17. Hukuk Dairesi 2016/5590 E. , 2019/1782 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkili şirketi nezdinde ... poliçesi ile sigortalı bulunan davalı ..."nin işleteni olduğu 34 YD 027 plakalı araç dava dışı ehliyetsiz sürücü Murat Değerli"nin sevk ve idaresinde iken 02.07.2011 tarihinde ... plakalı araçla maddi hasarlı trafik kazasına karıştığını ve sigortalı araçta yolcu olarak bulunan dava dışı ..."nun yaralandığını, mağdura 18.06.2012 tarihinde 68.337,00 TL hasar ödemesi yapıldığını, sigortalı araç sürücüsünün kazada % 100 kusurlu bulunduğunu, ödenen meblağın rücusu için İstanbul 20. İcra Dairesinin 2012/21010 sayılı dosyası üzerinden başlattıkları icra takibine davalı borçlunun haksız itiraz ettiğini, takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline, takibin devamına, davalının haksız itirazından dolayı icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, hatır taşımacılığından dolayı sorumluluğunun bulunmadığını, kazada yaralanan ..."na ödenen tazminatı rücuen talep etmesinin KTK"nun 87. maddesine aykırı olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 68.337,00 TL asıl alacak, 3.091,54 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 71.428,54 TL"den takdiren hatır taşıması nedeniyle % 25 oranında indirim yapılmak suretiyle tespit edilen 53.571,40 TL yönünden itirazın kısmen iptaline, icra takibinin toplam 53.571,40 TL üzerinden; 51.252,75 TL alacağa takip tarihinden itibaren yıllık % 16,5"ten başlamak üzere değişen oranda avans faizi yürütülmek suretiyle takip talebindeki koşullar dairesinde devamına, icra inkar tazminatı isteminin yargılamayı gerektirdiğinden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde ve özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili tarafından takip talebinde temerrüt faizi olarak avans faizi istenilmiş ve mahkemece avans faizine hükmedilmiştir. Oysa, davacı ... şirketine trafik sigortalı araç hususi araç olup temerrüt faizi olarak yasal faize hükmedilmesi gerekirken avans faizine hükmedilmesi doğru değildir.
3-Davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelemesine gelince;
Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları"nın B.4.c maddesi uyarınca, sürücünün geçerli ve yeterli sürücü belgesi olmaması halinde meydana gelen kaza sonucunda üçüncü kişiye ödenen tazminat, sigortalıdan rücuen talep edilebilir. Sigorta şirketinin rücu edebileceği tazminat tutarı, sigortalı araç sürücüsünün kusur oranına ve zarar görenlerin gerçek zararına göre belirlenir.
Somut olayda, 02.07.2011 tarihinde davacıya trafik sigortalı araçta yolcu dava dışı Hüseyin Kocağlu"na davaya dayalı olmaksızın davacı ... şirketi (...) tarafından yaptırılan aktüer hesabına göre kusur ve hatır indirimsiz 68.337,00 TL ödeme yapılmış, ödenen bu miktarın rücuen tahsili için başlatılan icra takibine davalı borçlu tarafından itiraz edilmiştir. Mahkemece, gerçek zararın tespiti için kusur raporu, maluliyet raporu ve aktüer raporu alınmış davalı araç sürücüsünün %100 kusuruna, dava dışı yaralı yolcunun %32.3 daimi maluliyeti ve 3 ay geçici iş göremezliğine göre gerçek nihai zarar 131.723,16 TL olarak hesaplanmıştır. Mahkemece, davalı tarafın hatır taşıması indirimi yapılması yönünde savunması dikkate alınarak davacı ... şirketinin dava dışı yaralı yolcuya ödemiş olduğu 68.337,00 TL üzerinden %25 hatır indirimi uygulanmıştır. Oysa B.K. 43 md. hükmüne göre hakimin takdirinde olan bu indirimin uygulanmasında yapılması gereken; davacı dışı yaralı yolcunun tespit edilen gerçek ve nihai zararı 131.723,16 TL üzerinden hatır indiriminin uygulanması olacaktır. Bu halde de; indirimli tutar davacı ... şirketinin ödemiş olduğu tutarın üzerinde olacağından davanın tam kabulüne karar verilmesi gerekirken kısmen kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Kabule göre de;
Davalı vekili, dava dışı yaralanan ..."nun hatır için taşındığını savunmuştur. Hatır taşımaları bir menfaat karşılığı olmadığı cihetle, bu gibi taşımalarda BK"nın 43. maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması, gerek öğretide gerekse Yargıtay İçtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır. Hakim tazminattan mutlaka indirme yapmak zorunda değilse de bunun gerekçesini kararında tartışması ve nedenlerini göstermesi gerekir. Mahkemece dava dışı ..."nun araçta hatır için taşındığı gerekçesiyle % 25 oranında indirim yapılmış, ancak Dairemiz uygulamalarına göre tazminattan %20 oranında indirim yapılması gerekirken % 25 indirim oranı fazla olmuştur.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harçların istek halinde temyiz eden davacı ve davalıya geri verilmesine 20/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.