiyle geçmişe yönelik olarak borç ve alacak işlemleri kesinleştirildiğinden, geçmişe dönük olarak davalıdan herhangi bir talepte bulunulmayacağının bildirildiğini, İHDS’nin imzalandığı 24.07.2006 tarihinden önceki dönede dağıtım faaliyetleriyle ilgili gerçekleştirilen iş ve işlemlerle ilgili olarak hisselerin el değiştirmesinden önce (devre esas bilanço düzenlenmesinden önce) bitmiş ve neticelenmiş her türlü işlemin sorumluluğunun davacı şirkete ait olduğunu, davalıdan her hangi bir hak talep edilemeyeceğini, yapılan ödemelerin şu andaki hissedarlar tarafından yapılmadığını, aksine hisselerin tamamının davalıya ait olduğu dönemde bu ödemelerin yapıldığını, bunların devre esas bilanço kayıtlarında yer aldığını, bu hususun bilinerek hisselerin devir alındığını ve teklif verildiğini, bilançodaki tüm unsurların özelleştirme bedeli içinde değerlendirildiğini, davalı tarafından tekrar ödeme yapılması halinde ödemenin mükerrer olacağını ve özelleşen şirkete haksız menfaat sağlanmış olacağını, İHDS.nin imzalanmasından sonra taraflar arasında takip edilen dosyalara ilişkin listelerin hazırlandığını ve imzalandığını, listelerin oluşturulmasında İHDS 7. Md. esas alındığını, sonraki tarihlerde açılacak dava ve icra takiplerinin kim tarafından takip edileceğinin de buna göre belirlendiğini, hisse devir tarihinden önce tamamlanmış dosyaların bu kapsamda değerlendirilemeyeceğini, çünkü bu dosyaların davacı şirket hissesinin tamamının davalı şirkete ait olduğu dönemde gerçekleştiğini, ayrıca icra giderleri ve işlemiş faizin de talep edilemeyeceğini bildirerek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; taraflar arasında düzenlenen 24/07/2006 tarihli işletme hakkı devir sözleşmesinin imzalanmasından önceki tarihte (04/12/2003 tarihinde) davalı ... a ait yüksek gerilim direğindeki izolatörlerin patlaması sonucu meydana gelen hasar sebebiyle davacı ..... tarafından dava dışı Tarsus Belediye Başkanlığına Tarsus 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen dosyasında verilen karara istinaden Tarsus 1. İcra Müdürlüğünün .... Esas sayılı dosyaları ile yapılan ödemelerden söz konusu devir sözleşmesinin 7.4 ve 7.6 maddeleri gereğince davacı şirketin sorumluluğunun bulunmadığı, sorumluluğun söz konusu sözleşme gereğince davalı ... ta olduğu gerekçesiyle davacı tarafın yapmış olduğu ödeme ve yargılama giderlerini davalı taraftan talep etme hakkının bulunduğu, yapılan ödeme ve yargılama giderlerinin alınan bilirkişi raporu ile belirlendiği görülmekle davanın kabulü ile; toplam 40.587,00 TL'nin ödeme tarihi olan 04/03/2009 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesinin kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davanın zamanaşımına uğradığını, icra dairesine ödenen miktarın dava konusu edildiğini, İHDS, ihale şartnamesi ve hisse devir sözleşmesinin birlikte yorumlanması gerektiğini, dava konusu işlemin davacının sorumluğunda olduğunu, yapılan ödemenin şirketin ve müvekkilinin bilançosuna yansıdığını, devre esas bilanço düzenlemesi ile her türlü borç ve alacak işlemlerinin kesinleştiğini, rücu talebinin kabulü halinde ...'ın mükerrer ödeme yapmasının söz konusu olacağını, davacının söz konusu ödemeyi hisse devrinden önce gerçekleştirmiş olduğunu, bu nedenle faiz, icra giderleri ve icra vekalet ücreti yönünden de hatalı değerlendirme yapıldığını, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava; işletme hakkı devir sözleşmesinden kaynaklanan rücuen alacak istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK'nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
Tarsus 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin .... karar sayılı ilamının incelenmesinde, davacı Tarsus Belediye Başkanlığı tarafından davalı ... Mersin İl Müdürlüğüne karşı 04/12/2003 tarihinde elektrik direğindeki izolatörlerin patlaması nedeniyle meydana gelen zararın tazmini için açılan davada, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 30/09/2008 tarih...... Karar sayılı ilamı ile onandığı, tashihi karar isteminin ise 18/12/2008 tarih ... Karar sayılı ilamı ile reddedilerek kararın kesinleştiği görülmüştür.
Tarsus İcra Müdürlüğü'nün ..Esas sayılı dosyalarında, ..... Belediye Başkanlığı tarafından ....... A.Ş. Mersin İl Müdürlüğüne karşı ilama dayalı olarak başlatılan icra takiplerinde davacı yanca icra dosyalarına 04/03/2009 tarihinde 37.010,20 TL ve aynı tarihte 2.599,36 TL olmak üzere toplam 39.609,56 TL'nin ödendiği anlaşılmıştır.
Sözleşme hükümleri ile birlikte somut olay ve istinaf itirazları birlikte incelendiğinde; dava dışı Tarsus Belediye Başkanlığı tarafından 04/12/2003 tarihinde elektrik direğindeki izolatörlerin patlaması nedeniyle uğranılan zararın tazmini için açılan davada yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne karar verildiği, bu kararın Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiği, dava dışı Tarsus Belediye Başkanlığının mahkeme ilamını ... ...... koyması sonucu davacının 04/03/2009 tarihinde 37.010,20 TL ve aynı tarihte 2.599,36 TL olmak üzere toplam 39.609,56 TL'nin ödendiği dosya içeriğiyle sabittir.
Taraflar arasında akdedildiği hususunda her hangi bir ihtilaf bulunmayan 24/07/2006 tarihli İşletme Hakkı Devir Sözleşmesinin 7.1 maddesinde; sözleşmenin imza tarihinden önce başlamış idari ve hukuki ihtilafların takip edilmesi, çözüme kavuşturulması ve bundan kaynaklanan her türlü sorumluluğun ...'a ait olduğu, 7.4 ve 7.6 maddesinde de; dağıtım faaliyetinin ... tarafından yürütüldüğü dönemde bu faaliyetler nedeniyle üçüncü kişiler tarafından ileri sürülecek her türlü talebin muhatabının ... olduğu hükme bağlanmıştır.
Somut uyuşmazlıkta davacı tarafından icra dosyasına yapılan ödeme İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi'nin imzalandığı tarihten önceki döneme isabet eden olaya dayanmaktadır. Rücuen alacağa dayanak olan Tarsus 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'ndeki davanın davacısı da bu sözleşme çerçevesinde üçüncü kişi konumunda olup İHDS'nin 7.4 ve 7.6 maddeleri gereğince davacının icra dosyasına ödediği bedeli davalıdan rücuen talep ve dava hakkı bulunmaktadır. Bu nedenle davalı vekilinin buna yönelik istinaf başvurusu yerinde görülmemiştir.
Davalı tarafın zaman aşımına ilişkin istinaf itirazının incelenmesinde; alacak taraflar arasında imzalanan İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi'ne dayandığından bu davada uygulanması gerekli olan zaman aşımı süresi 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 125. maddesine ( Türk Borçlar Kanunu'nun 146. maddesi) göre 10 yıllık süreye tabi olduğundan ve davanın da yasal süre içerisinde açıldığından zaman aşımı itirazı yerinde görülmemiştir.
Öte yandan, Hisse Satış Sözleşmesi'nin 9.4. maddesinde "...İşletme Hakkı Devir Sözleşmesindeki hükümler saklı kalmak kaydıyla", 22. maddesinin f bendinde "Alıcı ihale konusu hisseleri devir aldığı tarihten önceki döneme ilişkin olarak İşletme Hakkı Devir Sözleşmesindeki hükümler saklı kalmak kaydıyla..." hükümleri yer almaktadır. Anılan hükümler gözetildiğinde Hisse Satış Sözleşmesi karşısında İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi'nin öncelikle uygulanacağı anlaşıldığından davalı vekilinin bu hususa yönelik savunmalarına Dairemizce itibar edilmemiştir.
Davalı vekilinin açılan davada ödeme tarihinden itibaren faiz uygulanamayacağına yönelik itirazına gelindiğinde, rücuen tazminat talebi, başkasına ait bir borcu yerine getiren kişinin mal varlığında meydana gelen kaybı gidermeye yönelik tazminat niteliğinde olup, davacının mal varlığındaki eksilme ödeme tarihinde gerçekleştiğinden ödeme gününden itibaren her iki tarafta tacir olduğundan avans faizi talep edebilir (Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 13/04/2016 tarih ve 2016/2239-2016/4044 E.-K. Sayılı emsal kararı). Buna göre ilk derece mahkemesinin kararında ödeme tarihinden itibaren avans faizine hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
Davacı tarafça vekalet ücreti ve işlemiş faizinin mahsup edilerek hak sahibi dava dışı kişiye ödeme yapıldığı, yapılan ödemeden ötürü davacı şirketin mal varlığında önemli bir azalmanın söz konusu olmadığı anlaşılmıştır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 29/05/2015 tarih ........ sayılı kararı uyarınca da vekalet ücreti davacının rücuya esas davadaki borcu sebebiyle takas ve mahsup edilemeyecektir. Hal böyle olunca rücuya esas davada davacı lehine hüküm altına alınan vekalet ücretinin davacı tarafından icra dosyalarına ödenen bedel olarak nitelendirilemeyeceğinden, davacı tarafın dayanak ilamdaki hak sahibi üçüncü şahsın alacağından mahsup ettiği lehine takdir edilen 634,00 TL vekalet ücreti ile 191,00 TL yargılama giderini davalı ...'dan istenmesi mümkün olmadığından davalı vekilinin bu yöne ilişkin istinaf başvurusu yerinde görülmüştür.
Tüm bu nedenlerle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
A-)1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜ ile
Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 07/05/2019 tarih ve...... Karar sayılı kararının HMK'nın 353/(1).b-2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
2-Davanın KISMEN KABULÜ ile, toplam 39.762,00 TLnin ödeme tarihi olan 04/03/2009 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalı taraftan alınarak davacı tarafa VERİLMESİNE,
3-Alınması gereken 2.716,14 TL harçtan dava açılırken peşin olarak alınan 693,13-TL harç ile bakiye karar harcı olarak yatırılan 2.079,37 TL harcın düşümü ile fazla alınan 56,36‬‬ TL harcın talep halinde davalıya iadesine,
4-Davacı tarafça yatırılan ve mahsup edilen 693,13 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümlerine göre belirlenen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça ilk derece mahkemesinde yapılan posta, tebligat ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 767,10 TL'nin kabul ve ret oranı gözetilerek 751,51 TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye miktarın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK 333. Maddesi hükümlerine uygun şekilde iadesine,
B-)1-Davalının peşin yatırdığı 988,88 TL nispi karar harcının talep halinde davalıya iadesine,
2-İstinaf aşamasında davalı tarafından yapılan 45,50 TL posta yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre hesap edilen 0,92 TL'nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-İstinaf aşamasında davalı tarafından yatırılan 121,30 TL istinaf başvuru harcının davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından davalı yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda uyuşmazlık konusu miktar dikkate alındığında HMK'nın 362. maddesi gereğince kesin olmak üzere, tarafların yokluğunda oy birliği ile karar verildi. 08/12/2021


.....
Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi