
Esas No: 2020/1848
Karar No: 2021/802
Karar Tarihi: 19.04.2021
Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2020/1848 Esas 2021/802 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2020/1848
Karar No : 2021/802
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Büyükşehir Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
DAVALI YANINDA MÜDAHİL : … Temizlik Hizmetleri Bilgisayar Elektronik Doğalgaz Isı Sistemleri Teks. Hay. Gıda Yemek San. ve Tic. A.Ş.
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Bursa ili, Mudanya İlçesi, … Mahallesi, …, …, … ve … parsel sayılı taşınmazlara ilişkin Bursa Büyükşehir Belediye Meclisinin … tarih ve … sayılı kararı ile onaylanan 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı Revizyonu ile … tarih ve … sayılı kararı ile onaylanan 1/1000 ölçekli Çağrışan-Göynüklü Uygulama İmar Planı Revizyonunun iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla;
Bursa ili, Mudanya ilçesi, … Mahallesi, …, …, …, … sayılı parsellerin (yeni: … ada, …-… parsel) "akaryakıt ve servis istasyonu alanı" olarak belirlenmesine yönelik dava konusu 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı değişikliğinin şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararına uygun olmadığı,
1/1000 ölçekli Çağrışan-Göynüklü Uygulama İmar Planı Revizyonu yapılmasına dair Bursa Büyükşehir Belediye Meclisinin … tarih ve … sayılı kararının ise, dava konusu taşınmazları kapsayan alanda, Mudanya Belediye Meclisi tarafından alınmış bir karar olmaksızın doğrudan davalı idarece 1/1000 ölçekli uygulama imar planı revizyonu yapılmasına hukuken imkan bulunmadığından, anılan işlemde yetki unsuru yönünden hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu imar planlarının iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti : … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla;
Dava konusu 20/07/2017 onay tarihli 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planının 14/08/2017-14/09/2017 tarihleri arasında askıya çıkarılarak ilan edildiği, davacı tarafından askı süresi içinde itiraz edilmediği, planın bu şekilde kesinleştiği, sonrasında 27/09/2017 tarihinde 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planının kabul edilerek, 17/10/2017-17/11/2017 tarihlerinde ilan edildiği, davacının dava konusu nazım imar planı ile bunun uygulaması niteliğinde olan uygulama imar planına karşı (askı süresi içinde itiraz edilmemesi nedeniyle) en geç ilan askının son gününü takip eden 60 gün içinde dava açması gerekirken, dava açma süresi geçirildikten sonra 13/07/2018 tarihinde açılan davada süre aşımı bulunduğu sonucuna varılarak, istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararı kaldırılmış ve davanın süreaşımı yönünden reddine karar verilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Altıncı Dairesinin 02/03/2020 tarih ve E:2019/21280, K:2020/2859 sayılı kararıyla;
Uyuşmazlıkta davacı tarafından 27/06/2018 tarihinde yapılan başvuru ile 09/07/2018 tarihli imar durumu belgesi düzenlenmesi üzerine, 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planına karşı dava açma süresi içinde, 13/07/2018 tarihinde açılan davada süre aşımı bulunmadığı,
1/5000 ölçekli imar planının uygulama işlemi niteliğinde olan 1/1000 ölçekli uygulama imar planına karşı süresi içinde dava açıldığı kabul edildiğinden, 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planına karşı açılan davanın da süresinde olduğu gerekçesiyle … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi ısrar kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; 09/07/2018 tarihli belgenin "S.K." isimli kişinin başvurusu üzerine bu kişi muhatap kılınmak suretiyle düzenlendiğinin görüldüğü, davacının imar durumu istemesine yönelik bir bilgi ve belgenin dosyada bulunmadığı, kaldı ki; imar durum belgesinin; yapı adalarını, bunların yoğunluk ve düzenini, yolları ve uygulama için gerekli imar uygulama programlarına esas olacak uygulama etaplarını ve diğer bilgileri ayrıntıları ile gösteren, uygulama imar planı ile plan notları ve Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliği uyarınca düzenlenen, projelerin hazırlanmasına esas oluşturan, kişinin maliki olduğu taşınmaz için öngörülen arazi kullanım kararı ile yapılaşma koşullarını detaylı bir şekilde gösteren belge olduğu, bu belgenin kişilerin maliki olduğu parsellere yönelik istenebileceği ve bu şekilde dava açma süresinin canlanabileceği, başka kişilerin maliki olduğu parsellere yönelik böyle bir belge talebinde bulunulamayacağı gibi bir şekilde elde edilen bu nitelikteki belgenin de dava açma süresini canlandırmasının mümkün olmadığı, olayda da, davacının imar planlarının kendi parsellerine ilişkin kısmı yönünden dava açmadığı, komşu parseller yönünden dava açtığı görüldüğünden, anılan 09/07/2018 tarihli imar durum belgesinin dava açma süresini canlandırmasının mümkün olmadığı gerekçesiyle İdare Mahkemesi kararının kaldırılarak, davanın süre aşımı yönünden reddi yolundaki ilk kararda ısrar edilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, 27/06/2018 tarihinde yapılan başvuru sonucunda, 09/07/2018 tarihli imar durumu belgesi düzenlenmesi üzerine dava konusu imar planlarına karşı dava açma süresi içinde bu davanın açıldığı, planların ilan edilmesine yönelik 3194 sayılı İmar Kanununun 8. maddesinde öngörülen sürecin usulüne göre işletilmediği, dava konusu planlarda şehircilik ilkelerine ve planlama esaslarına uyarlık bulunmadığı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Davalı idare ile davalı idare yanında müdahil tarafından, … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'NUN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden davacının yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Danıştay dava daireleri ile bölge idare mahkemelerinin temyize tabi kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c) Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Öte yandan, Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği'nin 55. maddesinin 2. fıkrasında, " Yeni inşaat, ilave ve esaslı tadilat yapmak üzere parsele ait imar durum belgesi, yol kotu tutanağı, kanal kotu tutanağı ve uygulama imar planına esas onaylı jeolojik ve jeoteknik etüt raporunun parselin bulunduğu alana esas bölümünü almak için; yapı sahipleri veya vekilleri başvuru dilekçelerine aplikasyon krokisini ve tapu kayıt örneği veya istisnaî hâllerde tapu kayıt örneği yerine geçen belgeleri ekleyerek ilgili idareye müracaat ederler." kuralına yer verilmiştir.
Uyuşmazlıkta, 27/06/2018 tarihinde davacı vekili tarafından Bursa Büyükşehir Belediyesine yapılan başvuru sonucunda tesis edilen, mülkiyeti davalı idare yanında müdahile ait, Bursa ili, Mudanya İlçesi, ... Mahallesi, ..., ..., ... ve ... parsel sayılı taşınmazların imar planlardaki kullanım kararlarına yönelik 09/07/2018 tarihli yazı üzerine, dava konusu imar planlarına karşı bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Yukarıda anılan mevzuat hükmü uyarınca, imar durum belgesi, yeni inşaat, ilave ve esaslı tadilat yapılmak üzere söz konusu yapının sahibi veya vekili tarafından istenebilecek bir belge olup, başka bir parselin imar planındaki durumu hakkında bilgi talep edilmesi üzerine Bursa Büyükşehir Belediyesi İmar Müdürlüğü tarafından davacı vekiline verilen 09/07/2018 tarihli yazının imar durumu belgesi olarak kabul edilmesi hukuken mümkün görülmemiştir.
Bu durumda, imar durum belgesi olmadığı açık olan, 09/07/2018 tarihli yazı, dava konusu imar planlarının uygulama işlemi niteliğinde olmadığından, dava açma süresini ihya ettiğinden söz edilebilmesine olanak bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin … İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun yukarıda özetlenen gerekçeyle kabulü, kararın kaldırılması, davanın süre aşımı yönünden reddi yolundaki … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin temyize konu … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının ONANMASINA,
3. Kullanılmayan … TL yürütmeyi durdurma harcının istemi hâlinde davacıya iadesine,
4. Bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın ... İdare Mahkemesine gönderilmesine, 19/04/2021 tarihinde kesin olarak oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
