Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/287
Karar No: 2016/12973
Karar Tarihi: 03.05.2016

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/287 Esas 2016/12973 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2016/287 E.  ,  2016/12973 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
    Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
    Alacaklı tarafından iş ortaklığı ve iş ortaklığını oluşturan şirketler hakkında yapılan çeke dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte ortaklardan .... ile birlikte iş ortaklığı adına aynı dilekçe ile ayrı ayrı vekaletnameler sunularak yetki itirazında bulunulduğu, mahkemece davacının yetki itirazının kabulüne karar verildiği görülmektedir.
    Sadece gerçek ve tüzel kişilerin taraf ehliyeti bulunmaktadır (Prof. Dr. Baki Kuru İcra Ve İflas Hukuku El Kitabı 2004 bas. Sahife 137. HGK. nun 08.10.2003 tarih ve 2003/12-574 E. 2003/564 K. sayılı içtihadı).
    6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 620.maddesine göre, iki veya daha fazla işletmenin belli bir amaca ulaşmak için katkılarını birleştirdikleri ortaklığın (Joint Venture"nin) tüzel kişiliği bulunmadığından taraf ehliyeti de yoktur. Bu husus kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece re’sen nazara alınması gerekir.
    Ancak, gerçek ya da tüzel kişi olan adi ortaklığın ortaklarından her birinin, adi ortaklık hakkında yapılan takibe yönelik olarak şikayet haklarının bulunduğu izahtan varestedir.
    Somut olayda, icra mahkemesine başvuran borçlulardan birinin adi ortaklık olduğu görülmektedir. Bu durumda mahkemece, adi ortaklık adına yapılan başvurunun aktif husumet yokluğu nedeniyle reddi gerekirken, bu husus gözardı edilmek suretiyle adi ortaklık yönünden de itirazın esasının incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi yerinde değildir.
    Öte yandan, 6100 sayılı HMK"nun 294. maddesi gereğince hükmün tefhimi, her halde hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olur. Aynı Kanun"un 297/2. maddesine göre hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.
    Yine aynı Kanun"un 298/2. maddesinde; gerekçeli kararın tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamayacağı düzenlenmiştir. Esasen kısa kararı yazıp, tefhim etmekle davadan elini çekmiş olan hakimin artık bu kararını değiştirmesine yasal olanak da yoktur. Kısa kararla gerekçeli kararın birbirinden farklı olması, yargılamanın aleniyeti ve kararların alenen tefhim olunmasına ilişkin Anayasa"nın 141. maddesi ile HMK"nun yukarıda değinilen emredici nitelikteki maddelerine de aykırı bir durum yaratır. Ayrıca bu husus kamu düzeni ile ilgili olup, re"sen gözetilmesi yasa ile hakime yüklenmiş bir görevdir.
    Somut uyuşmazlıkta, mahkemece yüze karşı verilen kısa kararda, "Davacının yetki itirazının kabulüne" karar verildiği, gerekçeli kararda ise “..Davacıların .... İcra Müdürlüğünün 2012/3224 takip sayılı dosyasında .. İcra Dairelerinin yetkisine itirazının kabulü ile ... İcra Dairelerinin yetkisizliğine, süresinde ve talep halinde icra dosyasının ... İcra Dairelerine gönderilmesine” şeklinde karar verilerek kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki meydana getirildiği görülmektedir.
    O halde mahkemece, iş ortaklığının aktif dava ehliyeti olmadığı hususu gözardı edilerek kısa karar ile gerekçeli karar arasında da çelişki oluşturulmak suretiyle anılan ilkelere aykırı olarak yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir.
    SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi