14. Hukuk Dairesi 2013/9843 E. , 2013/15401 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 20.06.2006 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil ile tazminat istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın reddine dair verilen 20.12.2012 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 26.11.2013 günü için yapılan tebligat üzerine gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_K A R A R_
Davacı, murisi ...’ın gecekondu önleme bölgesindeki 4022 ada 2 parsel sayılı taşınmazı 09.12.1968 tarihinde ... Belediyesi’nden satın alıp, bedelini ödediğini, 1974 yılında bina yaptığını, daha sonra da 2981 sayılı yasa uyarınca başvuruda bulunduğunu, taşınmazın 102 metrekarelik bölümünün dava dışı ...’e satıldığını öğrendiğini, taşınmazın 39/141 payının davalı ... Belediyesi adına kayıtlı olduğunu, tapunun tarafına devredilmediğini ileri sürerek, taşınmazın 39/141 payının adına tescilini ve 105 metrekarelik kısmının bedelinin alınmasını istemiş; 30.09.2009 günlü ıslah dilekçesiyle de, 102 metrekarelik kısmının bedeli olarak 51.000 TL’nin alınmasını istemiştir.
Davalı ... Belediyesi, tahsisin 4022 ada 2 parselde yapılmadığını, taşınmazdaki payın imar nedeniyle adına tescil edildiğini, davacı murisine tapu tahsis belgesi verilmediğini; davalı ... Belediyesi de, idari yargının görevli olduğunu, ... Belediyesi’nin büyükşehir belediyesine devredildiğinden tarafına husumet yöneltilemeyeceğini, zamanaşımı süresinin geçtiğini, 4022 ada 2 parselin geldisinin geçici 33 ada 2 parsel olmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, tapu iptali ve tescil isteminin, taşınmaz kaydının imar ile oluştuğu gerekçesiyle; bedel istemi hakkındaki davanın İstanbul Büyükşehir Belediyesi yönünden kanıtlanamadığı, Gaziosmanpaşa Belediyesi’nin husumeti bulunmadığı gerekçeleriyle reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, tapu iptali ve tescil ile tazminat istemlerine ilişkindir.
Sözleşmelerde iki tarafa edim yüklenebilir. Sözleşme geçerliliğini koruduğu ve ahlaka, kamu düzeni ile yasaya aykırı hükümler taşımaması halinde tarafları bağlayacağından sözleşme edimlerinin yerine getirilmesi gerekir. Edimlerin yerine getirilmemesi halinde alacaklı 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 106. maddesine dayanarak, aynen ifa ile gecikme nedeniyle tazminat veya müspet zararının tazminini veyahut da akdin feshi ile menfi zararını talep edebilir. 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 96. Maddesine dayanarak ademi ifa sebebiyle tazminat istenebilmesi için de, borçlunun taahhüdünü ihlal etmesi gerekir. Borçlunun taahhüdü, genellikle bir akte dayandığından buna “akdi tazminat”, borçlunun sorumluluğuna da “akdi sorumluluk” denilmektedir. Borçlar Kanunun 96. maddesi gereğince ödenmesi gereken tazminat ise alacaklının müspet zararıdır. Müspet zarardan da, borçlu edayı gereği gibi ve vaktinde yerine getirseydi alacaklının mameleki ne vaziyette bulunacak idi ise, bu vaziyetle mamelekin hali hazır vaziyeti arasındaki fark anlaşılmalıdır.
Somut uyuşmazlıkta, 141metrekare yüzölçümündeki çekişme konusu 4022 ada 2 parsel sayılı taşınmazın 39/141 payının davalı ... Belediyesi, 102/141 payının da dava dışı ... ... adına kayıtlıdır. Bilirkişilerin 20.02.2009 günlü raporu ile geçici 33 ada 2 parselin 4022 ada 2 parseli kapsadığı belirlenmiştir. 09.12.1968 ve 30.11.1970 tarihli İstanbul İl İmar Müdürlüğü’nün yazılarından, 775 sayılı Gecekondu Kanunu kapsamınca geçici 33 ada 2 parselin 144 metrekare bölümü 2.880 (eski) TL karşılığında davacı murisi ...’a tahsis edildiği anlaşılmaktadır. Yine, ... Belediyesi’nin 13.06.1980 gün ve 3390/104 sayılı yazısı ile ...’a tahsis edilen 33 ada 2 parsel sayılı taşınmazın bakiye borcu ödenmesi istenmiş, bu borç sunulu makbuzlarla ödenmiştir. Görülüyor ki, 4022 ada 2 parseli kapsayan geçici 33 ada 2 parsel davacının murisine tahsis edilmiş, muris de bedel ödeme yükümlülüğünü yerine getirmiştir. Davacı edimini yerine getirdiğinden, BK’nun 81. maddesi uyarınca taşınmazdaki davalı adına kayıtlı payı adına tesciline hak kazanmıştır. Bu nedenle, davalı ... Belediyesi adına kayıtlı 39/141 payın davacı adına tescili gerekir.
Ayrıca, taşınmazın 102/141 payı dava dışı ... adına kayıtlı olduğundan davalıların sözleşmeyle yüklendiği mülkiyeti nakil borcunu yerine getirmeleri olanaksızdır. Davacının murisinin adına tahsis edilen taşınmazın bedelini ödeme yükümlülüğünü yerine getirdiği sunulan makbuzlardan anlaşılmaktadır. Davacı murisine tahsis yapan ... Belediyesi kapatılarak iş ve işlemleri davalı belediyelere devredilmiştir. Davalılar mülkiyeti nakil borcunu taşınmazın dava dışı üçüncü kişi adına kayıtlı olması nedeniyle ifa edemediğinden 818 sayılı Borçlar Kanunu gereğince davacının zararlarının tazmini gerekir.
Mahkemece, yukarıda açıklanan hususlar gözetilerek davanın kabulü gerekirken, yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenlerle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 10.12.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi.