
Esas No: 2019/4414
Karar No: 2021/2141
Karar Tarihi: 19.04.2021
Danıştay 7. Daire 2019/4414 Esas 2021/2141 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No : 2019/4414
Karar No : 2021/2141
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
VEKİLİ : Av….
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: … Gıda ve Şarapçılık Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi'nin vergi borçlarının tahsili amacıyla kanuni temsilci sıfatıyla davacıya ait taşınmazlar üzerine haciz konulmasına ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali istemiyle dava açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 10. maddesinin açıklanmasından sonra, dosyanın incelenmesinden, asıl borçlu şirketten tahsil edilemeyen amme alacakları için, kanuni temsilci sıfatıyla düzenlenen ödeme emirleri davacıya tebliğ edilmeden, 11/10/2013 tarihinde davaya konu haciz işleminin tesis edildiğinin, kanuni temsilci sıfatıyla düzenlenen ödeme emirlerinin ise 07/11/2014 tarihinde memur eliyle davacıya tebliğ edildiğinin anlaşıldığı; oysa, amme borcunu süresinde ödemeyenlere önce ödeme emri gönderilmesi, ödeme emrine rağmen borcun ödenmemesi durumunda haciz işlemi yapılması suretiyle alacağın tahsili mümkün olduğundan, belirtilen yöntem izlenmeksizin, doğrudan tesis edilen haciz işleminde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Asıl borçlu şirketin mükellefiyetinin 31/12/2016 tarihinde re'sen terkin edildiği, amme alacağını karşılayacak miktarda mal varlığının bulunmadığı, şirket tüzel kişiliğinden tahsil edilemeyeceği anlaşılan alacak için 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 10. ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun mükerrer 35. maddelerine istinaden kanuni temsilci sıfatıyla davacıdan tahsiline yönelik tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Yedinci ve Dokuzuncu Dairelerince, 2575 sayılı Danıştay Kanunu'na 3619 sayılı Kanun'la eklenen Ek 1. madde hükmü uyarınca birlikte yapılan toplantıda, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Temyiz isteminin reddine,
2…. Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu kararın taraflara tebliği ve bir örneğinin de Bölge İdare Mahkemesine gönderilmesini teminen dosyanın ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 19/04/2021 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
